2.1

144 18 30
                                    

3. Kişi

Edgar'ın fenalaşmasının üzerinden aylar geçmişti, fang edgara bebeğiymiş gibi bakıyordu. Fang kafasını birazda olsa toparlaya bilmişti, şimdi ise elinde içinde abur cuburlar bulunan bir market poşeti ile eve sevdiği çocuğun yanına gidiyordu. Edgar'ın şu anda ne yaptığını tahmin edebiliyordu, mutfakta her zamanki gibi iştah açıcı yemekler yaptığından şüpe yoktu.

Edgar'ın bedeninde yarattığı izlerin çoğu geçmişti, Fang her gün bebeği gibi baktığı çocuğun yaralarına krem sürüyordu, onu nerdeyse her gün yıkıyordu. Bebeğinin rahat edebilmesi için ona işkence ettiği odayı, yaşanılabilecek bir yere çevirmişti.

Edgar'ın odasını sıcacık huzur dolu bir yere çevirmişti. Ara sıra gece vakitlerinde onu kontrol ediyor du. Bebeğinin yağmur seslerinden korktuğunu bildiği için, her yağmur yağdığında onu kucağına alıp üzerlerine kalın bir yorgan örtüyor ve ona sıkıca sarılıyordu. Sevdiğine iyi gelebilmek onun içini huzur ile dolduruyordu.

Fang nihayet eve varmıştı, cebinden anahtarını çıkardı ve kapıyı yavaşça açtı. Burnuna mis gibi kokular geliyordu, kapıyı kapattı ve mutfağa ilerledi. Elindeki poşatleri bir kenara koydu ve tezgahın üzerinde bir şeyler doğrayan sevgilisinin ince beline sım sıkı sarıldı, bir yandan elleri ile sevdiğinin belini okşar iken bir yandan da bedenin ensesine ıslak öpücükler bırakıyordu.

Edgar fang'ın ensesine kondurduğu ıslak öpücüklerden huylanıyordu, buda onun kahkağa atmasına sebeb oluyordu. Edgar Fang ile geçirdiği bu bir kaç ayda kendine gelmişti. Fang'ın ona yaşattığı korkunç deneyimden rahatsız oluyordu, Fang'dan gerçekten korkuyordu, ancak bu ona hissettiği yoğun duygunun önüne geçemezdi.

Evet ona gerçektende hayranlık duyuyordu, ancak bazı hareketleri onu üzüp, korkutuyordu. Arkadaşları yüzünden başına gelmeyen kalmamıştı. Fang'a ne kadar onlar ile yüz yüze gelmek istemediğini söylesede, fang onu dinlemiyor ve her seferinde edgar'a bağırıp vuruyordu.

Edgar bu düşünceleri ile boğuşur iken, fang işi biraz daha abartıp bebeğinin bem beyaz boynuna ısırıklarını bırakıyordu, edgar'ın ağzından çıkan ufak tefek inlemeler ile kendini tatmin edebiliyordu. Edgar elindeki domates doğradığı bıçağı bir kenara bıraktı ve musluk suyu ile yumuşacık pamuk gibi olan ellerini yıkadı.

Sevgilisinin bu şirin tavırlarından etkilenen edgar sevdiğinin ellerinin bedenin üzerinden yavaşça çekti ve ne aldığına bakmak için masanın üzerinde duran poşetlere hamle yaptı. Ancak Fang yine rahat duramayarak yüzündeki arsız sırıtışı ile sevdiğini belinden çekiştirerek kendine çekti. Edgar daha ne olduğunu anlayamamış iken Fang edgar'ın minik dudaklarına, yanaklarına, burnuna ve ağnına, kısacası yüzünün her yerine, minik buseler kondurmaya başladı.

Edgar ne kadar sevgilisinden kurtulmak için çırpınsada başaramıyordu. Edgar boğuk çıkan sesi ile "f-fang nefes alamıyorum!" dediğinde fang panik ile sevdiğinin bedenini bıraktı. Aylar önce başına gelen şey ile yeterince tırsıyordu zaten.

Edgar sevdiği adamın yüzündeki ürkekliği gördüğünde tebessüm ile burnuna küçük bir buse kondurdu Fang'ın, Fang Edgar'ın bu hareketi ile sevdiğine sarıldı ve koltuk altlarından tutarak onu havaya kaldırdı ve tezgahın üzerine oturttu.

Sevdiğinin ısırık izleri ile dolu olan boynunu hedef alarak küçük öpücükler bırakmaya, ara sıra dili ile şekiller çizmeye başladığında edgar huzurla kendini sevdiği adamın kollarına bıraktı. Şu anda top patlasa s#kinde olmazdı.

...

İkili dayanamayıp biraz yaramazlık yapmaya karar vermişlerdi, nerdeyse 1.30 saat geçmişti ancak Fang'ın durmaya hiç niyeti yoktu. Edgar sırt üstü uzanmış içine girip çıkan şeyin boşalmasını bekliyordu. Acıdan kıvranıp duruyordu, her girip çıkışında yüksek sesle inliyordu edgar. Dayanıcak gücü kalmamıştı, gözlerinden akan yaşları durduramıyordu. Göz yaşları acı ve zevkle karışık akıyordu.

Vicudunun her yerinde ısırık, morarıklık ve zorlama izleri vardı. Fang en sonunda Edgar'ın tüğsüz pespembe deliğinin içine boşalmayı başarmıştı. Fang sevdiği çocuğun içinden çıktı ve, yavaşça yanına kıvrılı verdi. Bebeğinin kızaran gözlerinden akan yaşları bir eli ile nazikce sildi ve ağzından akan spermi parmağı ile tekrardan güzelinin ağzından içeri soktu. Edgar spermi iştah ile yuttuğunda Fang yüzündeki tatmin olmuş sırıtışı ile küçük bir kahkağa attı. Ve bir bacağını bebeğinin üzerine atarak onu kendine çekti.

İkili gerçekten çok yorulmuştu, özelliklede edgar. Saat gece 3.30'a geliyordu, güzel bir uykuyu hak etmişlerdi.

-bölüm sonu-

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 30 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TUTSAK-FANGARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin