"Yeni başlangıçlara, canlarım!" Koray martini bardağını kaldırdı, ardından Eda, "Yeni fırsatlara," dedi. Deniz ise, "Yeni aşklara," diyerek tamamladı. Bardaklarını tokuşturup tartinilerini yudumladılar.
"Ee, Eda, yakışıklı var mı bari çalıştığın yerde?...Gerçi senin Oğuz'la olan ilişkinden sonra yakışıklı dediğin erkekler de hiç güven vermiyor ama," dedi Koray, kahkahayla. Deniz omzuna vurdu, Eda bozulmasın diye. Ama ikisi de zaten Eda Oğuz'la beraberken uyarılarıyla ve alaylarıyla ilişki hakkında ne düşündüklerini belli etmişlerdi.
Eda pişman olmuştu onları dinlemediği için. Oğuz pintiydi, lakaytti, Eda'yı sürekli hor görüyordu. İstifa ettiği günde hayallerini bir kere bile desteklemeden alay etmesi de Eda için son olmuştu.
Bu adam onun arkasında sapasağlam duracak biri olmadığını defalarca belli etse de Eda çabalamıştı, belki düzelir diye.
Burada çabalama sebebi arkasında bir dayanağa ihtiyacı olduğu için değil, her zaman kendi çabalarıyla bir yere gelmiş birisinin bir erkeğe ihtiyacı olduğundan da değil.
Eda, bir erkeğin gölgesinde yaşamayacak kadar akıllı ama orada dinlenecek kadar duygusaldı. Ancak ona bu gölgeyi sağlayacak son kişi bile değildi Oğuz.
Koray, onun çok bilmiş tavırlarına gülerek elinde salladığı yelpazeyi kapatarak çubuk şeklinde ucunu ona doğrulttu.
"O zaman şu merdivenden inen iki çocuğa dön ve söyle bakalım."
Döner merdivenin ilk basamaklarında olduklarından sadece pantolon ve ayakkabılarını gördüğü kişilerin ikisi de beyaz Air Force ve siyah pantolon giyiyordu. Son modaya uyan ikilinin merakla yüzlerini görmeyi beklerken, ilk önce sırtları dönük halde gördü.
Merdivenleri indikçe birisinin kıvırcık tutamları sarı bal köpüğü renkteydi, diğeri de üç numaraya yakın kısa kesimle siyahtı. Sonunda kıvırcık olanın üstünde bordomsu bir kapüşonlu vardı ama siyah saçlı sadece beyaz bir kısa kollu giyiyordu.
Yüzlerini gördüğünde en son basamaklardaydılar. Kafasını önüne eğerek inen öndeki kıvırcık saçlı adam, son basamağı attığı gibi gözlerini etrafta gezdirmeye başlayacaktı ki omzundan arkasına bakar halde gözleri Eda ile kesişti. Belki beş saniye bile sürmemiş o bakışma Eda'nın kalbinin hızlanacağını kanıtlamıştı. Daha fazla bakma isteğine karşı koyarak önüme döndü.
Meraklı bakışları bir Eda'da bir de gelen üç yeni misafirde dolaşan ikiliden ilk Deniz konuştu, "Eda, kıvırcık senin, diğeri benim olsun mu?"
Ona gerçekten gür bir kahkaha attı. 13 yaşında Heygirl okurken kendisinin Zayn ile, Eda'nın ise Harry ile evleneceğini söyleyen Deniz geri dönmüştü resmen.
"Deniz, sen ergen misin canım? Yoksa manavdan elma armut seçtiğini mi zannediyorsun?" Elindeki bardağı masaya bıraktı.
"Kızım, böyle heriflere heveslenmek bile beş saniye, bak benimkisi doldu bile merdivenlerden inerken."
Tekrar yelpazesini ortaya salladı Koray kapalı çubuk halindeyken. "Aaa, cicim ayları bitmiş mutsuz ev hanımı hallerinden çık ayol, Eda. Oğuz'dan ayrıldın ama man kafanın düşünceleri hala seninle."
Alt dudağını dışarı doğru sarkıtmış, bana masum gözlerle bakan naz yapmaya hazırlayan Deniz'in de omzundaki bir tutam saçı geri attı Koray. "Bırak kız, heves etmiş, hevesini alsın ha?" Göz kırpıp omzuma yelpazesini dokundurarak beni dürttü.
"Hem belki sana da ayarlar bir tane, rahatlatır seni. Gergin gergin geziyorsun kaç aydır." Kendi dediğine kahkaha atarken Deniz de ona katıldı. Onların imalı konuşmalarına alışmış Eda da "yaaa" nidalariyla güldü. İkinci kokteyllerini getiren kişiye teşekkür edip tekrar tokuşturdular. Bu gece anlaşılan hep güleceklerdi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓨𝓮𝓷𝓲𝓵𝓲𝓴 ✧.*ˏˋ°•*⁀➷ 𝙱𝚊𝚛ış 𝙰𝚕𝚙𝚎𝚛 𝚈ı𝚕𝚖𝚊𝚣
Fanfiction⊹。₊°⟡.⸙͎۪۫ ༄ 𝐊𝐚ç 𝐠𝐞𝐜𝐞𝐝𝐢𝐫, 𝐬ı𝐫𝐭 𝐬ı𝐫𝐭𝐚 𝐁𝐢𝐳𝐝𝐞𝐧 𝐛𝐚ş𝐤𝐚 𝐡𝐞𝐫 ş𝐞𝐲 𝐨𝐫𝐝𝐚 𝐒𝐞𝐧 𝐦𝐢, 𝐛𝐞𝐧 𝐦𝐢 𝐝𝐚𝐡𝐚 𝐜𝐞𝐬𝐮𝐫𝐮𝐳 𝐚ğ𝐥𝐚𝐦𝐚𝐲𝐚? 𝐊𝐢𝐦 𝐛𝐢𝐥𝐢𝐫 𝐤𝐢𝐦 𝐨𝐥𝐝𝐮𝐤? 𝐁𝐢𝐥𝐞 𝐛𝐢𝐥𝐞, 𝐠ö𝐫𝐞 𝐠ö𝐫𝐞 𝐒𝐮𝐬𝐭𝐮𝐤�...