SALINCAKLAR

21 3 42
                                    

Eleven: Lana gerçekten sen misin?

Lana: Yok ben Michael Jakson'ın hayaleti. PÖĞĞHH!

Eleven hemen koşarak bana sarıldı.

Eleven: Bu gerçekten sensin. *Gülerek*

??: Öhm öhm kavuşmanızı bölmek istemem ama El bir açıklama fena olmaz.

Eleven: Ah özür dilerim Mike. Bu Lana size bahsettiğim laboratuvardan kaçmama yardım eden kişi.

Çocuğun adının Mike olduğunu öğrenmiştim. (Oman Taenrem zekii)

Mike: Selam Lana?

Lana: Selam.

Eleven: Burada olduğuna hala inanamıyorum. Nasıl kaçtın? Papa peşinde mi? Yoksa onu öldürdün mü?

Lana: Hey hey orda dur! Ben kimseyi öldürmedim. Ve öldürmemde. Sadece derin bir uykuya yatırdım.

Mike: Uyku? (Sen de meraklı melihatsın ha)

Eleven: Lana'nın güçleri benden çok farklı o kana ve elektriğe hükmedebiliyor.

Lana: Birinin kanına 'UYU' komutuna verirsem uyur, ''ÖL'' komutunu verirsem ölür ve istediğim her hangi bir komut...

Mike: Işıkla sen mi oynadın?

Lana: Evet. Kusura bakmayın beni fark etmeniz için yapmıştım ama siz gözlerinizi bir birinden ayırıp bana bakmaya tenezzül bile etmediniz ama..

İkisi de bu söylediğimden sonra utanmıştı. Ne yani aşk bu muydu? Utanmak?

??:Mike, El neredesiniz?

Eleven: Gel seni bizim ekiple tanıştırayım.

Lana: Ekip?

Eleven: Çocuklar buradayız size bir sürprizim var.

Hadi ama sürprizlerden de sürpriz olmaktan da nefret ettiğimi gayet iyi biliyorsun El.

Lana: Hey Mike! Şunu al bende ne istiyorsan yapayım.

Mike:🤣🤣🤣🤣 (Gülme efekti bu)

Lana: Hey ben çok ciddiyim!

El: Ayıp ediyorsun Lana. Ne var azcık insan içine karışsan.

Lana: Zaten bu yaşıma kadar insan içine keyfimden çıkamdım ben.

El: Yaa öyle demek istemedim özür dilerim.

Max: Biri bize ne olduğunu söyleyecek mi?

Mike: El'in bize bahsettiği Lana o.

Steve: Hani şu ''Papa''nı öz ve öz kızı olan?

El: Bu onu kötü biri yapmaz.

Steve: Ooo bal gibide yapar.

Lana: Sanki ben istedim o adamın babam olmasını.

El: Lana ile düzgün konuşun o benim her şeyim.

Lana: Eyvallah.

Bunu dememle ikimizde gülmeye başlamıştık. Ama diğerleri bize mutantmışız gibi bakıyordu. Sahi biz neydik gerçekte?

Dustin: Hadi tanışalım. Ben Dustin.

(Uzatmayacağım tanışırlar)

El: Will sen neden tanışmadın?

W: Neden tanışayım o senin arkadaşın ve ben tanışmak istemiyorum böyle biriyle. Sonuçta o bir tehlike. Her an yerini babasına iletebilir.

Bunu demesiyle üzülmemi beklediyse daha çok bekler.

Lana: Hey sen adın neyse artık benimle düzgün konuş 11'in o adamdan kaçması için ben canımı tehlikeye attım ve inan bana onu ifşalamak isteseydim bunu oradan tek bir hamle ile de yapabilirdim. Anladın mı beni Bay Çok Bilmiş? Ve ayrıca seninle tanışmaya da meraklı değilim.

Bu sözlerimden sonra El ve Mike hariç herkes ufak bir şok geçirdi.

El: Lana kana ve elektriğe hükmedebiliyor. Yani bu dediğini yapması onun için hiç bir şey Will.

Max: Aman Tanrım çok havalı. Lana bence senle çok iyi anlaşıcaz.

Max bir anda koluma girip beni yolun karşısındaki parka sürüklemeye başladı. El'e yardım ister gibi baktım. Ama onun umurunda bile değildi.

Parka vardığımızda Max kolumu bırakmıştı ve salıncaklara yönelmişti. Bende arkasından gittim.

Ve salıncaklara oturduk.

Max: Will'in kusuruna bakama o bazı olaylardan dolayı insanlara aslında her şeye karşı böyle şüphecidir.

Lana: Nasıl olaylar? Sakıncası olmazsa anlatabilir misin?

Max: Bunu sana o anlatsa daha iyi olur.

Lana: İyi de bana niye anlatsın ki beni umursamıyor bile?

Max: Sence seni umursamasa (bu umursama merak gibi) arkanda dikilir mi?

Lana: Ne?

Max: Arkana baksana.

Arkamı döndüğümde Will ile göz göze geldik. (AYY yazaRken kuduruyom.)

Max: Lucas beni çağırıyor ben gideyim.

Max'in kalktığı yere Will oturmuştu.

Lana: Bana niye öyle bakıyorsun*

Will: Çok mu canını yaktı sözlerim?

Lana: Ne saşmalıyorsun?

Will: Bir insan en iyi kendini canı yandığında savunur.

Bu söylediği duraksamama neden olmuştu. Sahi öyle miydi?

Lana: Bilmiyorum.

Will: Bilmiyorsun sen daha duygularını bilmiyorsun.

Lana: O adamın bana ne yaptığını hayal bile edemezsin.

Will: Söyle o zaman!

Lana: Bana hep işkence etti ve onun yüzünden bir katil oldum!!

Lana: Şimdi sıra sende Will sende bana Max'sin bahsettiği olayı anlat!

Sustu.

Lana:Hadi!

Yine sustu...

Lana:Will!!!

Will: Bir canavar tarafından bam başka bir diyara götürüldüm ve o yaratık tarafından zihin kontrolümü kaybettim!

Bir birimize bir sır vermiştik.

Bu bizim ilk bir birimize verdiğimiz sırlarımızdı.

Artık bu salıncaklar ikimiz içinde bir anıydı...

SORUMSUZ   *Will Byers İle Hayal Et*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin