12.bokum

44 3 49
                                    

Momo pow

Dudaklarımız şehvet ve azgınlık la devam ederken dahyun çoktan kucağıma oturmuştu bile. Ellerimle kalçasını sıkıp iyice kendime bastırdım. Ben, ben onu çok özledim.

Onu seviyorum.

Ellerimi kalçasından yavaşça üstündeki t-shirt' e doğrulttum. İlk önce elimi karnında gezdirip sonra da bir çırpıda t-shirt ü çıkardım.

Elim boşta kalmasın diye göğüslerini sıktım bunu yapmam la ondan iniltiler kazanmam bir oldu.

Oturduğumuz koltuğu geriye yatırıp dahyun u altıma aldım.

"Arka koltuğa geçelim mi bebeğim?"

Hafif kırmızı olmuş yüzüyle bana baktı, baktı ve baktı sonra hafif sırıtıp evet manasında kafasını salladı.

O tıpkı bir bebek gibiydi.

Kapıyı açıp dahyun u kollarıma aldım, arka koltuğa geçmek için.

Arka koltuğa yatırıp üstüne çıktım. Bacaklarımı iki yana koyup üstüne eğildim. O bebek kokusu, aman tanrım hayla aynı.

Üstünde ki sütyene baktım. Kırmızı. Dudaklarımı arsızca yaladım bu gün benim için çok güzel olucak ama onun için bu hiç yaşanmamış olucak, hatırlamassa.

Aşağılara doğru eğilip pantolonu nun ilk kemerini sonra da düğmelerini açtım. Islandığımı hissedebiliyor dum.

"Momoring~" ah, kalbim. O gereğinden fazla tatlı.

"Buyur bebeğim."diyip küçük bir öpücük bıraktım.

"Seni" diyip durdu. Ne diyecek acaba?

"Seni seviyorum." Bir anda demesiyle şaşırmıştım tabi mutluda olmuştum aklıma onun sarhoş olduğu gelene kadar.

"Bende seni seviyorum miniğim." Diyip dudaklarını öpmek için dudaklarının hizasına çıktım. Yanağını tutup öptüm.

Bayıla bilirim.

Sağ elimle yanağını tutarken sol elimle diğer engeli bacaklarından sıyırıp yere attım.

"Sende üstünü çıkar~~" diyip elimi tuttu. Yeter ki iste.

T-shirt ümü ardına da  pantolonu mu  çıkardım.

Tekrar eski yerimi aldım.

Elimi ilk önce kasıklarında gezdirip sonra da vajina sına götürdüm. Onunla dalga geçmeli miyim? Hayır, yoksa sinirlenir.

"Bebeğim hazır mısın?"

"Evet momori- sikiyim."

Lafını bitirmesine izin vermeden orta parmağımı içine gönderdim. Daha sonrada onu kaldırıp kucağıma otutturdum.

O acıdan kucağıma tam oturmuyorken aklıma gelen şeytani planı gerçekleştirdim.

Boşta ki sol elimle omzuna destek verip orta parmağımın komple içine girmesini sağladım tabi kucağıma da oturmuş oldu.

"Momo, sikiyim acıyor."

"Biraz dan geçer bebeğim" diyip sırıttım.

Dahyun kafasını geriye atıp inlemeye başladı. Sanırım zevk noktası orası.

"Momo ora. Devam et."

Elimle daha hızlı gir çık yapmaya başladım ama o hemen boşalacağını mı sanıyor du?

Bir anda elimi içinden çıkardım. Bakışını bana çevirdi, ihtiyacı varmış gibi bakıyordu.

"Nedne durdun momoring?"

"Elim yoruldu. Kendini beceremeye dersin miniğim?"

"Saçmalama momoring hadi devam et. Lütfen."

Hayır manasında kafa mı salladım. "Olmaz dinlenene kadar kendin dene." Diyip omuz silktim.

Dahyun çaresizce yüzüme bakıp bakış açısını aşağıya çevirdi. Dudaklarını birbirine bastırıp elini yavaşça vajina sına götürdü.

Derin derin nefes alıp veriyordu ki ben elini bir anda içine sokana kadar.

İnlemeleri bana bir ritim gibi geliyordu.

"Momo" diyip nefes alıp, "Geliyorum." Dedi.

Elini tutup parmaklarını içinden çıkarıp dudaklarına yapıştım. Yüzük ve orta parmağımı bir anda içine sokup hareket ettirmeye başladım. Dahyun ise delicesine inliyordu, ritim varmışcasına.

Ellerini sırtıma geçirip bağırmaya başladı. "Momo lanet olsun, lanet olsun ki seni seviyorum." Diyip elime boşalmıştı.

O, o beni mi seviyordu? Of aptal Momo o sar-hoş ne dediğinin farkında değil.

"Bende seni seviyorum güzelim." Diyip alnından öptüm.

"Hadi üstünü giy seni benim evime götüre- a doğruya neyse ben giydiririm." Diyip giydirmeye başladım.

________________

"dahyun sabit durur musun kapıyı açamıyorum." Diyip onu azarlamaya başladım.

Kapıyı açtığım gibi hiç beklemediğim o manzarayla karşılaştım.










unhappy trampHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin