0.8

30 2 25
                                    

"Hanguang-jun" diye tekrar konuştu ama yatakta yatan Wei Wuxian 'nı görünce Lan Jingyi hemen heycanla konuşmaya başladı "Efendi Mo 'yu bulmuşsunuz." diye onlara yaklaştı. Wei Wuxian 'nın kolunda ki yaraları görünce "EFENDİ MO? BU HALİNİZ NE? KİM YAPTI BUNU?" diye Lan Wangji 'nin kulağının dibinde bağırdı.

Lan Shizu ise arkadaşının ensesine vurmamak için zor duruyordu. "Sesini fazla yüksekltme ve Hanguang-jun'nun kulağının dibinde bağırma Jingyi." diye arkadaşını uyardı. Lan Jingyi ise onu görmezden gelmeyi seçmişti. Tam bir şey diyecek iken Jin Ling oda 'ya girip Lan Jingyi 'nin ensisine bir tane vurdu.

"Ne vuruyorsun yaa?" diye söylenmeye başladı Lan Jingyi ama Jin Ling ise onu görmezden gelip Lan Shizu 'nun yanına geçti. Yatakta yatan Wei Wuxian 'nın hâlini görünce şok olmuştu. "Hey deli niye bu hâle geldin sen?" diye sordu ilgisizce ama içten içe onun için endişeliydi ama bunu dışa vurmak istemiyordu. 'Wei dayıma bunu kim yaptı ise ona gününü göstereceğim' diye düşündü.

Lanetlendiği günden beri düşünüyordu yabancı biri olsa bile canı daha önemli olduğu için asla lanetti kendine almazdı. Bunu yapsa yapsa aileden biri yapacağını az çok bildiği için bu kişinin Wei Wuxian olduğundan adı kadar emindi.

Wei Wuxian ise "Hiç bir şey olmadı merak etmeyin bücürler. Bir iki güne bir şeyim kalmaz." diye sorularını yanıtladı.

Lan Wangji ise tüm dikkatini tüm süreç boyunca Wei Wuxian 'a vermişti. Canı acıyor mu acımıyor mu anlamaya çalışıyordu.

Wei Wuxian ise tüm yaşamı boyunca çektiği acıları mükemmel bir saklamak ile başarılıydı. Ruhsal ve ya fiziksel farketmez. Lan Wangji ise bundan dolayı anlamakta zorlanıyordu.

Wei Wuxian ise üç çocuk ile şakalaşmaya başlamıştı. Daha çok Jin Ling ile uğraşıyordu ama içten içe de bu durumdan da kendini suçlu hissediyordu.

"Onla bu şekilde şakalaşmam doğru mu acaba? Annesi ve babasının ölümüne ben sebep oldum sonuçta." diye düşünmeden de edemiyordu.

Jin Ling ise bu durumdan içten içe mutluydu. Jiang Cheng ile bu şekilde onunla fazla konuşmuşluğu yoktur varsa bir elin parmağını geçmemiştir. Genelde ya gece avları hakkında ya da eğitimi hakkında oluyordu. "Wei dayım cidden eğlenceli biri" diye düşünmeden edemedi. Dayısı zamanında "Wei Wuxian nerede ise bela ve eğlence genelde orada olur. Kötü bir şey olsa bile bir şekilde yanında olduğunu hissettir ve moralini düzeltmek için elinden geleni yapar." demişti.

Wei Wuxian kolları, gövdesi ve bacakları ne kadar yara olmuş olsa bile canı acısa bile çaktırmamaya çalışıyor ve sanki bir şeyi yokmuş gibi davranıyordu.

Çocuklar sonunda odadan çıktıktan sonra -Lan Wangji 'nin bir tık bakışlarından korktukları için çıktılar.- Lan Wangji ve Wei Wuxian yalnız kalmıştı.

"Lan Zhan? Ne zaman gidiyoruz acaba?"

"Yaraların iyileştiğinde."

"Haaa!.. Ne? Sıkılırım ben burada ama o zamana kadar. Duvarlar üstüme üstüme geliyor gibi hissederim. Şimdi gitme gibi bir şansımız yok mu?"

"Hm. Yok."

"Lan Zhan çok acımasızsın sen!"

Wei Wuxian biraz daha söylendi ama Lan Wangji kesin bir şekilde reddettiğini görünce susmaktan başka çaresi yoktu.

Hayalet Genaral 'in cama vurması ile dikkatlerini oraya verdiler. Wei Wuxian camı açmak için tam kalkacak iken Lan Wangji onu engelledi ve kendisi kalkıp camı açtı.

GEÇMİŞ'İN İZLERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin