27

47 10 44
                                    

uyarılar ayıplı bir seyler


yattığı yer yatağında masasına oturmuş, üzerine derse gireceği için geçirdiği boğazlı kazağının altına giydiği kareli boxerıyla öğrencisi olan kadınla dertleşen sevgilisini dinliyordu. 1 saatlik ders nasıl 2 saatlik bir psikolojik seansa dönüşmüştü bilmiyordu bile. işten erken çıkmış, 7 katlı bir apartmanın 6. katında bulunan tek göz dairlerine girmişti. biraz heyecanlı sayılırdı ilk defa yoongi'yi ders anlatırken göreceği için ama hiçbir şey beklediği gibi değildi, çünkü yoongi 20'lerinin başlarındaki öğrencisinin hayat hikayesini dinliyordu.

üzerinde boxer dışında hiçbir şey yoktu o anda hoseok'un, ev aşırı sıcak sayılmasa bile bilgisayar arkasındaki kadının evde başka birinin varlığını fark etmesini istemiyordu bu yüzden kalkıp dolaplarına da gidemiyordu. yoongi ilk soyunduğu anda ona kısaca baksa bile o yokmuş gibi davranmaya geri dönmüştü. yinede hafif kızaran yanakları bir çok şeyi ele veriyordu.

öğrencinin hikayesi ilgi çekiciydi, Mokpo'luydu, üniversite eğitimi için Seul'e geldiğinde turist bir adamla tanışmış, çok kısa sürede aşık olup ondan 5 yaş kadar büyük adamla evlenmiş ve Amerika'ya taşınmıştı. evliliklerinin 5. yılına giriyorlardı ve çoktan 3 çocuğu vardı 24 yaşındaki kızın. eşi son derece zengindi, evlerinde yardımcıları vardı, o ise hiçbir kayıt olmadan, resmi maaşı olmadan, bir banka hesabı bile olmadan eşinin işlerine yardım ediyordu. eğitimini evlilik için daha tam başlamadan bırakmıştı.

"git ve maddi açıdan kendini güvence altına al kızım," dedi yoongi sinirli bir sesle, "delirdin mi sen tüm hayatın adamın aşkına başlı yaşıyorsun, ya bir gün senin çekici olmadığına karar verirse, kilolu, çirkin, artık onu tahrik etmediğine karar verirse? aldatmaya karar verirse? veya şiddet uygulamaya veya daha kötü bir şeye? neye güveniyorsun sen?"

"oppa-" dedi kız üzgün bir sesle, "haklısın, sikiyim."

"herhalde haklıyım!" diye çığırdı yoongi, muhabbet neden buraya gelmişti hiçbir fikri yoktu hoseuk'un, yoongi tam olarak hangi samimiyetle içinde yaşayan ve tüm insanlığa tavsiye vermek isteyen kişiliğini ortaya çıkarmıştı bilmiyordu. "okulunu bitirmen gerek tanrım- şu anda seni sevdiğini düşünüyorsun, bu mu tek güvencen, ya boşanmak isterse? bakma öyle saf saf yüzüme en azından bir ev, araba geçir üstüne, para biriktir bir yerde. kötü bir durumda hayatını idame ettirmeni sağlayacak bir şey."

dakikalarca konuşmaya devam ettiler, kız biraz ağlamış yoongi ise bol bol azarlamıştı. konuşma sonunda kız uzun uzun teşekkür etmişti sadece eğlencesine genç bir oğlandan ders almak için girdiği ama kazayla yıllardır kimsenin yüzüne vurmadıklarını haddi olmamasına rağmen ona bağıran adama. 20 Euro olan ders ücreti yerine ona 200 Euro göndermişti bu 2 saatlik konuşma için. arama kapandığında vatani görevini yerine getirmiş gibi bir gururla hala çıplak yatan sevgilisinin yanına oturmuştu yoongi.

"bir genç kızın daha hayatını kurtardık, ben gerçek bir aktivistim," dedi neşeyle, "hem de bir haftalık maaşımı kazandım!"

"sosyologdan psikoloğa ani bir geçiş oldu," dedi hoseok yattığı yerden kıpırdamadan, elleri kafif belirgin karın kasları üzerinde bir ritim tutarak kıpırdanıyordu, "nereden çıktı bu danışmanlık hizmeti?"

"odaya çocukları girdi de, derse 2 dakika mola verip çocuklarından konuşunca bir anda tüm hayatını anlattı. acaba psikolog mu olsam?" dedi dudak büzüp düşünür gibi elini çenesinin altına koyarak, "olur mu ki benden?"

"yok be çiçeğim, ama tamamen ücretsiz dertleşme seansları yapabilirsin, düşün bir bunu."

kafasını salladı yoongi, sonra ise artık bunaldığı üzerinden boğazlı kazağını çıkarıp yatağın kenarına fırlattı. "derse çıplak gireceğim."

evi yüzüstü bırakmak | sopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin