-Bölüm 12-

3 0 0
                                    

Dönerciye gidilmiş, dönerler yenmiş, Koray'ın "Çok güzeldi değil mi?" ısrarlarına Efe kafasını sallamış, mekandan çıkmışlardı. Motora bindikten sonra Efe'nin evine doğru yola koyulmuşlardı. Nihayet vardıklarında Efe motordan inip kaskı çıkardı. Kaskı verdikten sonra Koray ona baktı.

"Sen şimdi evde yalnız mı kalacaksın?" diye sorduğunda Efe kafasını salladı. Koray da gülümseyip kafasını salladıktan sonra kaskını kafasına geçirdi.

"Sonra görüşürüz o zaman anonim Efe." deyip güldü.

"Görüşürüz fişek bey." dedi gülümserken. Koray motoru çalıştırdı. El salladıktan sonra oradan uzaklaştı. Efe de yavaşça evinin kapısına doğru yürüdü. Kapıyı açıp içeri girdikten sonra kapatıp kilitlemeyi ihmal etmedi. Odasına geçip üzerindekileri değiştirdi. Ardından yatağına uzanıp o gün yaşadıklarını düşündü.

Yaklaşık birkaç saatin ardından Efe duşunu almış, bir şeyler atıştırmak için mutfağa geçmişti. Çalmaya başlayan telefonuyla beraber kaşlarını çattı. Ekrana baktığında Koray'ın ismini görünce anlamsız bir heyecan sardı içini. Aramayı yanıtlayıp telefonu kulağına götürdü.

"Alo?"

"Heh, Efe!"

"Efendim. Ne oldu?"

"Senin eve gelebilir miyim?" diye sorduğu an kaşlarını çattı tekrardan.

"Müsait misin?" diye ekledi.

"Tabi, müsaitim de.. Bir şey mi oldu?"

"Yok ya. Ne olacak. Çok sıkılıyorum burada." derken arka planda geçip giden araçların sesleri duyuluyordu.

''Olur tabi gelebilirsin.'' diye yanıtladı.

''Tamamdır. Birazdan oradayım.'' dedikten sonra aramayı kapattı.

Efe telefonu masaya bıraktı. Bir şeyler atıştırıp odasına döndü. Saçlarını kuruturken duyduğu zil sesi ile duraksadı. Fön makinesini yatağına bırakıp ayaklandı. Zil sesi tekrardan evin içini doldururken adımlarını hızlandırıp kapıya ulaştı.

"Geldim!" Kapıyı yavaşça açtığı gibi içeri dalan Koray, Efe'nin yanından geçti saçlarını çekiştire çekiştire. Efe kapıyı kapatıp kilitledikten sonra kendisine döndü.

"Koray? Ne oldu?" diye sordu Koray'ın bu haline anlam veremeyerek.

''Ya sana geleceğimi söylüyorum, bizimkiler maydonoz oluyor. Neymiş efendim zaten bütün gün dışarıdaydık.'' Efe onu dinlerken Koray kollarını göğsünde bağlayıp çocuk gibi mızmızlanmaya başladı.

''Banane orasına burasına koyayım. Ben o yaşlıların arasında sıkıntıdan patlıyorum. Ne var yani arkadaşımla vakit geçirsem? Seninle daha keyifli geçiyor zaman. Beni kurbanlık dana gibi peşlerinden sürüklediler. Yeminle 1 hafta zehir gibi geçecek sandım.'' Koray son cümlesini söylerken kollarını çözüp sırıttı. Bunları söylerken Efe içten içe seviniyordu. Koray'ın kendisiyle anlaşması ve vakit geçirmekten keyif alması onu gerçekten mutlu etmişti.

''Anlıyorum. İyi geç bari oturma odasına da oturalım o halde.'' dediğinde Koray kafasını sallayıp odaya geçti. Uzun koltuklardan birine oturup Efe'ye baktı. Efe de koltuğun öteki ucuna oturdu.

''Sıhhatler olsun.''

''Sağol'' deyip gülümsedi Efe ona.

''Ee dayından bir haber var mı?'' diye tereddütle sordu sessiz geçen kısa bir sürenin ardından.

''Yok hayır. Aramadılar sonrasında. Ama bir şey yoktur." diye yanıtladı.

''İyi iyi..'' derken kafasını salladı Koray. Başını öne eğdi. İkisi de konuşacak bir şey bulamıyordu. Gerçi Efe'nin ihtiyacı yoktu zaten. Koray'ın yanında oturması da yeterdi ona. Konuşmasa da olurdu.

GökkuşaklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin