Siyahlı çocuk

Siyahlı Çocuk 4

(Rümeysa546'nın geçen bölümdeki yorumu beni çok mutlu etti ve günden okumalar birazdaha arttığı için bu bölümü yazıyorum arkadaşlar yoksa yazmıycaktım çünki böyle bir yorum alıcağımı hiç beklemiyordum :)

Off yine bir alarm sesi ben hergün böyle uyanmak zorundamıyım ya? Alarmı kapatarak ayağa kalktım ve terliklerimi giydim.

Aklıma dün sınıfta bana söylediği sözler hücum etti. O sözleri söyledikten sonra ona dönmüş ve adımı nerden bildiğini sormuştum. O da bana (ben herşeyi bilirim) diyerek göz kırpmıştı. Ukala. Evet ona o diyorum çünkü adını hala bilmiyorum.
Onu düşünmeyi bırakarak formalarımı alıp üstüme geçirdim. Sahi o neden üstüne forma giymiyordu. Ah hadi ama onu düşünmeyi bırakmıştım. Yoksa bırakmamışmıyım. Bırakmamışım demek. Neyse. Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaparak topladım. Makyaj yapmayı pek sevmeyen bir insan olduğum için çilekli bir parlatıcı sürerek çantamı da alıp aşağıya indim. Annem görünürlerde yoktu işe gitmişti heralde. Bende daha fazla oyalanmadan ayakkabılarımı ayağıma geçirip evden çıktım.

Okula adımımı attığım ilk anda onu ve arkadaşlarını gördüm. Altı kişiydiler. 4 erkek 2 kız vardı grupta. Kızlardan biri sarışındı fakat çakma. Diğeri ise esmerdi,kırmızı bir ruj sürmüştü ve bayaa fazla bir göz kalemi çekmişti. Erkeklerin o hariç diğer üçü kumraldı. O ise esmer. Gözleri beni bulduğunda yine bir soğukluk akıyordu o siyahlardan. Hemen gözlerimi kaçırdım. Ah sanırım yanaklarım kızarmıştı. Olamaz. O sırada

- Dikkat etsene lan. Diye bir ses duydum. Bu onun sesiydi bizden 1 yaş falan küçük bir çocuğun üstüne yürüyordu. Çocuğu yakasından tuttuğu gibi duvara yasladı. Herkes durmuş olanları izlerken hiçkimse çıtını çıkarmıyordu. Hemen onların olduğu yere doğru gittim.

- Bıraksana ya çocuğu sadece sana çarptı ve özür de diledi üstelik napıyorsun.
Ben konuşurken etraftan ( napıyor bu kız, eyvah işte şimdi yandı) gibi sesler duyuldu.
-Sen karışma. Diye gürledi üstüme gelirken.
-Allah allah ne demek karışma kendinden küçük bir çocuğu dövüceksin ve ben ordan izliycem öylemi. Kusura bakma ama herkes orda seyirci kalırken ben bunu yapamam.
Çocuğa dönüp sert bir bakış attı ve geri bana dönerek üstüme yürüde. Kulağıma doğru eğilerek
-Bu burda bitmedi kendine dikkat et Tuna.
Diyerek yanımdan hızla ayrıldı. Yine yapıyordu işte yine oluyordu. Sadece bir cümlesiyle beni kaskatı bırakıyordu. Ayrıca bana soyadımla hitap etmişti. Peki ya soyadımı nerden biliyordu?