tozkoparan İskender "SIR"

SEZON FİNALİ: Tüm Gizli Sırlar!

"Asya Türkönder"

Hiç bir şeyden korkmazdım ama bir şeyden her zaman çok korktum sevdiğim birini kaybetmekten annemi babamı, ikizimi, arkadaşlarımı kısaca sevdiklerimi hepsini korumaya söz verdim o sözümü'de hep tutucam

Şimdi yine korkuyorum hayır yok olamktan değil, sevdiklerimin yok olmasından bu savaşa istiyerek girmedik, biz bu savaşa nedeni bilmediğimiz halde düştük geri çekilmeden savaştık

İlkinde yenildik ama bu savaşta asla yenilmiycez bir kez daha buna izin vermiycem! Sonunda yok olmak dahi olsa!

Gözlerimi açtığımda erkekler çalışma masanın etrafında plan kuruyorlardı ayağa kalktım ve yanlarına gittim yeşil tahta'ya bir kaç yazı yazmışlardı akademi esir tutulmuştu

İskender'e göre ilk akademi'yi kurtarmamız gerekiyordu şuan'da onun tartışmasını yapıyorlardı
" bu tuzağın içine düşmek!" dedi yankı hiddetle ona baktım öfkeliydi

İskender yankı'ya döndü " akademi'yi almazsak gölge'yi yenemeyiz!" İskender'in sesi sertti cenk başını iki yana salladı " her türlü zarardayız iki ortak yön bulsak?" sinan tahta' ya baktı

" akademi güçlü adamlar tarafından tutuluyor, bu adamların hepsini yok etsek silahların enerjisi tükenecek" dedi ve bu savaşı kaybetmemize neden olurdu " ve bu daha savaşa girmeden savaşı kaybetmek olur" dedim hepsi bana baktı

İskender başını salladı " daha iyi bir planınız?" yankı tahta'ya beş saniye baktı ardından bize döndü
" akademi'yi alıyor gibi yapıp almıycaz" dedi arkamda bir kıpırdanma oldu diyerleri'de kalkmıştı hepsi masaya geldi

" nasıl yani?" soruyu soran cenk'ti merakla yankı'ya bakıyordu yankı hepimize baktı daha sorna akademi' nin ana giriş kapısını gösterdi

" buraya az adam koymuşlardır çünkü alkıllı birisi arka kapı ya da gizli kapılardan girer oralara fazla adam koymuştur" mantıklıydı eline temeşir aldı ve ana kapıyı hilal bir çizgi çekti

" buraya arda ve bora gelicek hilal şeklinde ipi karşılıklı olan ağaçlara bağlıycaklar" dedi temeşir ile akademi'nin karşısındaki karşılıklı olan iki ağacın ortasından hilal şeklinde ince bir çizgi çekti ip gibi

" peki bunları yapar'ken gözükmezler mi?" dedi sinan yankı ona baktı
" öğlen saatleri arasında bir, bir buçuk gibi giderlerse gözükmezler çünkü adamlar yemek yerler ve kim geliceğini boş verirler" dedi

Işık sırıtarak " o ip önden kaçmaya çalışan kişileri engellemek için olmasın?" yankı ışık'a baktı sırıtıp
" sonunda o saksıyı çalıştırdın sinir küpü" dedi ışık göz devirdi

" benim'de bir planım var" dedi hepimiz ona baktık "gölge'nin adamlarının yemeklerine zehir koysak? Daha kolay yene biliriz bence" mantıklıydı yankı sırıttı

" güzel plan ama aramızda birini ajan seçmemiz lazım" dedi ışık hemen öne atıldı " ben olurum" dedi İskender ona baktı " tehlikeli ben olurum" dedi ışık İskender'i dinlemedi bile yankı'nın cevabını bekliyordu yankı tamam derse gidicek demezse onu ikna etmeye çalılıcaktı

Şuan tüm karar yankı' daydı yankı ışık'ı süzdü ışık yankı'ya biraz daha yaklaştı " tek bir kelime istediğimi biliyorsun" dedi yankı başını aşağı yukarı salladı " biliyorum" dedi kısa bir süre sonra " git." dedi ışık gülümsedi ve başını salladı

İskender yankı' ya baktı " bunu yapma yakalanırsa nasıl başa çıkıcak?" yankı İskender'e baktı
" dövüş biliyor, ayrıca ajanlıkta bayağa iyi gibi tehlikeli bir durum esnasında ben orada olucam" yankı'da gidicekti " sen neden geliyorsun?" dedi yankı ışık'a bakmadan " sana güvenmediğimi söyledim, bu hâlâ geçerli" net cevabı ışık' ın göz devirmesine sebeb oldu