SELAM MİLLET BURAYA BİR TAEKOOK FİCİ İÇİN GELMİŞSİNİZ DOĞRU ADRES! BAŞTA TAEKOOK ÇİFTİNİ GÖREMEYEBİLİRSİNİZ AMA BU KİTAP TAEKOOK KİTABI TAMAMMIĞ.İNŞALLAH SEVERSİNİZ NASIL İLERLEYECEĞİ HAKKINDA HİÇ BİR FİKRİM YOK. TUTACAĞINIDA PEK SANMIYORUM AMA YİNEDE İYİ OKUMALAR BALLARIM🎀
.
.
.
Pazartesi..
Haftanın ilk günü akşam sularıydı. Mayıs ayında olduğumuzdan havalar hafifce ısınmaya başlamıştı. Arabamı uygun bir yere park ettikten sonra arka koltukta duran paraşüt ceketimi üzerime geçirdim ve arabadan indim. Hava ne kadar ısınmaya başlamış olsada akşam üzeri soğuk oluyordu. Sıcak klimanın altından çıkmış bedenim rüzgar ile buluşunca hafifçe titredi.
Ellerim ile saçımı geriye doğru taradım ve cebime koydum. Kaldırımda etrafa bakınarak yürüyordum. Benim etrafa baktığım gibi insanlar da bana bakıyor aralarında fısıldaşıyordu. Bu hep olurdu benim de hoşuma gitmiyor değildi. Uzun sokakta yaklaşık yarım saat kadar yürüdükten sonra aradığım şeyi görmem ile gülümsedim ve adımlarımı hızlandırdım. "İyi günler teyzeciğim. Bir buket beyaz lale alabilir miyim acaba? "
Yaşlı teyzenin dalmış masmavi gözleri beni buldu ve ardından gülümsedi. Gülümseyince yüzündeki kırışıklık izleri daha bi belirginleşti. "Tabi ki, hemen veriyorum oğlum. " titreyen buruşuk elleri tek tek çiçeklere giderken durup tekrar bana baktı. "Ne kadar yakışıklı bir oğlansın sen böyle. Kız arkadaşına mı alıyorsun bunları? " dedi. Cümlesiyle beraber aklıma gelen kişi ile hafifçe gülümsedim."Evet teyze. " Yaşlı kadın istediği cevabı almış gibi gülümsedi ve devam etti. "Neden beyaz seçtin? Bu zamanda gençler hep kırmızı alıyor. İlk rastladım böylesine. " sorduğu soru ile kollarımı birbirine bağladım ve düşündüğümü belirtmek için hafifçe mırıldandım. "Hmm.. Bilmem? Sanırım bana daha saf ve temiz geliyo. Ayrıca standartların dışına çıkmayı severim. Herkes kırmızı alıyorsa ben neden kırmızı alayım? Bu hediyeyi özel kılmaz bence. Kimsede olmayan nadir şeyler bana daha güzel geliyor. " dediğim de yaşlı kadın kaşlarını kaldırarak dudaklarını büktü. "Vaay.. Bu zamanlarda böyle gençler kalmış demek. " konuşurken aldığı çiçekleri beyaz bir kağıtla kaplayıp kurdele ile bağladı. "Buyur çocuğum. 4.000 won tuttu. " gülümseyerek buketi bana uzattı. Cebimden elime gelen bir kaç kağıt parayı çıkardım ve teyzenin tezgahına koydum. "Oğlum burada 20.000 won var ama. " dedi şaşırarak. Bense gülümsedim. "Teyzeciğim bugün çok yorulmuşsunuzdur bunları alın ve eve gidin. Akşam akşam üşütürsünüz"
Teyze bana şaşkınca bakarken ben arkamı döndüm ve arabama doğru ilerledim.
...
"Efendim Chan? "
"Neredesin Jungkook bu gün yeni şarkının provası olacaktı biliyosun. Bütün set seni şirkette bekliyoruz. "
"Ah o bu gündü değil mi? Siktir be! "
Sevgilim ile işim arasında kalmak beni cidden sinir ediyordu. Ama ben sevince gerçekten güzel severdim. Bu yüzden tabikide sevgilimi seçecektim.
"Chan ben bugün gelemeyeceğim. Lütfen programı iptal et. "
"Of sürekli erteliyorsun farkında mısın Jungkook? Herkes deli gibi albümü bekliyo ama bey efendi sevgili peşinde. Şirket sorun etmedi diye gevşek davranma. Böyle gidersen hayalindeki dünyaya veda etsen iyi olacak. "
"Tamam Chan bir da hakını ertelemeyeceğim söz tamam mı? Ben şimdi kapatıyorum arabadayım. "
Chan, yani menejerimi tamam diye geçiştirdikten sonra gitmek istediğim yer uzaktan gözükmeye başlamıştı. Chan'a bişey demedim ama bilmiyordu ki benim hayalimdeki dünyam biricik sevgilimle mutlu bir hayat.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hell Road
Science FictionKötü bir günün ardından sarhoş olan Jeon araba kullanırken birine çarpar ve o kişi o günden sonra resmen Jeon'a musallat olur.