oy moy yorum morum atmayi unutmayin askolar
hele ki moy atin 😔😔
-
Y/n utançla yanan yanaklarına ellerini bastırdı. Eve geldiğinden beri Erwin ile ikisinin arasında geçen sohbeti düşünüyordu. Siktir, çok utanıyordu. Gerçekten böyle bir şey yaşanmış mıydı?
Yoksa o mu yanlış yorumluyordu?
Pieck arkadaşının garip hallerine karşın iç çekti. "Yerinde dursana. Başımı döndürdün."
"Neler olduğuna inanmayacaksın Piecku!"
"Son yarım saattir bunu diyorsun zaten." koltukta dikleşti "'Çişim geldi' diyorum, 'anlatacağım' diyip göndermiyorsun. 5 saniye içerisinde anlatmaya başlamazsan tam burada, en sevdiğin koltuğa işerim Y/n."
"Anlatacağım, dur iki saniye." Y/n derin bir nefes aldı ve hızlı bir şekilde olayı anlatmaya başladı.
"Şimdi ben iş yerimden çıkıyordum."
"Ee?"
"Erwo'ya son kez kahve götürüyordum."
"İşten mi ayrılıyorsun?" dedi şaşkın bir şekilde.
"Hayır salak. Günün son kahvesi."
"Heee" diye mırıldandı 'e' harfini uzatarak. Ardından aynı ifadesini takındı. "Ee?"
"Sonra bu benden iş istedi. Bende vicdanlı olduğum için 'okey' dedim."
"Kesin vicdandandır. Ee?"
"Vicdanım sayesinde tabii kızım. Rica etti adam, yapmak zorunda değildim." boğazını temizleyip devam etti "Sonra ben işi yapıyordum. Bir de ne göreyim?"
"Ne göresin?"
"Erwo, küçümen ve bıyıklı kuru üzümün olduğu bir fotoğraf." dedi ellerini çırparak "Şirketi kurdukları zamana aitmiş. Ama var ya Piecku... görmen lazım. Levi hiç değişmemiş hep afetmiş. Pixies çok şükür bugün dünden daha yaşlı. Bir ayağı toprakta garibimin. Ama Erwoş yani... afetmiş zaten dehşet'ül vahşet olmuş. Allah sahibine bağışlasın."
"Amin. Sonra noldu peki?"
"İşte ben bir şeyler dedim, o bir şeyler dedi."
"Sonra noldu öpüştünüz mü?" dedi alaysı sesi. Y/n gözlerini devirdi. "Neredeeee..." diye mırıldandı.
"Hassiktir!" dedi Pieck "Onunla öpüşmek mi istiyorsun?"
"Kızım görsen adamın üstüne atlamak istersin. Saçma salak konuşma." ensesini kaşıdı. "Sonra benimle dalga falan geçti. Bende çalışmaktan memnun olduğumu dile getirdim. O da 'Bende sizinle çalışmaktan memnunum Bayan Y/n.' dedi. İsmimle hitap etti, hemde benimle çalışmaktan memnun olduğunu söyledi." Y/n o anları hatırlayınca tekrar istemsizce utanmıştı. "Sence... ne bileyim? Aşık falan diyemem ama... bana karşı ilgisi var mı?"
"Bilemiyorum." dudaklarını büzerek düşünceli bir hale büründü. "Sonuçta kişiliğini senin anlattığın şeyler kadarıyla biliyorum. Burada saçma sapan şeyler söyleyip seni de umutlandırmak istemiyorum, çünkü hayal kırıklığına uğramanı istemiyorum."
"Yanlış anladın sanırım Pieck. Bende aşkımdan ölmüyorum." dedi Y/n ciddi bir hale bürünerek. "Sadece... olsaydı... yani niye olmasın? Etkilenmediğimi söylersem yalan söylemiş olurum."
"Ona bakacak olursak Levi'dan da etkileniyorsun."
"Peh" dedi Y/n yüzünü buruşturarak "O bücürün bu hayattaki tek aşkı asperox sarı güçtür muhtemelen."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐈 𝐂𝐚𝐧'𝐭 𝐄𝐯𝐞𝐧 ||𝐸𝑟𝑤𝑖𝑛 𝑆𝑚𝑖𝑡ℎ
FanfictionY/n L/n sonunda stajyerliğini yapacak bir yer bulmuştu. •𝐸𝑟𝑤𝑖𝑛 𝑆𝑚𝑖𝑡ℎ •𝐿𝑒𝑣𝑖 𝐴𝑐𝑘𝑒𝑟𝑚𝑎𝑛 •𝐾𝑎𝑑𝚤𝑛 𝑜𝑘𝑢𝑦𝑢𝑐𝑢 •𝑀𝑜𝑑𝑒𝑟𝑛 𝑎𝑢 𝑇𝑤:𝑎𝑟𝑔𝑜, 𝑘𝑢̈𝑓𝑢̈𝑟, 𝑠𝑚𝑢𝑡, 𝑐𝑖𝑛𝑠𝑒𝑙 𝑖𝑐̧𝑒𝑟𝑖𝑘.