-8-

29 4 10
                                    

Rare and beautiful

;



Hastanede birinci haftamı doldurmuştum. Üç gün yoğun bakımda kaldıktan sonra normal odaya alınmıştım.

Ağzımdaki hava maskesini çekip çıkardım. Odada şuan kimse yoktu. Babam acil bir işim çıktı diye gitmişti.

Yavaşça yataktan kalktım. Odi'nin nerde olduğunu bilmiyordum. Babam sorduğumda hiçbir cevap vermemişti.

Camın yanına ilerledim ve dışarıya bakmaya başladım.

O gün orda kalp krizi geçirmişim. Bunun sebebi Koroner Arter hastalığına sahip olmammış.

Hastaneden ne zaman çıkacağımı bilmiyordum.

"Sukuu!"

Başımı çevirip arkama baktım. Ai sevinçle yanıma geldi ve üstüme atladı.

Ses çıkarmadan sarılmasına karşılık verdim.

Benden Yui'nin onu çekmesi ile ayrıldı. Diğerlerine baktığımda İchi'nin tuvaletin önünde sigara içtiğini gördüm.

"Nasılsın Sakura?" Dedi Yui elini omzuma koyarak.

Ona başımı sallayıp yatağa doğru yürüdüm. Yatağın kenarına aturduğumda arkamda hala sigara içen İchi'ye seslendim.

"Sigarayı hemen iç Babam gelirse benim içtiğimi zanneder," Dedim.

"Sen ne zaman hastaneden çıkacaksan Suku?" Dedi Ai yanıma oturarak.

"Bilmiyorum çıksam bile okula gelemem." Dedim kısık sesimle.

"Akira da gelicek haberin olsun," Dedi İchi yanıma gelerek.

Parfüm kokusu ondan önce gelmişti.
Gözlerimi devirip duvara baktım.

"O kırmızı gözlü çocukta pek görünmüyor ortalıkta," Dedi Yui yatağın yanındaki sandalyeye oturarak.

Bir şey demeden duvara bakmaya devam ettim.

"Bayan Sakura?"

Kapıya baktığımda Doktor kapıda bize şaşkınlıkla bakıyordu.

Yanıma en fazla iki kişiye izin veriyordu. O da en fazla yirmi dakika olacak şekilde.

"Biliyorum arkadaşınızı ziyarete geldiniz ama bugünlük bu kadar yeter. Hastamızın dinlenmesi lazım." Dedi elindeki kağıda bakarak.

Kızlar ayağa kalktı ve bana el sallayarak odadan çıktılar.

"Sakura şu hava maskesini çıkarma diye söylemekten dilimde tüy bitti!" Dedi maskeyi geri ağzıma ve burnumun üstünü kapatacak şekilde takarak.

"Bugün nasılsın Sakura?"

Boş şekilde ona baktım ve kafamı salladım. Gülümseyerek başını salladı o da.

Odadan çıktı geri. Gözlerimi tavana diktim ve izlemeye koyuldum.

Hastaneden kaçsam kaçamazdım çünkü burası babamın arkadaşının hastanesiydi.

Hem babam benim kaçacağımı düşünerek önlemini çoktan almıştır. En iyisi uyumaktı.

▪︎▪︎▪︎

Hastanede ikinci haftamı doldurmuştum. Tedavim burada devam edicekti.

Koridorda gezerken bir kaç hemşireye kulak misafiri olmuştum. Yaşıma göre kalbim bitmişti.

Kalbim, elli yaşındaki insanla eş değerleri taşıyormuş.

Damarlarım zarar görmüş. Yani tedavi olsam bile kurtulma şansım yokmuş bu hastalıktan.

Babam günlük yanıma uğruyordu. Bazen gelmediği de oluyordu.

Şimdi ise duvardaki televizyondan izleyecek bir şey arıyordum.

Ziyaretime bir kaç kere daha kızlar gelmişti sonra onlarda gelmemeye başladılar.

Akira bir kere gelmiş ve bana acıyarak baktığını görünce onu burdan kovmuştum.

Odi hala nerde olduğunu bilmiyordum. Tek düşündüğüm şey Odi'ydi.

"Sakura misafirin var gelsin mi?"

Kapıya baktığımda benim öleceğimi söyleyen hemşire kafasını uzatmış bana bakıyordu.

Akira'yı kovduktan sonra fenalaştığım için artık gelen herkesi bana sorarak alıyorlardı.

Bir şey demeden bakınca. "Merak etme o çirkin çocuk ya da kız grubu değil. Kırmızı gözlü ve yanında köpek var." Dedi sessizce.

Kırmızı göz ve köpek mi?

Ufak gülümseme ile başımı salladım. Kadın kapıyı sonuna kadar açtı ve kapının önünde durdu.

Baktığımda Ouzou ve önünde tasmasıyla Odi'yi gördüm.

Odi beni görünce dilini dışarıya çıkararak koşarak yatağa atladı. Hızla yüzümü yalamaya başladı.

Ouzou kapıyı kapatıp yanıma geldi ve sandalyeye oturdu.

Şuan tek odaklandığım şey Odi'ydi. Özlemiştim köpeği!

Ellerimle kafasındaki tüyleri karıştırdım. Onunla kokuşma zamanı bittiğinde Ouzou'ya baktım.

"Seninle birlikte miydi iki haftadır?" Dedim.

Odi'ye bakarak başını salladı.

"Teşekkürler o zaman." Dedim geri Odi'ye bakarak.

"Sen nasıl oldun?" Dedi bir anda.

Kırmızı gözlerine baktım tekrardan.
"Bilmiyorum. Tedavim hastanede edilecekmiş." Dedim o güzel kırmızı gözlerine bakarak.

"Neyin var?" Dedi kısık sesiyle.

"Koroner Arter. Kalp hastalığı." Dedim.

Gözlerini yere indirdi. Bende Odi'ye döndüm geri.
"Oğlum naptın sen bensiz umarım Ouzou'ya eziyet etmemişsindir." Dedim sevecen tonla.

"Yok ilk iki gün seni aradı ama sonra benim yanımdan hiç ayrılmadı," Dedi Odi'ye bakarak.

Dudaklarımı büküp Odi'ye baktım.
"Sende beni sattın tam oldu," Dedim yalan kızgınlıkla.

Odi yataktan aşağıya indi ve Ouzou'nun bacaklarının arasına girdi.

"Seni baya sevmiş." Dedim kırmızı gözlerine bakarak.

Bana baktı. Kırmızı gözleri yeşil gözlerimle oyalandı.

"Hastaneden ne zaman çıkacaksın?" Dedi kısık sesiyle.

"Bilmiyorum ki. Artık yapacak bir şey olmayınca çıkarırlar beni." Dedim arkama yaslanarak.

Sessizce yutkundu ama ben görmüştüm. Zaten onu hep ben görmüştüm.

"Bugünlük bu kadar yeter. Hastamızın daha fazla yormayalım delikanlı." Dedi Doktorum Yagi Bey.

İçeri ne ara girmişti anlamamıştım bile.

Ouzou ayağa kalktı ve Odi'nin tasmasını ayarladı.
"O zaman ben yine gelirim olur mu?" Dedi bana bakarak.

"Odi seninle mi kalacak?" Dedim şaşkınlıkla.

Odi'ye baktı ve kafasını okşadı.
"Evet sen hastaneden çıkasıya kadar benimle bu oğlan." Dedi ve bana el sallayarak odadan çıktı.

Yagi Bey bir kaç kontrol yaptı ve o da odadan çıktı.

Yine yalnız kalmıştım. Her zamanki gibi.
______________________________________

Oy ve yorum vermeyi unutmayın.
Seviliyorsunuz...



Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 22, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

L A V İ N İ AHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin