15/Baskın bebeğim

17 1 0
                                    


Bölüm atana kadar kitabı unutmuşum tüm bölümleri baştan okudum aq neyse nerde kalmistik la

Bertuğ'dan
Bu çocuk beni öldürecekti
2-3 hafta önce arkadaşım dediğim birine şu anda bu kadar dolu dolu bakmak biraz garip gelse de şu anda umursadığım en ufak şeylerden biri bile değildi bu

Şu an ilgilenmem gereken iki elim arasında sardığım beli ve bana yapışık olan vücuduydu ha bir de durmadan dudaklarıma odaklanan çocuktu gözleri hiçbir şey demeden bana bakıyordu Ama sanırım bir şey demesini istemiyordum Hadi şimdi kalkıp çocuğun dudağına yapışsam ya

Erken mi Bir tık daha diye düşünürken konuşması tüm düşüncelerimi böldü

"Bertuğ sanırım bu konuyu konuşmalıyız"

"Sen bilirsin anlat dinliyorum"dedim ve mecburen koltuğa oturacağımız için ellerimi belinden isteksiz ce çektim ve oturdum

Konuşmaya başlamak istiyordu ama utanıyor gibi görünüyordu yine de onu kesmek istemedim sonrasında gözlerini benden çevirdi ve yere odaklandı
"Bak bertuğ sana seni 4-5 yıldır seviyorum diyemem ama ilk gördüğümde bile çok beğenmiştim Seni sonra yavaş yavaş samimiyetlerimiz olsun bana karşı tavırların olsun hoşlanmaya başladım fark ettim ve bilmiyorum korktum zaten yeni yeni samimi olmaya başlamıştık o zamanlar seni kaybetmekten korktum en azından anonimden yazarsam benim olduğumu bilmezdin böylece ben  hem anonimden hem de kendim olarak seninle konuşabilecektim"

Sessizlik de onu dinliyordum bölmek istemedim sonra devam etti

"Beni seviyor musun hoşlanıyor musun ya da beğeniyor musun onu bile bilmiyorum Yani beni hala arkadaşın olarak bile görüyor olabilirsin"

"Doğan bundan sonra emin olabilirsin ki Seni arkadaşım olarak görmüyorum"

Yüzündeki hafif tebessüm soldu Büyük ihtimal onunla arkadaşlığımı bitireceğimi düşündü Hadi ama saçmalıyor benim amacım tamamen farklıydı

"Doğan öyle demek istemedim daha doğrusu o manada söylemedim"

"Ne demek istedin o zaman"dedi hafif tavırlı bir sesle yüzünü diğer tarafa çevirerek

Ellerimle hafifçe çenesini tuttum ve yüzünü bana çevirdim çevirdiğim anda gözlerim dudaklarını gözleri dudaklarımı buldu erken miydi bilmiyorum ama şu an erken geç hiçbir şey sikimde değildi sikimde olan tek şey gözümün önündeki bal gibi çocuktu

Ben bu çocuğun dudağının tadına bakmalıydım hafifçe ona doğru geldim eğilerek dudaklarına yaklaştım

DING DONGG ZZZZZZZZZZZZZ
Kapi çalmıştı amk

irkilerek İkimiz de geri çekildik
"Ne oluyor amına koyayım lan"dedim sinirle önemli bir işim vardı zaten yarıda bıraktırdılar

Doğan mahcubiyetle bana baktı ve"benim kapı zilim biraz fazla sesli de büyük ihtimal Alp bir şeyini unutmuştur kusura bakma"dedi ve üzgün bir yüz ifadesiyle kapıyı açmaya gitti büyük ihtimal O da bozulan ortam yüzünden Ufak da olsa sinirlenmişti

Doğan kapıyı açmaya doğru gidiyordu ve sonra bir şey hatırladım lan doğanın üzerinde sadece gömlek ve şort vardı tamam yeni yeni bu flört evrelerine giriyor olabilirdik ama kalkıp da şimdi kapıda Alp vardır falan doğanın gömleğini ve şortunu o görmemeli

Bu düşüncelere dalarken doğanın kapıya kadar gittiğini fark ettim koşa koşa arkasından gittim evet kapıyı açmadan yetişmiştim

Hazır arkasındayken biraz inceleyim dedim de maşallah kasada kasa haa neyse hemen yanına doğru geldim

"kapıyı ben açayım senin üstün pek müsait değil sanki"dedim ve sırıtarak baktım
Yüzünün hafif kızardığını görebiliyordum"peki"dedi ve yan tarafıma geçti

Bismillah diyerek kapıyı açtım
gerçekten hiç beklemediğim bir istemediğim o ikiliyi gördüm

Iko ve Eylül gelmişti aq

"BASKINNNN"diye ikisi de aynı anda bağırdı Hani yüzleri öyle sırıtıyorlardı ki ağızları kulaklarına değiyordu nerdeyse

Doğan memnuniyetsiz  bir yüz ifadesiyle bana döndü sonra onlara baktı

Suratı tamamen düşmüştü
"Hoşgeldiniz sayın aminakoyduklarim"




Baskın basanindir ask

BİR GRUP APTALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin