FİNAL

287 29 49
                                    

3. Kişi

Edgar o pis çöplük gibi yerde acıdan sızlanıp dururken, fang salonda oturduş film keyfi yapıyordu. Edgarın artık dayanıcak gücü kalmamıştı, ruhunun bedeninden kaçmaya çalıştığını hissedebiliyordu. Edgar gözleri kararmadan önce son duydukları kulaklarının çınlama sesiydi.

Ondan sonrası karanlık, sanırım her şey bitti burdan geri dönüş yok. Sonuçta yıldızlarda sonsuza kadar parlamazlar değil mi? Çiçeklerde kurur, ağaçlar yapraklarını döker, kelebekler öleceklerini bilmeden uçar. Edgarda öyleydi, bir kelebek gibi. Sonuçta  kimin aklına gelebilirdi ki? Ona deliler gibi aşık olan bir hayranının onu öldürene kadar döveceğini, onu her boş vaktinde TECAVVÜZ edeceğini?

Edgar da bundan haberi olmadan geziyor gülüyordu, sanki hiç bir zaman ölmeyeceğini düşünerek eğleniyordu. Elbette öleceğini biliyordu, ancak bu şekilde öleceğini değil.

Hiç umut kalmadı, her şey buraya kadarmış, bitti... Belkide bitmedi.

...

Aradan saatler geçmişti, ancak edgar hala uyanmamıştı.

Fang artık endişelenmeye başlamıştı, sevdi çocuktan bu şekilde ayrılmak istemiyordu. Sevdiği çocuğu kendi elleri ile öldürmek istemiyordu... Yaklaşık yarım saatin sonunda, edgar terlemenin verdiği zorluk ile uyanmaya başlamıştı. Güzlerini açtığında üzerinde siyah bol bir sweat(umarım yanlış yazmamış ımdır) altında ise lastikli bol gri bir eşortman vardı. Olduğu oda mükemmel derecede sıcaktı, ve rahat bir yatakta yatıyordu, üzerine pamuklu bir battaniye örtülmüştü. Ellerinde ve bacaklarında sargı bezleri vardı.

Edgar ilk başta ne olduğunu anlayamasada, kafasını kaldırdığında karşısında gözleri ağlamaktan kıp kırmızı olan fangı gördüğünde kafasında dang etti. Edgar doğrulmaya çalışsada yapamadı, her yeri ağrıyor, ve sızlıyordu. Fang edgarın uyandığını gördüğünde hıçkırıklar içinde ağlamaya başladı ve edgarı kendine çekerek sım sıkı sarıldı. Onu kaybetmeye dayanamazdı. Fang "Edgar çok özür dilerim yemin ederim bir daha sana zarar vermeyeceğim, açmısın, bir şeye ihtiyacın varmı!" dediğinde, edgar kısık çıkan sesi ile konuştu "ş-şey aslında çok açım". Fang hemen ayağa kalktı ve elinin tersi ile göz yaşlarını sildi.

Fang kapıdan çıktığında edgar tekrar yatağa uzandı ve gözlerini kapadı, ölmek istiyordu. Zayıf bedeni onu her geçen gün dahada boğuyordu, karnında kemikleri belli oluyordu. Artık nefes almakta bile zorlanır hale gelmişti, canı çok acıyordu.

Bir süre sonra fang elinde küçük dilimlere bölünmüş soslu tavuk ile geri döndü. Gerçekten çok güzel görünüyordu. Hemen hızlı adımlarla edgarın baş ucuna oturdu ve miniğini kucağına alıp tavuğu yedirmeye başladı.

Edgar tavuğu çok yavaş yiyordu, hemen yutamadığı için çok çiğniyordu. Bir yandanda korkudan elleri titriyordu, fangın ona tekrar zarar vermesinden çok korkuyordu. Edgar daha tabahın yarısını bile bitiremeden doymuştu.

Bir süre sonra fang edgarın zorlandığını görünce tabağı bir kenara koydu ve komidinin üzerindeki su dolu bardağı eline alarak edgara içirmeye başladı. Edgara şevkat dolu bakıyordu.

...

Aradan saatlar geçmişti, fang edgara üşümemesi için kalın bir şeyler giydirmiş onu kucağına alarak salonda uyutuyordu. Edgar sıcaktan mayışmış rahat ve kendini güvende hissederek öncekilerinden daha huzurlu uyuyordu. Artık fangdan o kadar korkmuyordu, ona bundan sonra zarar veremeyeceğini anlamıştı.

Fangsa onu güvende tutmak için elinden gelen ger şeyi yapacaktı, ve o ne isterse yapacaktı.

Edgar artık güvendeydi ve artık bir kaç ay önceki gibi acı çekmeden güvende ve huzurlu uyuyabilecekti. Edgarı artık mükemmel bir hayat beklediği barizdi.

                        - SON-

Selam sizce final nasıldı çoğu kişinin isteği üzerine (tehtit edildim) mutlu sonla bitirdim normalde edgarı öldürme planlarım vardı ama size kıyamadım yine iyisiniz. Kendinize iyi bakın saalıcakla kalın hoşça kalınn

 Kendinize iyi bakın saalıcakla kalın hoşça kalınn

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
TUTSAK-FANGARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin