7~

7 2 11
                                    

"Yah ama Chae ben öyle demek istemedim ki!"

"Noluyor bunlara?"

Elindeki kahveden bir yudum alıp bir birilerini kovalayan ikiliye döndü Harin

Wien:
"Grupta yazışırken Chae gülmüş, onun gülmesine şaşıran Felix'de saçma sapan bişey söyleyince Chae'de sinirlenmiş."

Hoplaya zıplaya yanlarına gelip kolunu Harin'nin omzuna attı Jisung

"Ve şuanda da hödük Felix kendini affettirmeye çalışıyor"

Felix oturduğu koltukta ki minderlerden birini alıp Jisung'a fırlattı

"Hödük nedir davar? Az insan ol"

Jisung sinsi sinsi sırıtıp cevap verdi.

"Ne yapıyorsun Felix'ciğim ya o yastık Harin noonacığıma gelseydi! Nasıl yaparsın bunu, değil mi Wien'ciğim?"

Wien Jisung'un oyununu bozmadan elini alnına götürdü.

"Ya ya. Öyle Jisung öyle. Nasıl yaparsın bunu Felix? Nasıl?"

Felix göz devirip yanlarından geçmiş ve Chae'nin yanına gitti.

"Ya ama Chae affet hadi beni"

"Üff git başımdan"

"Yukie noona! Yardım et!"

Yeni uyandığı her halinden belli olan Yukie gözlerini ovuşturarak merdivenlerden indi.

"Ne var Felix?"

"Chae beni affetmiyor. Hayır bide öyle bir trip atıyor ki dayanamıyorum"

Bağrışmalara uyanan Changbin burnundan soluyarak aşağı indi

"Lan oğlum senin odunluğunu neden biz çekiyoruz?"

Jisung Changbin'e dönüp konuştu.

"Yanlış söylüyorsun hyung. Bu hödük anca kütük olur. Odunluk ona az bile"

Felix sabır çekerek Jisung'a döndü

"Ulan Jisung, eğer kendi ellerim ile mezarını kazmazsam ne olayım?"

Merdivenlerden isyan edercesine indi Minho

"Lan bu Ryuna neden uyanmıyor? Hayır Felix burda eşşek gibi anırırken uyumak nasıl mümkün olabilir?"

Felix elini alnına çarptı

"Laf dönüp dolaşıp nasıl beni buluyor? Hep bu Jisung'un halt yemeleri"

Changbin iç çekip konuştu

"Gelin beyler biz bir terasa çıkıp ayılalım. Minho sende bırak şu Ryuna'yı uyusun"

Chan hariç tüm erkekler oturmuşken Chan söylene söylene terasa çıktı.

"Oğlum biz nasıl mallarız acaba?"

Felix'i işaret etti

Jisung:
"Onu şu arkadaşa sor"

Felix'e bakıp konuşmaya başladi Chan

"Onu mu diyorum ben? Ben Harin'e banyoyu kullanabilirsin dedim ama iç çamaşır olarak ne giyecek kız? Biz öyle şeyler almadık ki?"

Felix içtiği suyu püskürttü

"Onu da mı biz alacağız?"

"Sen konuşma hödük. İnsanlıktan ne anlarsın sen. Kaçırılıp iki gün donsuz kalsan ne halt yersin Tanrı bilir. "

Biraz durup Jisung'a baktı Felix

"Ee şimdi böyle düşününce mantıklı geldi. Hemen gidip alalım"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

The Last SilenceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin