O sabah hiç de sıradan olmayan bir sabahtı. Elma ağacımın altından tüm kaos görünüyordu.
"İyi iş çıkarmışsın da ne demek, bunu ben yapmadım ki! Birisi Angelina'in telefonunu alıp alıcıya kendi numarasını girmiş." diye bağırıyordu Nancy.
"Bu ne zalimlik! Benim başıma gelse yorganın altından çıkamazdım." diyordu Olivia.
"Liseler bu tür şeylerle ilgilenmek için değildir!" diye sitem ediyordu Christina ve Maria.
Amanda bir köşede ağlıyordu. Kurtarıcısının başına gelenlere katlanamamıştı anlaşılan.
Diğer bir çok kız da kahkahalara gömülerek telefonlarındaki paylaşımı birbirlerine gösteriyorlardı.
"Okulun yeni popüler kızı kim olacak?" demişti Sun.
"Kapa çeneni aptal, o hala okulun popüler kızı." demişti Olivia ama bunun doğru olmadığını kendi de biliyordu.
"Okulu zorbalar ele mi geçirecek?" diye sormuştu bir tanesi.
O sırada Catherine ve grubu kendi içlerinde anlaşmazlık yaşıyorlardı.
"Bize ne Nancy, biz yapmadık ki... Şimdi tadını çıkarma vakti." dedi Catherine
"Onu düşündüğüm yok! Suç bizim üstümüze kalmasın istiyorum."
"Bize katılmıyorsan defolup gidebilirsin." diye Catherine'den güç buldu Darla.
"Bak bak bak... Darla'cık süper kötü olmaya karar vermiş." dedi ve Darla'yı itti. Catherine onları ayırdı.
"Kendinize gelin!"
Agnes hala susuyordu.
Catherine konuşup duran kalabalığa dönüp bağırdı.
"Şimdi beni dinleyin. Hey! Size diyorum. Canınıza mı susadınız?" Kimse susmuyordu. Catherine bağırmaya devam etti ama gerçekten kimse onu dinlemiyordu.
Agnes hala susuyordu.
Catherine bir kızı itip neden onu dinlemediğini sorunca işler iyice karıştı ve sesler arttı. Catherine'i dinlemiyorlardı. Bu Sunset lisesi tarihinde bir ilkti.
Agnes hala susuyordu.
Lila oturduğu ve sinir krizi geçirdiği köşeden kalkıp bağırdı. Sahi o niye bu kadar öfkelenmişti? Angelina ile bir bağları yoktu.
"Yeter artık Catherine. Siz o uygulamayı yapmasaydınız bunların hiçbiri-" sözü yarıda kesildi çünkü Catherine ona okkalı bir tokat vurmuştu. Lila'nın gözü doldu ve tekrar oturduğu köşeye geçti. Ama fısıltılar artık bağırışlara dönüşmüştü.
Agnes suskunluğunu bozdu. O gür ve kadınsı sesiyle,
"SESSİZLİK" diye bağırdı. Herkes suspus olmuştu. Gerçekten Agmes'ten korkuyorlardı.
"Okulun kraliçesi hastalandı. Bir süre aramızda olamayacak. Kraliçesiz hayatlarına devam edemeyen ezik işçi arılar bir süre Catherine'den yardım alabilir." dedi. "Ayrıca sanılanın aksine fotoğrafları biz yüklemedik. Kim bilir? Belki bu melek sandığınız Sürtük fotoğrafları kendisi yüklemiştir?"
Herkes suspus oldu. Böyle bir şey olabilir miydi? Normal şartlarda buna kimse inanmazdı ama Agnes'in şeytani inandırıcılığı biraz düşündürüyordu.
Hani bir atom bombası bütün şehri yok etmek için sahibinin iznini bekler ya, işte Angelina'in babasının arabasından inmesi atom bombası izni gibi birşey oldu. Ama sanılanın aksine Angelina fotoğrafları çoktan görmüştü. Çünkü Anlının ortasında yazan yazı herkesi içtenlikle titretmişti.
"Ember"
Lila bahçenin ortasına kusmaya başladı. Angelina ise herkesin ona baktığını görünce cebinden bir ayna çıkardı ve yüzüne baktı. Hayır. Ne o yazıyı o yazmıştı ne de çıplak fotoğraflarını görmüştü. İşte bu çok daha ürkütücüydü. Katil sıradaki kurbanını seçmişti.
