𝑻𝒉𝒓𝒆𝒆

11 2 6
                                    

Not çok pisti kenarları yanmış aşırı iğrenç gözüküyordu, elime almadan yere eğildim ve okumaya başladım.

Not çok pisti kenarları yanmış aşırı iğrenç gözüküyordu, elime almadan yere eğildim ve okumaya başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yani biraz üzülmedim değil açıkçası, ama banane ya! Ne yapabilirim yani şimdi o yalnız bi insansa. Belki yalnız olmasının büyük bi sebebi var nerden biliyim ki şimdi? Of neyse ayağ kalkıp odama gittim tabi, notu da bir şekilde aldım yanıma, atıştırmalıklarımı yedim ve yatağa yerleştim, ve yine lanet perde... Yine kapatmayı unuttum! Ayağa kalktım mecburen ve cama yaklaştım, ve tabi şaşırmadım çocuk da ah yani Miles(!) odasındaki camda bekliyordu, sanki perdeyi kapatmamı beklermiş gibi bakıyordu. Çok rahatsız edici... Bi de karanlık hakkında söyledği şeyler sanırım gerçektende doğru, odasının ışığı hatta evindeki hiçbir ışık yanmıyordu, bana karanlığın içinden bakıyodu. Perdeyi kapattım ve geri yatağıma koştum, neyseki az da olsa tanışmıştık. Bu yüzden çok gerilerek yatmıyordum.

Yani sanırım.

·Cumartesi·

Sabah saat 6.48

Nasıl oldu bilmiyorum bu saatte kalktım, aşağı mutfağa gittim su içtim bir güzel, sonra odama geri çıktım. Perdeyi açıp etrafa baktım, Miles yine dışardaydı, çimenlerde oturmuş tek başına etrafı izliyordu. Beni görmedi tabi de, bunun sorunu ne anlamıyorum? Sabah saatin 6'sı nerdeyse saat 7 olucan ve bu çocuk bu saatte dışarda bön bön yol izliyor. Tanrım aklıma sahip çık!

Dışarı çıkmak istedim, nedeni belirsiz aşağı indim ve nefes alıp verip kapıyı açtım. Tabi direkt olarak gözü buraya döndü, kapının orda öylece durdum ve onu izledim, o da ayağa kalktı ve aynı şeyleri yaptı. Bir süre sonra yavaşça yürüyerek yanıma geldi.

"Merhaba y/n" boydan boya Miles'ı inceledim, "günaydın Miles" Miles güldü "tabi ya doğru, günaydın sanada" Kaşlarımı çattım "sabahın körü olmuş ve farkında değil misin?" Miles'ın yüzü düştü ve yere baktı. "Gözlerime bi bak y/n, sence ordan uyuyabilen bir insana mı benziyorum?" Miles'ın gözlerine baktım, dışı da kırmızıydı içi de, "tamam da ne zamandır uyumuyorsun sen?" Miles gözlerini kıstı "uyuyorum tabii ki, yani 2 3 saat falan" Şaşırdım "2 3 saat mi? nasıl yani" Miles gülümsedi "vampir olabilirim haha" ... "bu hiç komik değil Miles!" Çocuk durdu "tamam tamam aptal bir şakaydı" Kafa salladım ve göz temasını kestim. Etrafa bakınıyordum.

Miles konul açtı ve bende devam ettirdim, konudan konuya konuştuk yakınlaştık, aslında sohbeti iyiydi, ölü gözlere baksam bile sarıyordu sohbeti. Hem beni güldürmeyi de başarmıştı. "şu yanındaki çocuk" Kaşlarımı çattım "hangisi?" Miles düşünmeye başladı " şu şey olan işte, kıvırcık. Sana kolunu koyan çocuk" Mile'ı dinlemeye başladım "nolmuş ona?" Miles bana bakmaya başladı "o çocuk bana kötü bakıyor, ben onu tanımıyorum bile, sorunu ney?"

Psychopath (Miles and You)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin