Astronomi Kulesi

92 17 134
                                    

-3 kasım 1996-

Diana Black'in ağzından:

Hava soğuktu ama üşümüyordum. Astronomi kulesindeki puflardan birine oturmuş yıldızlara doğru bakıyordum.. Gözlerim doluyken kafamı önüme eğdim ve acı bir şekilde gülümsedim.

Kısa bir süre sonra ağzımdan küçük bir hıçkırık çıktı ve ağlamaya başladım.

"Sana çok kızgınım..beni bıraktığın için."

Kafamı tekrar kaldırdım ve yıldızlara bakmaya devam ettim. Daha doğrusu yıldıza. Çaresiz bir şekilde konuşmaya devam ettim.

"Baba..dayanamıyorum."

İçimde çok kötü bir his vardı.

Kafamı tekrar önüme eğdim ve önüme gelen saçlarımı umursamayıp berbat bir şekilde ağlamaya devam ettim.

"Doğum günün kutlu olsun Sirius Black.."

Yaklaşık 5 dakika geçmişti ben hâlâ ağlamaya devam ediyordum önüme düşen saçlarımı ellerimle geriye çektim. Gözyaşlarımı silmeye çalıştım fakat kahrolası gözlerim buna pekte izin vermiyordu.

Ben kendimi toparlamaya çalışırken yaklaşan ayak seslerini duyabiliyordum. Yerimden kıpırdamadım,Filch gelmiş olamazdı çünkü kesinlikle herzamanki gibi odasında fosur fosur uyuyordu.

Ayak sesleri daha da yaklaştı ve kulenin içine girdi. Sonra durdu.

Kafamı kaldırmadım. Kuleye giren kişi konuştu,bu ses çok tanıdıktı.

"Ağlamayı kes."

Evet,Draco Malfoy.. Birbirimizden nefret ederiz.

"Noldu? Dalga geçmeye mi geldin yoksa Malfoy?"

Hâlâ kafası gökyüzünde bir vaziyette,yıldızlara bakıyordu. Konuşmadı çünkü bugünün benim için kötü bir gün olduğunu o da yeterince biliyordu. Normalde olsa sataşıp dururdu. Nedense bu sene geçen senelerdeki gibi değildi,çok fazla benimle uğraşmıyordu. Malfoy bu sene geçen senelere göre biraz daha sakindi diyebilirim. Sadece uğraşıp laf sokuyordu onun dışında pek zorbalık yaptığını görmemiştim. Belki de artık olgunlaştığını farketmiştir.
Konuşmaya başladım.

"Malfoy..seni anlayamıyorum.."

Malfoy bana bakmadan aynı pozisyonda konuştu.

"Sebep?"

"Sen değil miydin bana babam ile ilgili zorbalık yapan..Peki bugün? Neden bir kez bile bulaşmadın bana?"

Sustu.

O hâlâ bana bakmıyordu,belki de cesaret edemiyordu. Acı bir şekilde güldüm.

"Bana acımayı kes. Evet,bugün benim için zor birgün ama bana acıyacak son kişi bile olmazsın."

Malfoy geldiğinden beri gökyüzünde olan bakışlarını yavaşça bana çevirdi ve bana döndü. Sinirlenmişti. Yüzünde eskisi gibi alaycı ve acımasız bir ifade oluştu. Bu, onun egosunun devreye girdiğini ve değişmediğini gösteriyordu.

"Zavallı Black. Bakıyorum da yine o aptal düşüncelerinde maalesef ki doğru çıkmayı başardın. Cık cık..çok yazık.."

Bana acınmasından nefret ederdim. Ona tiksinti ve nefret dolu bir şekilde baktım. Malfoy'un böyle bir kişiliği vardı,o değişmezdi zorbalıklarıyla,acımasız sözleriyle bilinirdi.

Ayağa kalktım ve ona doğru yürümeye başladım.

"Neden geldin buraya ha!? Söyle!"

Yüz ifadesi değişmişti..Şimdi daha çok..pişman olmuş görünüyordu. Ama onun pişman olduğunu sanmıyorum.

"Bana bak..seninle uğraşmam tamam mı? Bırak beni artık."

Elimi işaret parmağımla söylediklerimle uyumlu bir şekilde göğsüne vurdum.

"Şu taş kalbin kötülükten ve kinden oluşmuş. İğrençsin."

Daha fazla duramazdım,yoksa kesinlikle karşısında berbat bir şekilde ağlardım. Hem karşımdaki düşmanım yüzünden hem de karşısında ağlamak isteyeceğim son şey bile değildi.

Onu orada bırakıp odama doğru gitmeye başladım. Ağlamamak için gözyaşlarımı tutuyordum. Hayır hayır.. Bugün zaten yeterince ağlamıştım,daha da ağlamayacaktım.
Filch'in zaten uyuyor olduğunu biliyordum bu yüzden odama doğru giderken rahattım ama temkinliydim.

Odama gelmiştim. Pansy uyumuştu,yatağıma oturmuştum yorganı kafama kadar çekip uyumaya çalıştım ama kendimi ağlamayayım diye kasmaktan başım ağrıyordu.. Gözlerimi kapattım ve bir süre sonra uyumuştum..

-Sabah-

Gözlerime gelen güneş ışıklarıyla uyanmıştım yanımdaki komodinde duran saate baktım saat 7'ydi.
Daha erkendi fakat yine de kalktım ve Elimi yüzümü yıkadım,dişlerimi fırçaladım.
Tekrar odaya döndüm ve dolabımı açıp cübbemi giydim,aynaya bakarak kravatımı taktım ve ucundaki yılan armasına baktım. Sonra tekrar aynaya döndüm ben bir Slytherindim.
Evet,Malfoy yani -ezeli düşmanım- Bana zorbalık yapmıştı,birbirimizle çok uğraşmıştık daha doğrusu onun uğraşmalarına ben de karşılık vermiştim fakat sadece kısa bir mental çöküş geçirmiştim.. Eskisi gibi güçlü duracaktım artık.

Ben Diana Black,Sirius Black'in kızıyım güçlü olmam gerek.

Ben aynada eski halimi geri getirmek için kendime hatırlatma yaparken Pansy çoktan uyanmış banyoda süsleniyordu.

"Diana! Pembe küpelerimi gördün mü!"

Kokoş kız..Kesinlikle Blaise için süslenmiyordu değil mi ?

"Hayır bebeğim görmedim"

"Ama Blaise onların bana çok yakıştığını söylemişti!.."

Gülmeye başladım. Pansy kendi dolabından Slytherin üniformasını çıkardı ve o da istemsiz bir şekilde gülerek konuştu.

"Gülme..ya gülmesene.."

Banyoya giyinmeye gitti.

Pansy hazırlanmayı bitirince yurt odamızdan çıktık ve kahvaltıya doğru gitmeye başladık.

Ortak salona vardığımızda Blaise Otururken Pansy'ye doğru gülümsedi ve Pansy de ona. Tanrım..ikisi de çok şapşaldı..

Pansy Blaise'in yanına oturdu ve Ben de Blaise'in diğer tarafına oturmak zorunda kaldım çünkü kahretsin ki başka yer yoktu!

Ah hayır..tabii ki de sorun Blaise değildi Blaise benim en yakın arkadaşlarımdan biri..
Sorun Malfoy'un karşısına oturmak zorunda kalmamdı.

Yemek boyunca Pansy,Blaise ve Draco kendi arasında sohbet ettiler. Ben hiç katılmadım ve yemeğimi yiyip sadece onları dinledim.

Yemekten sonra koridorda derse gitmek için Pansy ile yürüyorduk ki Gryffindorlu 12 13 yaşlarında bir çocuk geldi. Oldukça telaşlıydı.

"Bayan black-Bayan-"

"Hey hey sorun ne canım? Biraz sakin ol"

Çocuk çok telaşlıydı,zar zor konuşmaya devam etti.

"Bay potter..onun size ihtiyacı var..çok..çok kötü durumda bayan black.."

Bunu duymamla birlikte yüz ifadem kısa bir süre dondu ve telaşlanmaya başladım.

"Harry..nerde..nerde o..çabuk söyle!"

"Bahçede.."

Pansy'nin seslenmelerini umursamayıp koşarak Harry'nin yanına gitmeye başladım..O vaftiz kardeşimdi..ona birşey olmasına izin veremezdim..

Ballarım İlk bölümüm bu kadardı Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn yorumlarınız benim için önemlii
Sizce Harry'ye noldu?
Draco ve Diana arasındaki düşmanlık nasıl?
Pansy ve Blaise'in ilişkisine ne dersiniz?
Sevgilerle Diana Black'iniz..
🖤

Darklight-Draco MalfoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin