❗
Bir eli deliğimi okşarken bir eli göğsümde tepeciğimi eziyordu. Kucağında deli gibi inlerken altımdaki erkekliğini elimde tutarak deliğime konumlandırdım ve üstüne oturdum.
Çığlığım odayı kaplarken kalça yanaklarımdan tutup daha hızlı zıplamam için yardım etmişti. Daha sonra kalça yanaklarımı sıkan elleri yukarı belimde çıktı. Pozisyonu değiştirerek sırtımı yatakla buluşturup daha hızlı girdi içime.
Oda zevk çığlıklarımla dolarken boşalamıştım.
❗
Hızla doğruldum yatakta, gördüğüm rüyayla utanç duygusu beni esir alırken yatakta duran tişörtü burnuma getirip derince kokladım. Onu deli gibi arzuluyordum. Kurdum içime pençelerini geçirerek acı veriyordu bana, onu anlıyordum ilk kızgınlıkta bu denli acı çekiyordu.
Aklımda sadece o varken hâlâ rahatlamamış hissediyordum kendimi, bacaklarımı iki yana ayırıp orta parmağımla okşamaya başladım, az önce gördüğüm rüyanın etkisiyle ıslanmış olduğu için parmağım rahatlıkta girmişti. Deli gibi utanıyordum ama kızgınlıkta yapacak başka bir şeyim yoktu.
Deltayı düşünerek kendimi rahatlattıktan sonra kalkıp banyoya girdim. Çok yorgundum.
Sabah rutinimi hallederek banyodan çıkıp yatağıma girdim ve tişörtlerinden birini alıp burnumu gömdüm.
Baskın okyanus kokusu beni rahatlatıyordu.
Lui
Çağır onu!
"Yapma lütfen, cidden olmaz"
Acı çekiyoruz sadece
"Biliyorum ama yapacak bir şey yok"
Deltayı çağır işte, doldursun içini!
"Çok arsız bir vita çıktın, sus"
Odanın kapısı açıldığında bakışlarımı oraya diktim, annem elinde tepsiyle girdi odaya ve yanıma geldi. Elindeki tepsiyi komodine bırakarak yatağa oturarak saçlarımı karıştırdı.
"Çay yaptım sana, iç iyi gelir"
"Teşekkür ederim"
"Bu arada deltan çok kıskanç, az önce buradaydı"
"Niye kıskanmış ki?"
"Kokunu başka alfalar soluduğu için" dedi kıkırdayarak, güldüm bende, birden ciddileşti "düğün erken olabilir bu arada yavrum"
"Neden?"
"Eğer erken istemezsen beş ay bekle, kral ziyaret için başka bir ülkeye gidecekmiş"
"Beş ay çok uzun bir süre"
"Karar tabii ki de senin, iki aile ve prens senin kararına itiraz etmeyecek"
"Kral gitmeden önce yapalım anne"
"Nasıl istersen, ben gideyim artık" diyerek yanağımı öperek ayağa kalktı tam gidecekken durup tekrar bana döndü. "Oğlum unuttum söylemeyi de akşam prens gelecek"
"Gelmesin yani gelsin, of niye geliyor ki anne"
Kıkırdadı "kızgınlık için gelme diyorsan, onun için geliyor zaten sorun o"
"Niye?"
"Dün salonu sarmıştı kokusu hatta bir alfa derin bir nefes aldığı için vurdu ona"
"Ciddi misin?" hemen yattığım yerden doğruldum ve yatakta oturarak anneme baktım.
"Kurdu cidden kıskaç kendisi de öyle ve sinirle yaydığı feromonu yüzünden salonda ne çektik bir bilsen"
"Peki gelse ne olacak?"
"Götürecek seni"
"İhtiyacım yok ki?" ihtiyacım tabii ki de vardı ama işte... utanıyorum.
"Haberin yok herhalde, kızgınlık dönmeleri ilk gün değil üç ve dördüncü günler çok acı olur, dün kokun yeterince deli etti alfaları, en azından yanında olursa daha az acı çekersin"
Haklıydı ve karşı çıkmadan onayladığım gibi çıktı odadan. Komodinin üstünde duran çayı alıp tek nefeste içtim ve yatağa girdim, burnumu tişörte getirip baskın kokuyu derince içime çektiğim gibi gözlerim kapanmıştı. Kızgınlığım cidden çok acı vericiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soul Contact - Omegaverse
Fantasy"Biliyorsun haberler çabuk yayılıyor, vita daha doğmamı-" "Benim" "Efendim?" "Vita, benim"
