-14-

60 7 7
                                    


14. Bölüm: "Alfa'n olmama izin ver."

Okuldan sonra Jimin kafenin önüne gelmiş ve etrafına bakınmıştı. Yoongi'den iz yoktu. Dudaklarını sıkıntıyla dişleyerek telefonunu çıkardı ve Taehyung'ı aradı. Telefon çalmadan meşgule düşmüştü. Telefonu kapalıydı anlaşılan.

Şarjı bitmiştir diye düşündü ve telefonunu cebine koydu. Kısa süre sonra siyah araba görüş açısına girdi. Yoongi'nin arabası Jimin'de çok da masum şeyler canlandırmıyordu. Araba durduğu gibi dolanıp ön koltuğa bindi ve çantasını arka koltuğa koydu.

Yoongi onu izledi ve göz göze geldiklerinde gülümsedi. "Bu akşam yemek istediğin bir şeyler var mı?" Jimin yerleşirken şaşkınlıkla adama baktı.

"Eve gitmeyecek miyiz?" Yoongi arabayı çalıştırdı ve göz ucuyla çocuğa baktı. "Evde yiyeceğiz, yemek yapamaz mısın?"

Jimin güldü ve dışarıyı izlemeye başladı. "Tek başıma yaşıyorum sayılır. Yemek kitaplarını ezberledim resmen."

Yoongi göz ucuyla ona baktı. Kalbi kırılmıştı küçüğü için. Sağ elini çocuğun bacağına koydu. Yavaşça okşadı. "Bundan sonra yanındayım. İstediğin zaman gelirim ya da sen bana gelirsin." Jimin gülümsedi. Öğretmeniyle bu konuşmalar ve temaslar... hâlâ o kadar yanlış geliyordu ki gözleri doluyordu.

Bir yandan da özel öpücüğünü Yoongi'ye vermişti. Alfa'sına yapmak isteyeceği birkaç şeyi Yoongi'ye yapmıştı. Geri dönüşü olmayan bir yola girmiş gibi hissediyordu. Yoldan çıkmak istiyor muydu peki? Sanırım hayır.

Jimin yol boyunca dışarıyı izledi. Yoongi ise çocuğun ağzını bıçak açmamasından hoşnut değildi ancak bir şey demedi. Radyoya uzandı ve yerel radyodan bir şeylerin çalmasına izin verdi.

Şansına Jimin'in sevdiği parçalardan biri dönüyordu. Çocuk gülümseyerek başını cama koydu. Nakarat kısmına kadar mırıldanmış, nakaratta kendisini tutamayarak hafif sesle söylemeye başlamıştı.

Yoongi melek sesiyle mest olmuştu âdeta. Boş yolda ilerlerken göz ucuyla Jimin'e bakıyordu. O da gülümsedi. Omega onu sürekli büyülemeyi başarıyordu. Daha onu çok az bile tanıyordu, tanısaydı nasıl âşık olurdu kim bilir.

Yoongi'nin oturduğu orta halli apartmanın otoparkına arabayı park etmişlerdi. Jimin çantasını da yanına alarak Yoongi'yi takip etti. Apartmanın 7. Katında durdular ve asansörden ilk çıkan Jimin oldu. Yoongi nazikçe kapı açılır açılmaz elini uzatmış ve onun geçmesine izin vermişti.

Yoongi'nin dairesine girdiklerinde soğuk hava yüzüne çarptı Jimin'in. Ortam bej, beyaz ve siyah renklerden oluşuyordu. Jimin, çantasını mutfakla birleşik olan oturma odasındaki koltuklardan birinin üzerine bıraktı ve etrafa merakla bakındı. Yoongi de gülerek araba ve ev anahtarlarını girişteki dolabın üzerine bıraktı.

"Beğendin mi?" Jimin gülümseyerek adama baktı.

"Modern gözüküyor. Beğendim sanırım." Yoongi güldü ve Jimin'e arkasından sarıldı. Çocuk şaşırsa da Yoongi'nin beline sarılan ellerinin üzerine koydu ellerini.

Yoongi yüzünü çocuğun boynuna gömmüştü. Bu çocuğun boynu ile alıp veremediği bir şey vardı sanki.

Birkaç öpücük kondurduktan sonra başını kaldırıp çenesini omzuna yasladı. "Buraya çok yakışırdın Jiminie. Senin için yeniden dekore edebilirdim, sevdiğin renkleri seçerdin." Jimin ani gelen konuşmayla duraksadı. Yoongi ise çocuğun yanağına bir öpücük kondurdu.

Min's pet. | ymHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin