Yokluğunda - 3

137 10 3
                                    


Hayatında var olanlar en acı anlarla yok olanlardır. Ben yirmi dokuz senelik hayatımda çok acı yaşamıştım. Hayat bana ilk doğduğum anda tekmeyi vurmuştu.

Ama yaşadığım bu acı şimdi yaşadığım acının yanında bir hiçti.

Sevdiğim kadının, bebeğimin kucağımda ölmesini nasıl kaldırdığımı bilmiyordum ama kaldıramamıştım, içimde bir yerlerde dinmeyen bir fırtına vardı.

Şimdi de sevgilimin en yakınım dediği kişi tarafından nasıl ihanete uğradını izlemiştim.

Bile bile olmuştu herşey.

Parlanın o adamları odaya alması kendi değimiyle 'uzlaşmak istemesi' Tuğçe'min kabul etmemesi ve sevgilimin canını yakmaları...

Artık sondu bu olanlar, sondu.

Şimdi sorgu odasında yıllarca onun dostu olan kardeşim dediği kişi vardı.

Fırat Komiserin her sorusunda ağlıyordu boş ağlamalardı bunlar biliyordum.

Arkada açılan kapının sesini duyduğuma hareket etmeden hâlâ onu izlemeye devam ediyordum.

Yanımda babamı hissettiğimde camdaki görüntüsüne bakmıştım, gözündeki öfkeyi biliyordum ikimiz de patlamaya hazırdık.

"Ne anlatıyo bu sarı çiyan?" derin nefes alıp vermiştim ellerimi cebime soktuğumda babamdan gözlerini çevirip parlaya baktım.

"Anlatmadı sadece 'böyle olmasını istemezdim' diyip durdu ama İclal savcım çözer dilini."

İçeriye odaklandığımızda parlanın ağlaması durmuştu artık İclal savcım yerine oturduğunda başlamıştı.

"Neden haber verdin Timur sancak adlı şahısa Tuğçe'nin yanında olduğunu?"

"Ben, ben ona aşıktım bir gün ofise geldiğinde anlatmıştı bana Efe'nin onun peşinde olduğunu. Çok uğraştım Tuğçe'den laf alabilmek için ama söylemezdi. Bende nikahtan sonra Tuğçeyi ofise götürdüm ama o gün operasyon olacağını bilmiyordum.

Akşam üzeri Timur geldiğinde Tuğçe çok sinirlendi ilk başta konuşup halledilir demişti Timur ama yanındaki adamları Timurun kardeşinin ilk baskında vurulup öldüğünü söylediğinde Timur, Tuğçeyi. Sonrasını biliyorsunuz zaten. "

Babam masaya vurduğunda ona dönmüştüm her bilgide o güne gidiyorduk ikimizde.

Sevgilim en yakını tarafından ihanete uğramıştı en mutlu olduğu gün...

"Neden söylemedin bunca zamandır o adamlar Tuğçeyi götürürken neden bir şey demedin avukat? Bu iyi niyetli açıklamana inanmıyorum. Tuğçe'nin en yakın dostu sendin ama arkasından vurdun onu?!"

"Hala Tuğçe diyorsunuz ya! Tuğçe Tuğçe Tuğçe! Bir yıl oldu ya bir yıl! şimdi nasıl buldunuz olanları? Hep o vardı sani hayatınızda hep onun iyiliği konuşuldu ya Efe hayatına devam edebilirdi bitip gidicekti bu benim mi yanmam gerekiyordu?!"

"Senin insanlığın batsın, en yakın arkadaşını hamileyken suçlunun yanına bırakıyorsun ve hala kendini temize çıkarmaya çalışıyorsun, kalbin nerde senin?" İclal savcı ayağa kalkıp yanımıza geldiğinde kayıt kapanmıştı.

Babam İclal savcıya hafif bakış attığında içeriye girmişti ve parla ayağa kalkıp duvara sırtını dayamıştı.

"Abi.."

"Nası yaptın?"

"Abi ben birşey yapmadım.."

"Ya sende benim kızımdın sen bunu ona nasıl yapabildin bir adam için değer miydi!" Babam masayı tutup fırlattığında Fırat Komiser içeriye gitmişti hemen tutup çıkardığında parla yere çökmüştü.

Short Time Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin