Barış x ismail
Barış
Ciddimisin ismail
Okula niye gitmedin
İsmail
Canım istemedi amk
Gitmek zorundamıyım
Barış
Niye benden kaçıyosun/
Tamam gitmiyosun
Mesaj atsaydın arasaydın
Bende seni beklemek zorunla kalmazdım
2 saat orda
İsmail
2 saat ne aq/
Benmi dedim sana gel beni al diye
Banane
Barış
İstesem şuan evine gelebilirim
Biliyosun dimi
İsmail
Gelsende bisey değismez
Evde değilim
Barış
Nerdesin
İsmail
Sanane amk
Bırak artık peşimi
Sen kimsin
Neyimsin
Karışma artık bana
Hassiktir çokmu ağır oldu lan/
Görüldü
Bir hışımla eline geçen ilk şeyi duvara fırlattı Barış. Öfkeliydi, sinirliydi ama bunların hiçbiri ne İsmail'e ne de bir başkasınaydı. Kendineydi hepsi.
Haklıydı İsmail, neyiydi onun. Ne hakla karışıyordu ona. Ama kalbine söz geçiremiyordu. Bir bataklığa batmış, çıkmak için çabalarken daha çok batmıştı.
İsmail'e ne kadar yardım etmesi için çığlıklar atsada, sarışın olan onu resmen elinin tersiyle itmişti.
İstemiyordu bunu. Sadece İsmail'i istiyordu. Onun olsun, başka kimseye bakmasın istiyordu. Yine o güzel gözleri parlasın, kendisine o gözlerle baksın istiyordu. Çok seymi istemişti?
Çok zamanim olmadığı için bu bölüm kısa oldu
Digeri uzun olucak
Seviliyosunuz.
