BEN SENİNİM...

BU OLAMAZ!!!

(Multide Burak var. Hangisi daha yakışıklı sizce. Ozan'mı, Burak'mı?)

Dün gerçekten de çok yorulmuştum. Çünkü okula geç kalmıştım. Hemde 2 ders. Aslında okula hiç gidesim yok bugün. Sadece uyumak istiyorum biraz daha. Of ya benim istediğim şeyler neden olmaz ya. Telefonuma mesaj gelmişti.

Çabuk okula gelmen lazım işler karıştı!!!

Mesaj Pelin'den gelmişti her zamanki gibi. Acaba ne olmuştu? Geri cevap atmadım şimdi onunla oyalanamazdım zaten. Yataktan hızlıca kalktım ve lavaboya koşturdum. Hemen elimi yüzümü yıkadım ve duruladım. Koşa koşa dolabımın karşısına geçtim ve giyecek bir şeyler aradım. Kötü bir durum olsa bile güzel olmam lazımdı değil mi? Hemen bir şeyler aldım ve giydim. Aynaya baktığımda güzel olmuştum gerçekten.Bir kaç bir şey daha yaptıktan sonra çıktım. Annemler evde yoklardı. Kesin işleri yüzünden erken çıkmışlardır. Evden çıktım ve bir taksiye bindim.

Okula geldiğimde koşar adımlarla bahçeye ilerledim. Çünkü sesler geliyordu. Kavga eden kişiler vardı. Ama yüzlerini net göremedim. Biraz daha yaklaştım ve haaa!!!
Karşılaştığım manzarayla bir şok geçirdim.

"ŞİMDİ AYVAYI YEDİM"

"Durun ne yapıyorsunuz? "

Tabi beni duymadılar. Bir kaç kere daha bağırdım yine duymadılar. En sonunda çok sinirlendim ve çok fena bir şekilde bağırdım.

"YETER!!!"

Bir Anda herkesin kafası bana döndü ve benimde gözlerimden yaşlar süzüldü.

"Hilal"

İkiside aynı anda söylemişti ismimi.

"Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz? "

"Bu manyak herif geldi bana seni sordu. Ne yapacaksın dedim seni ilgilendirmez dedi. Bende böyle deyince sinirlendim... "

"Manyak sensin be. Hilal seninle önemli bir şey konuşmak istiyorum. Belki bana inanmayabilirsin ama sana anlatacaklarımın hepsi gerçek. "

"Ne konuşucaksın lan. Onunla bir şey konuşamazsın izin vermiyorum."

"Sen kimsin de izin vermiyorsun. Annesi misin babası mısın? "

"Sanane çocuk beni sinir etme."

"Peki o zaman kendisine soralım benimle konuşmak istiyor mu istemiyor mu? "

"Tamam soralım. Hilal söyle bakalım. Onunla konuşmak istemediğini de görsün."

"O. Ozan şey... Aslında konuşsam iyi olacak. "

Ben bunu dedikten sonra Ozan'ın suratı asıldı ve sinirden mosmor oldu. Burak yanıma geldi ve omzuma elini koyarak beni oradan uzaklaştırdı. Biraz yürüdük ve etrafıma bakındım. Sahile gelmiştik. Bir bank bulup oturduk. Burak konuşmaya başladı.

"Bak Hilal seninle daha dün tanıştık. Biliyorum dediğim gibi bana inanmayacaksın. Daha dün tanıştığım bir adamın lafına neden inanayım ki diyeceksin. Ama sana söyleyeceklerimin hepsi doğru."

Bunları söyledikten sonra beni bir merak sardı. Acaba ne olmuştu? Neden bu kadar önemli bir şey varmış gibi konuştu? Belki de önemli bir şey vardır. Olamaz mı?

"Ne oldu Burak? İnsanı neden bu kadar endişelendiriyorsun ve merakta bırakıyorsun? "

"Bak anlatacağım. Senin Ozan'a güvenmeni istemiyorum. O... o göründüğü gibi ya da sana davrandığı gibi biri değil. O seni kandırıyor tamam mı kandırıyor! "