°•EP: 1•°

115 16 25
                                    

Oy ve yorum atmayı unutmayın. Öptüm. Hadi bakalım!!!

ÇOK HEYECANLIYIM!

Keyifli okumalar dileği ile~~~

.
.
.

(Jungkook'tan)

Sabah erken saatlerde sporumu yapmış, duşumu alıyordum. Birkaç gün önce ölümle tanışmıştım. Göğüsümdeki dikiş izini okşadım. Hızla iyileşmişti. Anlayamamıştı doktorlar. Ben de çok takmamıştım. Fakat o gün kurtarıldıktan sonra geceleri rüyamda bir yüz görüyordum. Her yüzünü görüşümde garip bir şekilde kalbim hızlanıyordur. Suyun altında gözlerimi kapatıp tekrar düşündüm.

Mavi gözler..sarı saçlar..yumşacık dudaklar..narin eller..

Kafamı yakan bu düşünceler, aklımdan çıkmıyordu. Derin nefes alıp, duştan çıktım. Havluyla kurulanıp, saçlarımı da kuruttum. Bu gün hesaplaşma günüydü. Bu yüzden giysi dolabıma ilerledim ve siyah takımlardan birini seçtim.

Evden çıkmış, siyah arabama ilerlerken şoför kapımı açmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Evden çıkmış, siyah arabama ilerlerken şoför kapımı açmıştı.

"Şirkete daha sonra da depoya."

Sert sesimle emir verdikten sonra, ilerlemeye başlamıştık.

.
.
.

Neredeyse üç saattir şirkette toplantılara giriyor, işlerimi hallediyordum. Kapımın tıklatılması ile gözlüğümü çıkartıp 'gel' dedim.

"Jungkook işler tamam. Depoya gidebiliriz."

Namjoon hem asistanım, hem de abim gibi saydığım arkadaşımdı. Yakınımda sadece güvendiğim iki kişi vardı.

Başımı arkaya yaslayıp, alnımı ovdum. Sıkıntılı bir nefes verdim.

"İyi misin?"

"Başım çok ağrıyor hyung..çok."

"İlaçlarını içtin mi?"

"İçtim.."

Öfke kontrol problemim vardı. Bu yüzden ilaç tedavisi alıyordum. Başım çatlarken bir bardak suyumu içip, ayağa kalktım. Ceketimi giymiş, gözlüğümü de bıraktıktan sonra ilerlemeye başladım.

"Gidelim."

.
.

Deponun önüne geldiğimizde siyah, deri eıdivenlerimi taktım. Beni öldürmek isteyen insanların da yüzünü elbet tanıyordum. Ve hepsini avlamıştım.

Arabadan inmiş, deponun işine ilerlerken birkaç vuruş ve inleme sesi duyuyordum. Yoongi hyung iş başındaydı.

"Hey Yoongi! Bana da biraz bırak."

"Ooo hoşgeldin komutan. Geç bakalım, geç."

Bana genellikle çocukluktan bu yana 'komutan' diye seslenirdi. Ben de aldırış etmemiş, alışmıştım. Ceketimi çıkartmış, siyah sandalyeye oturmuştum.

Silence Of The Ocean || ♡TAEKOOK♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin