Zaman aşımının azabına uğramışım
Sınavlardan sonraya getirdim 19 mayısı
Neyse çok takılmayın ona
Hikayeye 18 mayıstan devam ediyorum bu arada. Ertesi gün 19 mayıs etkinliklerinde olacaklar yani.
İyi okumalarrrr💗💗💗
Elimde kekimle sahile geldim. Barış oturuyordu karşımda. Beni görünce yanıma geldi. "Hoş geldin." Dedi.
"Hoş buldum." Dedim ben de.
"Sana anlatmam gereken şeyler vardı, o yüzden çağırdım seni gece gece." Dedi bana.
"Dinliyorum o zaman." Dedim gülümseyerek.
"Melis"
"Efendim?"
"Bunu nasıl söyleyebilirim inan bilmiyorum. Kızar mısın onu da bilmiyorum. Bunca zamandır söylemeye korktum. Ama artık tutamıyorum içimde. Seninle arkadaş kalmayı bile başaramadım, öncelikle bunun için üzgünüm. Sen beni büyüledin. Hayatımı değiştirdin benim. Her şey güzelleşti sen varken. Bana kızar mısın bu dediklerimden dolayı bilmiyorum ama ben senin hayatına renk katmak için talibim. Olur dersen evliliğe bile giderim seninle."
Cebinden bir kolye çıkardı. "Bu senin için." Dedi bana uzatırken.
"Alper..." Ağlamaya başladım. "Seni seviyorum. Seni kendimden daha çok seviyorum." Sarıldım ona.
"Ben de seni çok seviyorum." Dedi o da. Uzun süre içime çektim kokusunu. Sonra uzaklaştık birbirimizden.
"Kolyeyi takar mısın?" Dedim avcumu açarak. Eline aldı kolyeyi yeniden. Arkama döndüm. Saçımı önüme aldım. Taktı kolyeyi.
"Yakıştı." Dedi gülümseyerek. "Beğendin mi?"
"Sen alırsın da beğenmez miyim gülüm." Dedim ona. Şans kolyemin üzerindeydi onun aldığı kolye. Bana şans getirecek iki kolyem vardı artık.
"Beğenirsin." Dedi.
"Kurabiyeden yer misin?" Diye sordum.
"Sen yaparsın da yemez miyim?" Dedi bana.
Sahilde manzaraya bakarak saatlerce konuştuk. Onunla burada el ele tutuşup vakit geçirmek o kadar güzeldi ki.
Saat 11e geldiğinde toparlandı yavaş yavaş. Annemler merak ederdi beni. Eve doğru yürümeye başladık sonra. Beni eve bırakmak pahasına yolunu uzatacaktı.
Sokağın başına gelince "Buradan gerisine kendim gideyim, bizimkiler görürse sorun çıkarır belki." Dedim.
"Olur sevgilim, iyi geceler o zaman."
"İyi geceler." Sarıldık birbirimize. Ondan ayrıldım sonra. Bana kalsa birazdan sarılırdım ona. Ama gitmem lazımdı. Kocaman öpücük yolladım.
Yıldızlar kadar öpücük bir tanem...
__________
Ders bitişi çıktık bahçeye. İstiklal marşını okuduktan sonra eğlenceler başladı. Siyah saçlı bir kız ve Kıvırcık bir erkek çıkmıştı sahneye. Şarkı söyleyeceklerdi.
Tut elimi, bur'dan gidelim
"Olmaz" demeden, dinle beni bi'
Rüzgârım söndü, dindi ateşim
Ah, bebeğim, ben hâlâ deliyimSen yokken ne gece ne de gündüz
Ne Ay var ne tek bi' yıldız
Her yer karanlık ve ıssız
GöremiyorumSen yokken ne gece ne de gündüz
Ne Ay var ne tek bi' yıldız
Her yer karanlık ve ıssız
Göremiyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cellata Babam Diyenler / Barış Alper Yılmaz
Novela JuvenilACIKLAMAYA GEREK YOK MUTLAKA OKUYUN!