4

327 77 156
                                    

19 Ekim 1980

Hafta sonu James ve Lily hepimizi evlerinde kahvaltıya çağırdığı için erken uyanmış ve hazırlanmıştım.

James ve Lily önceki evlerinden memnun olmadıkları için Godric's Hollow'da yeni bir eve taşınmışlardı. Küçük bir bahçesi olan, bahçesi gibi küçük ancak iki katlı bir evdi.

Lily evi çok beğenmişti, buranın onlar için bir yuva olacağına dair kuvvetli bir hisle evi almışlardı. İki buçuk aylık bebekleri Harry'nin büyümesi için güzel bir ortam olacaktı.

Harry'nin doğuşu grubumuza henüz çok genç olduğumuz için büyük bir şaşkınlık getirse de varlığı bizi o kadar mutlu ediyor ve içimizi o kadar ümitle doğuruyordu ki savaşmaya daha çok azmimiz oluyordu.

Üzerime geçirdiğim uzun kollu tüylü beyaz kazak ile altına giydiğim siyah bol paça kot pantolon bir kahvaltı için yeterliydi. Saçlarımı da beyaz bir taçla yüzümün önünden çekmiştim.

Artık ne giydiğimin çok da bir önemi yoktu, güzel gözükme arzumu ve çabamı kaybetmiştim. Beni çekici bulmasını istediğim tek adam ellerimden kayıp gitmişti çünkü.

Veya ben onun ellerinden kayıp gitmiştim, hikayeye nereden baktığımıza göre değişirdi.

İlişkimizi bitiren kişi olmama rağmen Evan'ın bu ilişkiyi sonuna sürükleyen kişi olduğu barizdi, ondan ayrılmam için elinden geleni yapmıştı. Ben de ona istediğini vermiştim.

Potterların evine geldiğimde en geç ben gelmiştim ki bu şaşırtıcıydı, genellikle Sirius geç kalırdı.

Kahvaltı masasına çoktan oturmuş Sirius "Ohoo, prenses zahmet oldu." dedi alaycı bir şekilde elindeki elmayı ısırmadan önce.

Ona sırıttım. "Sizi göreceğim için titizlikle hazırlandım yine şikayetçi oluyorsun Sirius."

Sirius yüzünü buruşturup bana bakarken "Makyaj bile yapmamışsın, nasıl bir titizlik bu?" dedi.

Lily "Kabasın, makyaj yapmak zorunda mı?" dedi Sirius'un önüne tabak bırakırken.

"Teşekkürler Lils. Harry uyuyor mu?" Masaya yaklaşıp baktığımda Lily'nin oldukça uğraştığını gördüm ve gülümsedim, arkadaşları için hep elinden geleni yapardı.

James "Tanrıya şükür ki evet. Dün gece bizi çok uğraştırdı, çok huysuzdu." dedi. "Odasına sessizlik tılsımları yaptım, ses duymaması lazım ama yine de sessiz konuşun. Bu uyarım size, Amara ve Sirius!"

Omuz silkip gözüme kestirdiğim bir peynir dilimini alıp kemirmeye başlarken Remus'a "Bugün de oldukça enerjiksin Remus." dedim. Remus bana gülümsemişti.

"Gece uyuyamadım." demişti, göz altlarının karartısından belliydi uyuyamadığı.

"Evet, kulübe hoş geldin." diye mırıldanıp masada Sirius'un yanına oturdum. Karşımızda Remus ve Peter vardı.

Masanın baş köşelerine Lily ve James otururken James "Gelecek Postası geldi, okumak isteyen olursa diye sehpaya bıraktım." dedi.

Kimse onu umursamadan kahvaltıya başlarken James "Teşekkürler canım arkadaşlarım, söylediklerime ne kadar da önem veriyorsunuz." diyerek bizimle alay etti ama yine ona cevap vermediğimizde homurdanarak önüne dönmüştü.

Lily bana dönerek "Elliot, Noel tatilinde sende mi kalacak?" diye sordu.

Başımı iki yana salladım. "Daha belli değil, Hogwarts'ta kalmak istiyor sanırım. Kalmazsa bana gelecek, annemler tatile gidiyorlar çünkü."

İKİZ ALEV「Evan Rosier」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin