Jackson un yaraları hızla iyileşmişti. Hala olanlara inanamıyordum. Yardım etmek için gelen Mrs. Ryan olanları anlamıştı. "Kolyeyi çıkartmadın değil mi? Eğer çıkartırsan pis cadı seni bulabilecek." Sözlerini bitirdikten sonra Jackson a baktı. "Düşündüğümden çok daha güçlüsün." Ne yapmam gerekiyordu kafam çok karışmıştı." Bu gücü kontrol edebilir miyim? Yani iyilik için belki ölümleri önleyebilirim." Jackson oturduğu sandalyeden kalktı. "Alex sakın gücünü kullanma. O cadı gücünü ruhlardan alıyor. Bu iyi bişey değil. İyilik için de kullanılamaz. Sadece bu sorunu halledene kadar bize güven. Ailenin eve dönmesini bekle ve olanları anlat." Dedi. Hala çok yorgun görünüyordu. Bende evime döndüm.
Hala o cadının dediklerini düşünüyordum. Ona gitmemek için kendimle savaşıyordum. Ardından okulla geçen bir kaç gün oldu. Her gece rüyamda o cadıyı görüyordum. Ölen insanları...
Sonunda ailemin eve döneceği gün geldi. Saat gece 3 e kadar ayakta kalıp onları bekledim ve geldiler. "Hey tatlım uyumamışsın. Yarın okulun yok mu?" Anneme sarılmamak için kendimi zor tutuyordum. "Evet var. Siz yokken neler olduğunu sorsanıza hadi. Az daha ölüyordum. Tek bir dokunuşta insanları iyileştirebildiğimi öğrendim. Kasabadaki insanların katiliyle tanıştım. Tanımadığım adamlar boğazıma silah dayadı. Bu durum size çok tuhaf gelmeyebilir çünkü sizde evden uzaktayken farklı bir hayat yaşamıyorsunuz. Kilerdeki silahlardan ve evdeki mühürlerden bahsetmiyorum bile." Sözler aniden ağzımdan çıkmıştı ama çok sinirliydim. Sanki bütün evi yıkabilirmişim gibi. Bir süre sessizlikten sonra babam konuşmaya başladı. "Tek istediğimiz seni bu dünyada uzak tutmaktı. Daha 5 yaşındayken ellerinle ateş topları yapabiliyordun. Seni sakladık. Bu güçten kurtulman için yardım almaya çalıştık. Bu iyi bişey değil. Bu güç evrende var olmamalı. Eğer daha fazla güçlenirsen avladığımız şeylerden ne farkın kalır ki."dedi.
Bunu nasıl söyleyebilmişti. Avcılarla ilgili öğrendiğim şeylere bakılırsa canavar avlıyorlardı. Ben bir canavar mıydım. O öfkeyle hızlıca evden çıktım. Annem bana durmamı söylüyordu. Ama sokağın sonuna kadar koştum. Nereye gideceğimi bilmiyordum. Saat çok geçti. Kolyemi yere attım.
Ve boş bir binaya doğru girdim. Şamdanları kendi gücümle yaktım. Ve cadı geldi. "Ben varım yardım edicem kontrol etmek istiyorum. Güçlü olmak istiyorum." Etraf ısınıyordu. Sonra etrafı yaktığımı fark ettim. " Tamam ama öncelik evrak işleri. Bilirsin bu devirde işini sağlama almak gerekiyor." Önüme parşömen benzeri bir kağıt verdi. Bir kaç gereksiz maddeyi okuyup imzaladım. "Madem hazırsın vakti geldiğimde seni bulucam birkaç küçük işim var" dedi ve yok oldu. Bende boş binada yapayalnız kaldım. Ama öfkem gitgide artıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çığlık
Mistério / SuspenseYa sesini kimse duyamazsa... Ya çığlıkları asla kesilmezse... Herkesi kurtarıp aynı zamanda bu ilginç ve paranormal olaylara çözüm bulabilecek mi? 16 yaşında bir kız ve gülümsemesinin ardında çok şey saklayan bir genç. Supernatural ve american horro...