Zweisamkeit -Gay

7

Yorumları bekliyoruz 🦄

Kendimi bir sürü mesaj atmamak için zor tutuyordum. Onu arkadaşlarıyla beraber taksiye bindirmiş ardından mesaim bittiği için eve geçmiştim. Eve gelir gelmez yatarken, yorgun olmama rağmen gözüme gram uyku girmemişti.

Sabahı zor ederken alarm çaldığında gözlerimi ovuşturarak kalmıştım yatağımdan. Saat dokuza geliyordu, koşuya çıkmadan önce Kutay'a nasıl olduğuyla ilgili bir mesaj atmıştım ancak tek tikte kalmıştı. Hızlıca üstümü giyinip, dışarı çıkarken kulağımda son ses saçma salak bir şarkı çalıyordu.

Adımlarım gittikçe hızlanmış, aklım hala Kutay'da kalmış bir şekilde bir saatlik koşuyu tamamlamıştım. Esneme hareketi yapacakken gelen bildirim sesi ile durmuş, gelen ses kaydına basmadan önce benden izinsiz kıvrılan dudaklarımın üstüne avcumu bastırmıştım. Yeni ergenliğe girmiş insanlar gibi hissediyordum.

"Merhaba Gürkan, başım çok ağrıyor ama onun harici çok iyiyim." Cevap yazacakken ikinci bir ses kaydı gelmişti.

"İki gün sonra yazlığa gideceğim, gidecek kimse yok ama annem benim için işinden birkaç gün izin aldı." Yazlığa gidecek olması canımı sıkmıştı. Onu her gün görsem bile yetmeyecekmiş gibi hissediyordum.

"Bu arada eğer bugün müsaitsen bize gelebilir misin? Annem arkadaşlarımla tanışmak istiyor, seninle de tanıştıracağım." Heyecandan ellerim titrerken boğazımı temizlemiş ve kayıt tuşuna basmıştım.

"Selam, iyi olmana sevindim. Kaç gibi gelmem gerekiyor?"

"Aslında 2 gibi gelirsen çok iyi olur. Kabul ettiğin için teşekkür ederim." Sonunu uzatarak attığı ses kaydı ile gülmüştüm. Neşesi resmen bulaşıcıydı.

Geldiğim yolu daha hızlı bir şekilde dönmüş, hemen duşa girmiştim. Çok heyecanlı ve gergin hissediyordum. Uzun süren bir hazırlanma aşamasından sonra nihayet tam olarak hazırdım.

Evden çıkmadan önce son bir kez kendime bakmış, parfümü abartmadan sıkmıştım. Taksiyle gideceğim için sorun olmazdı. Aradığım taksi beş dakika sonra kapının önünde belirmişti.

Kutay'ın evi buradan yarım saat uzaklıktaydı. Yol boyunca aile ile ilk tanışma için ne götürülür diye bakmış, sonunda annesine abartı olmayan bir çiçek ve yaş pasta almakta karar kılmıştım.

"Geldik beyefendi." Taksinin ücretini ödedikten sonra inmiştim. İşlek bir yerde oturdukları için alacağım şeyleri çabucak bulmuş, saat ikiye çeyrek varken attığı konumdaki sitenin güvenliğinde beklemeye başlamıştım.

Tek katlı, bahçeli evleri olan bir siteydi. Lüksten ziyade huzurlu duruyordu. Güvenlik eve haber vermiş, ardından bana evin yerini göstermişti. Yaklaştıkça kan yanaklarıma hücum etmiş gibi ısınmıştı.

"Hey." Kutay kapının önünde sallanarak duruyordu. Sesimi duyuca kocaman gülümsemişti. Siktir, gülümsemek bir insana bu kadar yakışamazdı.

"Hoş geldiin." Ona doğru yürümüş ve tam önünde durmuştum.

"Hoş buldum." Eliyle içeriyi gösterdiğinde boğazımı temizlemiş ve bir adım atmıştım ki koluma dokunan sıcacık el ile durmak zorunda kalmıştım.

"İlk kez bir arkadaşımı tanıştırırken bu kadar heyecanlanıyorum."