Çığlık

Biraz eğlence

Hayatımın nasıl bu noktaya geldiğini anlamıyorum. Sadece biraz eğlenmeye ihtiyacım vardı. Ama öncelik tabiki derslerdi. Her bu gün cuma sadece bu günü atlatmak istiyordum. Evden çıkarken köpeğim Max bana anlamlı anlamlı baktı. Gerçekten kafayı yiyordum, bir köpeğin bakışlarına bu kadar anlam yüklemek çokta saçma bir durum değildi. İpliğ

Evden çıktım ve Jacksonla okula yürüdük. İlk ders matematikti. Normalde matematiği severdim ama o kadar yorgundum ki ilk ders olarak matematiği hiç çekemezdim. İstemeye istemeye derse girdim. Dersler umduğumdan çabuk geçiyordu. Öğlen gelmişti. Yemekhaneye gidip arkadaşlarımın yanına oturdum. Sonra Jackson ve arkadaşları bizim masamıza geldi. Tabiki bütün kızlar bir anda utandı. "Merhaba Alex ve arkadaşları, bu akşam maçımız var yani izlemeyi düşünürseniz çıkışta beraber takılalım mı?" Dedi Jackson. Fırsatı değerlendiren Mia "Tabikide takılabiliriz, biz zaten Amerikan futboluna bayılırız." Bazen bu kızlar beni çok güldürüyor.

Maçı gittik . Mia ve julia da benim gibi futboldan a anlamadığı için maçın

nasıl geçtiğini anlamadık.

n "harika bir pub biliyorum." Dedi Sam.tabiki içki istedi. Julia ve Mia da onlara uydu. Beni de havaya soktular. Bende beyaz şarap istedim. "Biri içki içmeye karar vermiş." oh bu gece eğer sarhoş olursam ağzının payını bildiririm.

Gece ilerliyordu ve şimdiden 3 bardak şarap ve iki bardak tekila içmiştim ve içmeye devam ettim. " Tatlım biraz abartmıyor musun?" "Julia, Julia, Julia ben iyiyim gerçekten sadece dünya dönüyor." Evet gerçekten fena haldeydim. "Alex kaçıncı bardağın?" Bu tatlı ses tabiki jacksona aitti. "Bilemiyorum 5 ten sonra saymayı bıraktım." Jackson, Sam ve Greg de sarhoş olmaya başlamışlardı. "Bence bu kadar yeter saat baya geç ve birisinin midesi daha fazla içkiyi kaldıramayacak." Dedi Mia. Ne yazık ki herkes hemfikirdi. Herkes arabasına bindi bende Jacksonun arabasına bindim. "Yıldızlar harika ama favorim hep güneşti. Aynen saçların gibi. Saçların harikaaaa. ÇABUK ARABAYI DURDUR." Jackson son olaylar nedeniyle hızlıca bir fren yaptı ve arabayı yol kenarına çekti. Hızlıca ormana doğru gittim ve kusmaya başladım. Ne sandınız ki o kadar içkiye ne olacaktı. Jackson anlayışlı bakışlarla yanıma geldi. Saçlarımı topladım ve yol kenarına oturdum. O da yanıma geldi. "Sorun ne? Sadece bir süredir birbirimizi tanıyoruz biliyorum ama bu kadar içecek bir kız değilsin." Nasıl anlamış olabilirdi ki. "bir sorun olduğunu anlayacak kadar dikkatlisin ama sorunu çözemedin. Hiç beni ailemle gördün mü? Ailemi birkaç defa görmüş olabilirsin. Niye bu kadar tehlikeye meraklıyım anlıyor musun. Çünkü başıma birşey gelse yanıma koşacak ailem hep iş için uzaklarda. Sadece ayda bir görüşmek çok iğrenç. Beni anlamıyorsun anlamayacaksın ama seninle ilgilenen seni seven bir ailenin olmasını kıskanıyorum." Bana sıkıca sarıldı.