~5

18 6 3
                                    

Chae yine bir kabus sayesinde çığlıklar ile uyanmıştı ama gözlerini açamıyordu. Çığlıkları o kadar büyüktü ki tüm ev halkı başına toplanmıştı.

Felix:
"Chae! Chae iyi misin? "

Chan'
"Chae? Ne oldu iyi misin?"

Ryuna:
"Yukie! Ona ne oldu? "

Yukie:
"Yine yine kabus gördü!"

Yukie öfkeden delirmek üzereydi. Chae'ye olanlar onu delirtiyordu.

Changbin:
"Yukie sakin ol!"

Yukie derin bir nefes aldı ve Chae'nin yanına oturdu.

Yukie:
"Chae bana ne gördüğünü anlatır mısın?"

Chae yutkunmam o kadar korkmuştu ki bedeni titriyordu.

Chae:
"O-o yine ge-geldi. Bağırdı , ba-bana vurdu ben engel olamadım! "

Chae'nin daha çok titremesi ile Yukie sesli bir şekilde küfür etti.

Felix:
"Chae hadi gözlerini aç"

Chae:
"Hayır açamam olmaz"

Felix:
"Neden?"

Chae:
"Hayır olmaz açarsam onu görmek istemiyorum"

Evde ki herkes Chae'nin son sözü ile dona kalmışlardı. Chae'nin daha küçükken yaşadığı şeyler kalplerini sızlatmıştı.

Felix:
"Ben burdayım Chae. Yukie burda, Chan burda, Harin burda sana bişey yapamaz"

Harin:
"Felix haklı Chae, biz varken sana bişey olmaz."

Chae yutkundu ve gözlerini açtı.

Harin:
"Hadi gel güzelim elini yüzünü yıkayalım."
Chae ve Harin gidince Yukie dişlerini sıkarak konuştu.

"Şu babası olacak aptal yüzünden Chae her gece kabus görüyor. Aish! Cidden çıldırıcam"

Hepsi Chae için üzülmüştü. Geçmişte yaşadıkları çok ağırdı. Ama geçmişi geri saramazlardı. Chae ve Harin geldiğinde Chae artık ağlamıyotdu hatta gülüyordu. Harin bir şekilde onu güldürmüştü. Chan bunu anlayınca yüzünde gururlu bir tebessüm oluştu.

Hep birlikte kahvaltı yapmaya başladılar. Açıkçası keyiflerine diyecek yoktu.

Changbin;
"Jeongin nerede?"

Sulli;
"Odasına gitmişti"

Jeongin Sulli'yi korkutmak için fark ettirmeden. Arkasına geçti.

"BÖ!"

"JEONGİN-YAH, SEN ÖLMEK Mİ İSTİYORSUN!?"

Sulli Jeongin'i kovalamaya başlamıştı. Jeongin hem gülüyor hemde kaçıyordu. Diğer herkesin onları izlerken yüzlerinde tatlı bir gülümseme vardı. Bu işin sonu gelmeyecek gibiydi tâki Jeongin durana kadar.

"Voah! Yeter pes ediyorum!"

"Bir daha sakın böyle bişey yapma Yang Jeongin-shii"

"Emriniz olur Jeon Sulli"

Harin;
"Babam arıyor?"

Chan;
"O herif ne istiyor ki?" dişlerinin arasından konuşdu. O adamdan hiç haz etmiyorlardı.

"Hopetlöre alıyorum"

"Alo baba?"

"YAH! KİM HARİN, BENİM İZNİM OLMADAN NASIL BİR DERS KAMPINA GİDERSİN?!"

The Last SilenceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin