11.bölüm

49 3 93
                                    

1hafta sonra

Her zaman bizimkiler le gittiğim bardaydım ama bu sefer onlar yoktu sadece ben, cebimde ki sigara ve cüzdanım vardı.

Barmen' den bur içki daha isteyip kafa mı ellerimin arasına aldım. Şarkı ve kafamın dönmesi kendimi unutmamı sağlıyordu, yeni doğmuş gibi.

Ben o pozisyonda dururken yanıma birinin oturduğunu hissettim ama umursamadım. Şu an sadece içmek istiyorum, sabaha kadar bunun acısını çıkaracak olduğumu bilmeme rağmen.

"İsterseniz size ben ismarlıya bilirim." Dedi yanımda ki bar sandalyesin de oturan kişi. Sesine göre bir erkekti ve ben erkeklerden nefret ederim.

"İstemiyorum." Diyip olmayan konuşmayı kapatmaya çalıştım.

"Pardon bakar mısınız? İki tane tekila lütfen." Diyip bana döndü.

"İstemiyorum dedim, bayım." Keskin bakışlarım la bakıp.

Üstünde oturduğu şeyi iyice yanıma çektip konuştu.

"Sanırım naz yapmayı seviyorsunuz." Diyip elini omzuna koydu, gezdirmeye başlıyacaktı ki biri onun elini tutup ters çevirdi.

Adam çığlık içinde elini kurtarmaya çalışırken yüzüne kocaman ve sert bir yumruk yemişti. Elimle ağzını kapatıp oturduğum yerden kalktım. Karşımda ki kişiye baktığımda daha çok şaşırdım çünkü o kişi hirai Momo idi.

"Sana ne oluyor?" Diyip Momo nun ellerinden kurtulmaya çalıştı adam. "Hem senin sevgilin mi ki böyle davra-" adam tam lafını bitirecekteki Momo onun lafını böldü.

"Evet sevgilim. Sorun mu var?"

Adamın gözleri kocaman açıldı tabi benim de ama sanırım o adam dan kurtulmanın tek yolu bu.

"Evet iyi ki geldin Momo." Diyip koluna girdim.

Adamı bırakıp eliyle kafa mı okşadı. Hoşuma gitmişti.

"Hadi gidelim güzelim." Diyip elimden tuttu.

Bardan çıktıktan sonra beni arabasına yönlendirdi, güzelmiş.

Ön sağ koltuğun kapısını açıp oturma mı bekledi. Oturduktan sonra kapıyı kapatıp sürücü koltuğuna geçti.

"Momo."

"Evet miniğim?"

""Midem. Midem çok bulanıyor." Diyip elimi karnıma koydum.

"Eve kadar dayanabilir misin?"

Göz kapaklarımın ağırlaştığını ve uykumun geldiğini hissetmeye başladım ama bu lanet olası bulantı beni uykudan mahrum bırakıyordu.

"Sanırım dayanırım." Diyip gözlerimi yumdum.

Momo arabayı çalıştırıp emniyet kemerini taktı.

"Güzelim evinin adresini diyebilme potansiyelinde misin?"

Hayır manasinda kafamı salladım.

"Tamam o zaman seni benim evime götürmemi istermisin? Siyeon yok."

Gitmeli miyim yoksa gitmemeli miyim? Of sikiyim. Neden, neden kara verirken bu aldar çok zorlanıyorum?

"Evet, gidelim Momo."

"Tamam miniğim." Diyip arabayı sürmeye başladı.

Evet, ben ondan tekrar hoşlanmaya başladım.

Elimi Momo nun bacaklarına götürdüm ve gezdirmeye başladım.

"Miniğim." Diyip sağ elini direksiyondan çekip bacağında ki elimi tuttu.

"Efendim momoring?" Bu diyişim le sırıttı.

"Araba fantezisi ve kendine geldiğinde nedne oldugunu bilmediğin kasık acıları çekmek istemiyorsan uslu dur." Durmicam.

Elimle ovaller yapıp arada da sıkıyordum. Tabi bunları yaparken Momo nun yüzüne bakmayı da unutmuyordum. Bir anda arabayı sağa çekip emniyet kemerini çıkardı.

Elimi bacağından çekip sıkıca tuttu. Bakışlarını bana çıkarıp baktı, şeytan bakışıyla.

"Buna emin misin miniğim? Sarhoşsun."

İstemesem böyle davranır mıyım?

Evet manasında kafa mı salladıktan sonra ellerimi yanağına çıkardım. Ben bunları yaparken o bana hayranlıkla bakıyordu.

Yanağını iyice kavradıktan sonra kendime çektip uzun sürenin başlamasını sağladım.








unhappy trampHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin