Karşı Komşum-Yarı Texting

Yeni Ögrenci

İyi okumalar
************************
"Ada kızım hadi kalk,alarm çalıyor duymuyor musun? Okula geç kalacaksın!"diye bağırdı annem kulağımın dibinde.Annecim emin ol duydum ama duymasaydım keşke. Dün tüm gece düşünmüştüm,acaba o kimdi? Çok merak ediyordum. Bizim okuldan değildi. Olsaydı anlardım. Şu her okulda olan popülerlik olayı maalesef bizim okulda da vardı ve bana sorulmadan okulun popüler kızı yapmışlardı. Bazen diyorum ki keşke beyinlerini iyi şeyler için kullansalar da bu saçma şeylerle uğraşmasam.

Ne kadar kalkmak istemesemde kalktım. Annem çoktan aşağıya inmişti.Önce saate baktım ve saatin 07,30 olduğunu gördüm.Direk banyoya gittim,duş almam lazımdı. Hemen duşumu aldım ve hızlıca cilt bakımımı yaptım. Odaya girdim ve dolabımı açtım. Okul formasını alıp hemen giydim. Okul formamız siyah bir etekti ve üstü de beyaz bir gömlekti ve siyah okul armalı ceketimiz vardı ama ceketi giyme gibi bir zorunluluk yoktu başka bir şeyde giyebiliyorduk. Allah'tan okul forması çok güzeldi. Hemen makyaj masama oturdum,makyaj yapmayı severdim ama sade tonlarda yapmayı daha çok severdim. Okulumuz özel okuldu o yüzden hocalar karışmazdı kıyafetimize yada makyajımıza. Bu hem iyi hemde kötüydü. İyi yanı karışmamaları,kötü yanı ise okula bir ton makyaj yapıp gelenlere hiç karışmamalarıydı.

Yüzüme sade bir makyaj yapıp makyaj masamdan kalktım. Kapının askılığında olan spor çantamla sırt çantamı aldım. Spor çantasını alma nedenim ise ben voleybol takımımın kaptanıydım. Voleybol sporunu çok sevdiğim için girmiştim voleybolcu olmak istemiyordum. Çocukluğumdan beri  çimimim çok güzeldi. Bu yüzden mimar olmak istiyorum.

Odamın kapısı çalınınca abimin geldiğini anladım. 3 tane abim,ikizim ve bir tane kardeşim vardı ve ben bu ailenin tek kızıydım. Annemle iki kadın kalmıştık 6 tane erkeğin yanında. Üç abimde okulunu bitirmiş ve mimar olmuştu. Aile şirketimizde çalışıyorlardı. İkizimle bizim son senemizdi,sonra üniversite sınavına girecektik ve ben hiç korkmuyordum. Oldum olası derslerim çok iyiydi ama okulu sevmiyordum.

Ben burda düşüncelere dalmışken abimin bezmiş sesini duydum. "Güzelim banyoda mısın? Neden cevap vermiyorsun ağaç oldum burda!"diye yakardı. Haklıydı aslında. Bu ortanca abim Arslan abimdi. Neyse abimi sinir etmeden hemen cevap verdim. "Gel abicim gel" der demez içeri girdi. "Hadi fıstığım yemek hazır herkes seni bekliyor." dedi ve çantalarımı benden alıp çıktı. Canım abişim ya kardeşini de düşünürmüş. Kimseyi daha çok bekletmeden hemen odadan çıktım ve asansöre bindim. Evet asansör. Ev o kadar büyüktü ki evin içinde asansör vardı. Ve bizim 3. Katta olduğumuzu düşünürsek asansör iyi ki de vardı. Hemen asansörü çağırdım. Canım abim benim için asansörü tekrardan yukarıya çağırmıştı. Yicem ben bu adamı ya. Herkese soğuk davranırdı ve herkesten abimden korkardı. Eğer şirkettekiler abimin bu halini görseler ağzı açık kalırlar herhalde. Asansör durunca indim ve asansörün çaprazında kalan yemek odasına girdim. Girerken bağırmayı unutmadım.

"GÜNAYDIN CANIM AİLEM!"diye bağırdım ve herkesten sırayla günaydın diyen sesini duydum. Mutlu bir şekilde masaya oturdum ve Ayaz abimin tabağıma koyduğu şeyleri yemeye başkadım. Ayaz abim en küçük abimdi,birde Polat abim vardı. O da en büyük ve en kıskanç abimdi. Sağımda Ayaz abim otururken solumda ikizim Arda oturuyordu. Ben kahvaltımı yaparken Poyraz abimin sorusuyla heyecanla ona baktım.

"Güzelim bugün okuldan seni ben alıcam ve şirkete geçicez,antrenmanın yok dimi," diye soru. Oyyy benim kıskanç ama düşünceli abim. "Olur abi geçelim de nerden çıktı bu konu?" diye hem sorusuna cevap verdim hemde soru sordum. "Üniversite okuyacaksın ama ondan önce biraz şirkette çalış diye senin odanı yapacaz. Hiçbir şekilde odana bir şey yapmadık,sadece temizlediler. Bugün şirkete geçelim odan hakkında konuşalım ondan sonra yavaştan şirketteki işleri öğretmeye başlarım"dediğinde mutluluktan çığlık attım ve hızlıca sandalyemden kalkıp abime sarıldım. Abim ve annem gülerken diğer erkekler kıskançlıktan homurdanıyorlardı. En küçük kardeşim Barlas hariç. O hiçbir konuya dahil olmadan yemek yemeye devam ediyordu. Eğer şuanda önünde yemek olmasa çoktan Polat abinden beni ayırır kendi sarılırdı. Polat abimden sonra en kıskanç kişi ise Barlas'tı. Olaya babam dahil olunca yerime oturdum.

"Evet güzel kızım bugün şirkete gelmen lazım ki işleri öğren. Seninle sadece Poyraz abin ilgilenicek. Sen zaten çoğu konuya hakimsin sadece teknikleri öğrenmen yeter. Dedi babam. Ben kafamı sallayınca konu kapandı. Abilerim ise hala homurdanıyordu ve neden bizde ilgilenmiyoruz diyorlardı. Polat abim kafasını onlara çevirince susmak zorunda kaldılar. Ben bu görüntüye kıkırdadım ve önüme döndüm.
                                                                                                      🤍
Kahvaltının ilerleyen vakitlerinde bol kahkaha atarak bitirmiştik ve şimdi arabadaydık. Ayaz abim bizi okula bırakacaktı.

Okula vardığımızda önce aşağıya ben indim. Okul bize aitti. Kandemir Lisesi. İyisiyle kötüsüyle bir sürü anım vardı bu okulda. Ayaz abimde arabadan inince Ayaz abime sarıldım ve öptüm. Aynı şeyleri ikizim Arda ve  küçük kardeşim Barlas'ta yaptı. Okulun içine girince önce herkes bize bakmıştı sonrada önlerine dönmüşlerdi. Hepsinin elinde telefon vardı ve kendi aralarında fısıldaşıyorlardı. Yanımızdan geçen bir kız grubunun konuştuklarını duyduğum an telefonumu aldım ve okulun haber sitesine baktım.

Merhabalar Kandemir Lisesi sakinleri. Bugün öğrendiğim bilgilere göre okula  yeni öğrenci geliyor. Kandemir Lisesi son sene hatta son aylar kim geliyor herkes çok merak ediyor biliyorum ama ben bile bu bilgiyi çok zor öğrendim o yüzden kim geliyor bilmiyorum Kandemir Lisesi ama takipte kalım. İyi dersler.

Bende merak etmiştim şimdi kim neden son ay okula gelmek isterdi ki? Açıkçası ben istemezdim. Acaba müdüre sorsam mı? Söyler mi?
Salak Ada hani okulun sahibisin ya,sen ne zaman o odaya girsen müdür ayağa kalkıyor. Salak mısın kızım?
Kapa çeneni iç ses! Kızdırma beni.
Aman be sustuk.
İç sesimle de kavga ettiğime göre güne devam edebilirim. Hızlıca sınıfa çıktım ve bizimkileri beklemeye başladım. Ama benim aklım hala yeni gelecek çocukta kaldı ya.Acaba kaçıncı sınıf? Erkek mi? Kız mı? İyi biri mi? Kötü biri mi? Ayy banane be kimse kim. Tüm düşüncelerden kaçmak için telefonumu açtım o sırada da sınıf grubundan mesaj gelmişti. Bende hemen gruba girdim ve mesaja baktım.

B12/B Sınıf Grubu
Dilara: Yeni biri geliyormuş duydunuz mu?
Semih: Ben duydum.
Ece: Gelen kişi galiba erkekmiş.
Zeynep: Biricik Kandemir'e sorsanıza sonuçta okulun sahibi.
Ece: Bir kes sesini Zeynep ya senle uğraşamayacaz.
Semih: Keşke karşı sınıfa gitsede kurtulsak.
Siz: Birileri benim yokluğumda kudurdu galiba. Ha söylesene Zeynep.
Zeynep: Ne kudurucam be şımarık.
Masal: Şımarık mı dedin sen?
Ece: Yürek yedi bence.
Masal: Olabilir.
Mustafa: Sabah sabah ne konuştunuz ya?
Ahmet: Cidden he bir uyutmadınız
Siz: Ahmet bugün okul var. Bugün pazartesi.
Ahmet: Hass, bu şimdi mi söylenir yaaa?
Siz: Yeni uyandığın için olabilir mi? Neyse bugün hoca yok ilk iki dersimiz boş.
Semih: VALLA DE!
Siz: Valla.
Ahmet: OH BEE, ALLAH'IN SEVDİĞİ KULUYUM!
Siz: Neyse Ahmet çabuk gel sen.
Ahmet: Gelirim merak etme. Çıktım bile evden.
Ece: OHAAAA NE ARA HAZIRLANDIN!
Ahmet: Bugün okul olduğunu öğrendiğim zaman hazırlanmaya başladım,hazırım ve çıktım.

Bu mesajdan sonra gruptan çıkmıştım. Tam o sırada zil çalmıştı ve herkes sınıflara girdi.
✨
Şuanda öğle teneffüsündeydik ve beni abim aramıştı ve beni erken alacaktı. Zaten öğleden sonra tüm dersler boştu o yüzden sıkıntı yoktu. Tam herşeyi mi almıştım ve sınıftan çıkmıştım. Tam ilerliyecekken biriyle çarpıştım. Ben gözlerimi kapatmış düşmeyi beklerken,birinin beni tuttuğunu hissettim ve gözümü açtım. Gözümü açar açmaz gördüğüm kişiyi bir yerde gördüğüme emindim,ama nerde?

Bir saniye bu oydu. Yabancı yakışıklı dediğim çoçuk,bizim okula gelmişti. Ben hala sok içindeyken onun sesini duydum sesi, sesi şiir gibiydi.

"Ne o deli kız rahat mısın yoksa?" dedi göz kırparak. Ve ben o an bir aydınlanmayla hemen dikleştim. Bu hareketimi gören yabancı yakışıklı güldü. O sırada ben cevap verdim.

"Ne münasebet,düşünüyordum ayrıca senin yüzünden kör müsün?" diye tersledim o ise kafasını kulağıma yaklaştırdı. Sıcak nefesi boynumdaydı ve bu his kanımın çekilmesine neden olmuştu.Daha yaptığı hareketin şokunu atlatamamışken,söyledikleriyle olduğum yerde kala kaldım.

"Güzelliğin beni kör ediyor deli kızım,bu yüzden beni suçlayamazsın." dedi ve geri çekildi. Ben ise hala şok olmuş şekilde onu izliyordum.