2.Bölümü okumaya hazır mısınız ☺️☺️
Hazırsanız hadi başlayalım o zaman2.Bölüm:BAŞIMIN BELASI
Hâlâ yerimde titriyorum ne yapmalıyım, cesaret edip arkaya bakmak zorundayım. Kendimi toparlayıp arkaya bakmaya karar verdim. Hızlı bir şekilde arkama döndüm kimin kolumdan çektiğini öğrenmek için. Kimin kolumdan çektiğini gördüğüm zaman rahat bir şekilde derin nefes aldım. Aileminden birisinin kolumdan çektiğini sanıyordum. Kolumdan çeken başımın belası Tolga. Neden peşimi bırakmıyor,benden ne istiyor? Kolumu çok fena sıkmış canımı acıtıyor,bundan haberi var mı beyefendinin. Kolumu elinden kurtarıp yüzüne baktım.Sinirliydi ve sinirli olması gayet normal çünkü o Tolga Eren. Sonra koluma baktım kolum kıpkırmızıydı onun yüzünden. Kolumun halini gördüğüm zaman çıldırdım. Kim oluyorda kolumu bu hale getiriyor...
Ona bağırmaya başladım.
"Biraz insan olamıyor musun kolumun geldiği hâle bak!"
Tolga hâlâ sinirli, şaşırdık mı tabiki hayır.
"Nereye gidiyorsun?"
Bana hesap mı soruyor?
"Sana ne""Bak beni delirtme nereye gidiyorsun dedim cevap istiyorum!"
Acaba onu delirtmeden yaşar mıyım ben
"Bende sana cevap verdim SANA NEE dedim.""Madem nereye gideceğini demiyorsun o zaman şimdi tekrar odana geçiyorsun ve serum bitene kadar bekliyorsun!"
Kendini kim sanıyor da bana emir veriyor İlayda Yılmaz'a kimse emir veremez..Onu duymamazlıktan geldim ve yoluma devam ettim. Arkama baktım ve Tolga'nın peşimden geldiğini gördüm.
Kendi kendime "Demek ki Tolga Bey oynamak istiyor. Hadi bakalım Tolga Eren İlayda Yılmaz'a yetişebilcek mi" diye söyledim.
Hızımı artırdım ve ara sıra arkama bakıyordum hâlâ peşimde mi diye. Bir süre sonra Tolga'nın artık peşimden gelmediğini gördüm. Dedim ya İlayda Yılmaz'a yetişemez diye...Hem yorulmuştum hemde susamıştım yakındaki markete girdim kendime su aldım. Dinlemek için karşıdaki parka girdim,parkta benden başka kimse yoktu. Oturmak için bir yer seçtim ve her zamanki gibi kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Kaç saattir burdayım bilmiyorum hâlâ bu parka sadece benden başka iki kişi girdi ve az önce çıktılar. Tek kaldığım için mutluyum ama aynı zamanda korkuyorum. Korkuyorum derken insanlardan değil kendimden, düşüncelerimden,hakimin karşısına çıkıp sevdiğim iki kişiden birisini seçmek zorunda kalmaktan korkuyorum.Yarından kendime kalacak bir yer aramaya başlamalıyım çünkü o mahkemeye gidip seçim yapmak istemiyorum...
Hava çoktan kararmıştı. Telefonumdan bildirim sesi gelmesiyle telefonuma baktım. Gözüme ilk çarpan şey saat oldu, saat 23:30 olmuş. Ablam çoktan mesaj atmaya başlamış, ablamın attığı mesajları okumaya başladım.
*WhatsApp*
Ablam❤️: İlayda nerdesin?
Ablam❤️:İlayda kaç saattir seni arıyoruz nerdesin?
Siz:Abla bir kaç gün arkadaşımda kalacam proje ödevimizi tamamlicaz.
Ablam❤️: Arkadaşın kim?
Siz: Sen tanımazsın onu. Neyse görüşürüz uyuyacağım
Ablam❤️: Bunun hesabını sana soracağım ama şimdi değil. Git uyu bakalım.Telefonu kapattığım gibi cebime attım ve parkı gezmeye başladım. Park büyüktü, içinde bir sürü ağaç var sanırım bu park yeni yapılmış.
*Yarım saat sonra*
Ayaklarım ağrımaya başladığı için bir yer seçip o yere uzandım ve yıldızları seyretmeye başladım. Yıldızları her izlediğimde mutlu oluyordum. Sanırım bitek yıldızlar beni mutlu ediyordu annemle babamın ayrılmalarından sonra. Şuan sadece kulağımdaki müzikler, yıldızlar ve ben vardık...Evet arkadaşlar 2.Bölümün sonuna geldik oylamayı ve yorumlarda fikrinizi belirtmeyi unutmayın ☺️
Hepinizi çok seviyorum ♥︎♥︎Youtube kanalım: Zor Seçim
Wattpad: karanliktaisik123
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zor Seçim
General FictionKüçükken annen mi baban mı diye sorulduğunda cevap vermezdi. Ama hakimin karşısında göz yaşları içinde birisini seçmek zorunda kaldı..