ALIN YAZIM

Kız isteme

"Günaydın aşkım günaydın sevgilim günaydın bitanem" yüzümde hissettiğim dudakların edise ait olması beni çok mutlu ediyo bu güzel anı bozmamak için gözlerimi açmadım tabikide birden suyu yüzüme döküp "kalk lan kadın" diyip kahkaha atmaya başladı "hayvan herif" diye tüm evi çınlattım beni öperek susturdu aşkım ya nası seviyom " yavrum kalk artık ya bugün seni istemeye gelcem hazırlan artık" duyduğum kelimeleri hazmetmeye çalıştım yatakta yavaşça doğrulup "hayatım senin ağzın ne söylüyo" diye şaşkınlıkla sordum "yavrum bazen kafanın içinde beyin olması gereken kısımda böbreklerinin olduğunu düşünüyorum bu geriliğin başka bi açıklaması olamaz" diyip güldü elime geçirdiğim yastıkla onu boğmaya başladım "hayvan herif nası konuşuyosun sen benle he " "oşkom nofos olomoyorom" diye homurdandı yastı kaldırıp yüzüne çarptım "geber ediz" yüzümü avuçlarının arasına alıp "biran önce benim olmanı istiyorum" diyip dudaklarıma ufak bi buse kondurdu "öhö öhö" hemen toparlandık "ne var almila" gözlerini devirip "böldüm ama kusura bakmayın. Kızım beni değil seni istemeye gelicekler kaldır şu koca kıçını" kalkıp kızlarla ve yengemle hazırlanmaya başladık

EDİZİN AĞIZINDAN;

"Anne bu akşam azrayı istemeye benimle gelmeni istiyorum" dediklerime karşılık alaycı bi kahkaha patlattı "hangi devirde yaşıyoruz hem o kızı kabul etmiyorum diyorum sen istemeye gel diyosun ediz çık git Allah aşkına dünya kadar işim var" hayal kırıklığımı gizleme çalışırcasına gülümsedim "zaten ne bekliyordumki" dedim kalktım kapıyı çarpıp çıktım. Tam ofisten dışarı çıkıcakken babam"hayurdır oğlum bir sorunmu var" dedi "aslında var ama yardım ediceğini sanmıyorum oyüzden görüşürüz baba" diyip tam çıkacakken "annen haber verdi git akşam için hazırlan ama benim çok işim var " dediği an yüzüm düştü elini omzuma koyup gülümsedi "daha sana kız istiycem" evet be işte bu "çabuk arabaya geç eminim daha çiçek bile almamışsındır" diye söylendi babam yolda bi kaç yeri aradı çiçek çikolata işini halletti sonra avm ye girip birer takım elbise aldık ve berbere gidip tamamen hazırlandık arabaya binip azraların evinin yolunu tuttuk

AZRANIN AĞIZINDAN;

"Almila tamam işte bu elbise iyi" diye mızmızlanmaya başladım "ya kızıım ne ruhsuzsun seni istemeye geliyolar mahrllrcek yaptığımız altın gününe değil azıcık özen kendine zaten evde kaldın kakalıyalım bu akşam seni edise" ağzını zevklendikten sonra dil çıkardım "hadi inelim artık aşağı annem yemek yaptı " şaşırdım "oha lan beril teyzedemi geldi manda niye haber vermiyon meraba derdik kadına" yüzü kızardı birden oha lan "yoksa sen yengememi anne dedin heyt be benden önce senimi Timur'a kakalasak" diyip dalga geçtim kafa vurup "gevezelik etme" diye kızdı aşağı indiğimde herşey hazırdı dayım yengem kızlar Timur ve ben koltuklara boncuk gibi dizilip edizi beklemeye başladık sesizliği bozan Timur oldu "cadı ya yoksa ediz son anda senden kaçıp paçayı kurtardımı he ne dersin ara bi istersen " diyip muzipce güldü aklıma şüphe düşürdü hayvan ya edizi aramaya başladım zilsesi kapıdan gelince kapıya doğru yöneldim "ben benimkini tuttum kuzen sen seninkini tutmaya bak" diyip almilaya döndüm bana öldürücü bakışlarını yolluyodu bakışlarla sikmek diye bişey varsa hamile olabilirim yani neyse gidip kapıyı açtım oha edizi bırakıp yanındaki adamlamı evlensem bu nedir abi "h-oşgel-" demeye kalmadan ediz dudağıma bi buse kondurup çiçekle çikolatayı bana uzattı ve "hoşbulduk hayatım tanıştırıyım babam Harun alpınar" elini uzatıp içten bi şekilde gülümsedi bende aynı şekilde karşılık verdim "tanışmamız biraz geç oldu ama oğlumun kararına güveniyorum" dedi "memnun oldum Harun bey" diyip gülümsedim yüzü düştü "aaaaa ne beyi Harun amaca de ne de olsa yakında baba diyceksin "diyip içeri geçti yüzüm kızardı ediz belime sarıldı "babanla istemeye geldiğinizde tanıştım annelede nikahda tanışırmıyım dersin hayatımın öküzü" diyip gülümsedim "sanmıyorum hem gereksiz neyse tadımızı kaçırmayalım hayatımın kadını" diyip alnıma bi öpücük kondurdu kızlar ayağı kalktı almila "hadi azracım kahveleri yapalım"diye beni çağırdı kahveleri yaptı içeri gidercekken idil kolumdan çekip durdurdu "noldu idil" diye sordum şaşkınlıkla derya elinde sakladığı tuzlu işaret etti "tuz koymıycakmısın " ama ben ona kıyamazdımki "şey yapmasak olmazmı" almila girdi bu sefer araya valla ben Timur'a ejderha pençesi koymayı bile düşünüyorum ama yinede sen bilirsin" diyince hepimiz kahkahayı patlattık fincanlardan birine tuzu ektim kahveleri dağıtırken Timur inatla tuzlu kahveyi almak istedi "Timur bıraksan diğerini al""banane ya o daha köpüklü" gözlerimi yumup derin bi of çektim"iyibe" diyip diğer kahveyi aldı edizede kahvesini verdikten sonra yerime kurulup edizi izlemeye başladım kahveden bi yudum almasıyla öksürmesi bir oldu bana dönüp 'inyikamım kötü olucak kadın' bakışını attıktan sonra "adettendir" diye mırıldanıp gülümsedim babası söze girdi "efendim sebebi ziyaretimiz belli gençler aralarında konuşmuş anlaşmılar eee ne diyelim Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınız azrayı olum edize istiyorum" dayım boğazını temizledikten sonra söze başladı "azram benim ikinci yavrum Timur'dan ayırmam onu onun mutluluğu en önemli şey edizinkızımızı mutlu etmesini umuyorum aksi halde bozuşuruz" ediz "yani? " Diye sordu sabırsızca "verdim gitti"dedi kalkıp hibüuüklerin elini öptük böylelikle yüzükler takıldı kurdeleyi Timur kesti keserkende ağladı "söz ver bana kuzen almilayla senin kurdalenide ben kesicem" gülümseyip "söz be cadı senden değerlimi diyip saçımı karıştırdı bügünde böyle bitti be.