Angelina mavi gözlerini kocaman açarak bir dua mırıldandı. Sonra aldırmadan yüzündekini peçeteyle sildi. Ama kalabalık hala ona bakıyordu. Başını "ne var" der gibi salladı ve birkaç kişi kıkırdadı. Catherine bir adım öne çıktı.
"Onlar öğrenci Angel." dedi. "Hayatlarının çoğunu okulda geçirdikleri için çok fazla sürtük görme imkanları olmuyor."
"Ne zırvalıyorsun sen?" dedi Angelina bıkkınlıkla. Catherine cebinden telefonunu çıkarıp Angelina'in yüzüne tuttu.
Angelina'in ağzı bir karış açıldı. Catherine çoktan telefonunu cebine koymuştu. Angelina'in omuzuna çarpıp geçti. Angelina ise bir heykel gibi yerinde sabit duruyordu. Gözleri yaşarmıştı. Kalabalık okula gitmek üzere dağıldı ama Angelina hala orada dikiliyordu. Amanda yanından geçerken omuzuna destek olmak istercesine vurmuştu. Yanından öylece geçtim. Ben sadece seyirciydim.
O gün okul çok hızlı geçti. Öğle yemeğinin ortasında okula siberpolisler gelmişti. Herkes heyecanla yerinden kalktı. Yemeğimi yemeye devam ettim.
"Lila Harrington. Tutuklusunuz." ses yemekhanede yankılandı. Herkesin ağzı bir karış açılmıştı. Lila da dahil. Polisler onu götürürken Lila bağırıyordu.
"Beni dinleyin, benim telefonumdan paylaşıp sonra hattımı kırmış! Ben suçlu değilim!"
"Nancy Fisher, tutuklusunuz." Nancy hiç sesini çıkarmadan bileklerini uzattı. Masada oturan sadece Angelina ve ben kalmıştık. Günün geri kalanında ders işlenmedi. Müdürün ve müdür yardımcısının konuşma ve uyarılarıyla günü bitirdik. Siber polisler görüntüleri temizlemişlerdi.
Ertesi gün.
Sunset lisesinde sıradan bir cuma sabahı. Saat sabahın körüydü. Neden uyandığımı bile hatırlamıyordum. Kattaki tuvalete girdim. Yüzüme su çarptım. Elma ağacımın altına oturmak üzere aşağıya inerken dünkinin iki katı bağırış ve çığlık sesleri duydum. Neler oluyordu? Yanımdan telaşlı telaşlı geçen kızlar bana çarpıp duruyordu. Sanırım sıradan olmayan bir cuma sabahıydı. Herkes koşarak okula gidiyordu. Oysa ki dersin başlamasına daha çok vardı. Onlara katıldım.
Lila...
"Kamera kayıtlarına bakabilirsiniz. Ben o saatte uyuyordum." dedim. Yüzüme vuran ışıktan dolayı gözlerimi kısıyordum.
"Kamera kayıtları silinmiş. Bugünkiler de." dedi polis. O an korktuğumun başıma geldiğini, Angelina'in katledildiğini anladım.
"A- Angelina... O iyi mi?"
Polis ellerini sorgu masasına yasladı. "Bildiğin her şeyi anlatırsan belki senin için bir şeyler yapabiliriz.
"Yapamam." dedim. Biliyordum. Bir şekilde öğrenirdi...
Almira...
Okulun önünde ambulans vardı. Sedyeye yatırılıp okulun bahçesindeki melek heykellerinin önünden geçirilen ise Angelina'in ta kendisiydi. Bahçenin tam ortasında durdular. Kalabalıktan görebildiğim kadarıyla doktor ona kalp masajı yapıyordu. Kalabalığı yararak biraz daha yaklaştım ve tam karşısında durdum. Bu sefer de alnında "2" yazıyordu. İkinci kurban...
Bu bölümü beğendiniz mi?
Yıldıza basmayı unutmayın honeys🍯
hayellerimsensin sana özel uzun yaptım 5. Bölümü eheheheh
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aramızdan Birisi
Mystery / ThrillerSunset lisesi mankenlik ajanslarından, podyumlardan, sahnelerden çıkıp okula gelen zengin kızların okuduğu bir kız lisesidir. Almira ise kitap boyunca kimseyle konuşmayan, sadece olan biteni izleyen bir kızdır. Lisede her şey normaldir. Ta ki bütün...