Ferdi, Sera ve ben hastaneden sonra Ferdi ve Sera'nın evine gelmiştik. Dört haftalık hamile olmam şokunu hiçbirimiz atlatamamıştık. Üçümüz de hiçbir şey söylemeden oturuyorduk.
"İsmail'e söyleyecek misin?" diyerek sessizliği bozdu Ferdi.
Saatlerdir düşündüğüm tek soru buydu. Beni aldatan kocama hamile olduğumu söylemeli miydim?
"Bilmiyorum."
"Nolursa olsun bu bebeğin babası. Bence bilmeye hakkı var birtanem." dedi Sera.
"Bebek için tekrar görüşmeye konuşmaya başlayacağız. Ve Allah belamı versin ki ben onu beni aldatmasına rağmen hala çok seviyorum. Ben ne yapacağım?" diye ağlamaya başladım.
"Ya bak Miray şimdi bana İsmail arkadaşın olduğu için onu korumaya çalışıyorsun falan diyebilirsin ama alakası yok İsmail ne kadar arkadaşımsa sende o kadar arkadaşımsın benim. Eğer dinlemek istersen sana İsmail'in bana anlattığı kadarıyla o geceyi anlatacağım."
"Anlat."
"O gece neden tartışınız bilmiyorum ama İsmail çok sinirlenmiş. Sonra işte aslında kafasını dinlemek için sahile inecekken bir anda gece kulübüne gitmeye karar vermiş Allah'ın belası çocuk. Neyse sonra gittiği yerde o senin kavgalı olduğun kız varmış işte. İsmail'in sensiz gece yarısı tek başına gece kulübüne geldiğini görünce anlamış bir sorun olduğunu. Sonra İsmail'in yanına gelmiş. İsmail başta terslemiş yanından kovmuş. Sonra alkolün de etkisiyle bir de o sinirle o kızla dans etmiş biraz samimi durmuşlar falan sonra kendine gelmiş napıyorum ben demiş çıkmış oradan. Yani öpüşme veya başka bir şey olmamış aralarında sadece biraz temas o kadar. Tabiki bu da aldatma sayılır zaten bunları İsmail'i savunmak için söylemiyorum yanlış anlama ama şu an ortada bir bebek varken ve sen hala İsmail'i sevdiğini söylüyorken anlatmak istedim."
Olayı baştan sona dinledikten sonra düşündüğüm gibi bir şey yaşamamış olmaları beni mutlu etmişti. Ama yine de çok kırgındım, çok kızgındım.
"Bunları niye gelip İsmail anlatmadı bana?"
"Çünkü kendisini inanılmaz suçluyor. Ve bunun aldatma olduğunu bildiği için kendinin asla affedilmeyecek bir şey yaptığını söylüyor. Nasıl böyle bir şey yapabildi bunu kabullenemiyor. Sana deliler gibi aşık ama sana gelip beni affet diyebilecek yüzü bulamıyor kendinde."
"Çok bir şey yaşamamış olsalar bile yaptığı aldatma sayılır ve bunun farkında." dedi Sera.
"Of her şey o kadar karışık ki ben neye ne tepki vermem gerektiğini bile bilmiyorum artık gerçekten. Yaklaşık bir aydır hamile olduğumu öğreniyorum ama kocam bir hafta önce gece kulübünde kavgalı olduğum bir kızla sarmaş dolaştı."
"Biz her zaman yanındayız biliyorsun değil mi?" dedi Sera.
"Biliyorum. İyi ki varsınız." dedim.
"Of teyze mi oluyorum ben şimdi yaa." diyerek yükseldi bir anda Sera.
Yaşadığımız olaylar yüzünden çocuğumun olması mutluluğunu bile tam olarak yaşayamamıştım.
Oturup uzun uzun bebekle ilgili konuştuktan sonra Ferdi beni eve bıraktı. Arabadan inecekken konuşmaya başladı.
"Bak Miray ikinizde benim kardeşimsiniz ve şu an bir çocuğunuz olacak olması çok özel. Kendimi İsmail'in yerine koyduğumda benim bir çocuğum olacak olsa Sera'nın hamileliğinin ve çocuğumun her anını görmek ve bilmek isterdim. Çok geç olmadan ve tabiki de kendini hazır hissettiğin zaman İsmail'e söyle olur mu?"
"En kısa zamanda söyleyeceğime emin olabilirsin."
"Tamamdır o zaman. Bir daha saçma sapan şeyler yapıp yeğenimin sağlığını ve kendi sağlığını tehlikeye atmayacağına da söz ver."
"Ay söz Ferdi söz hadi iyi akşamlar."
"İyi akşamlar."
Kapımın önüne geldiğimde çiçek buketini görmemle kaşlarım çatıldı. Çiçeği alıp üstündeki notu okudum.
dün sabah erken uyandım
gittim sana güller aldım
mutlu ol diye
~ahtapot
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ihanet, ismail yüksek
Fanfiction"Tam bir hayal kırıklığısın İsmail. Bir daha yüzümü bile göremeyeceksin"
