"Elini çeker misin?" Diye sordum sabrımın son raddelerindeyken. Kız hâlâ saçlarımı eline almış, avucunda saçlarımla oynamaya devam ediyordu.
Başımda duran üç kıza kısa bir bakış attıktan sonra elimi masaya vurup ayağa kalktım. "Dokunma diyorum anlamıyor musun?" Bağırarak söylediğim şeyle bir kaç adım gerilediler.
"Birde kavgacı olmadığını savunması yok mu?" Dedi kızlardan biri. En komik olanıda kızların hiçbirini tanımıyor olmamdı. "Kavga etmem gereken yerde etmekten çekinmiyorum." Dedim yerime geri otururken.
"Lütfen ellerinizi üzerimden çekin." Diye son bir uyarıda daha bulunduğumda kızlar güldü. "Neden, üç kişiye karşı şansın yok mu?" Diye kışkırtmaya çalıştı içlerinden biri. "Şansım olduğundan sizi duvarla bütünleştirmiyorum." Kızlarla konuşurken aynı zamanda çantamdan kitabımı çıkartmış masama yerleştirmiştim.
"Sen bizimle kavga edebilecek insan değilsin." Dedi yine aynı kız. Ardından diğeri gülerek. "Burslusun sen." Diye alay etti benimle aklı sıra. "En azından hayatımda kendi çabamla kazandığım bir şey var..." Diye mırıldandım sohbetten sıkılmışcasına.
"Yeter bu kadar, dağılın bakayım." Gelen sese döndüğümde ponpon kız kıyafetleriyle sınıfa giriş yapan Saionji'yi gördüm. Kendisi ponpon kızların lideriydi. Tabii, sevgiliside okul futbol takımında olduğu için girmişti bu işe.
Kota ile ortaokuldan beri çıkıyorlardı!
Onlarla bir ara aynı ortaokuldaydım. Sonra atılmıştım. Yani kısaca onlarla epeydir tanışıyordum.
Reika yanıma oturdu. Ardından eteğini eliyle düzeltti. "Naber," bana elini uzattığında şaşkınlıkla ona baktım. Elini sıktım. "İyiyim, ya sen?" Diye sordum gergin sesimle. Yanıma oturması tüm okulun bize bakmasına neden olmuştu.
"Bugün sende geliyormuşsun." Dedi gülümseyerek.
"Ouzou'nun özel davetlisi olmak herkesin harcı değildir." Gülerek söylediği şeye tebessümle yanıt verdim.
"Evet..." Gibi bir şeyler geveledim ağzımda. "Davetin giyiminden büyükannem sorumlu. Yeni koleksiyonunu tanıtmak amacıyla..." Diye niyetini açıklamaya başladı.
"İstersen okul çıkışa benimle birlikte bize gelebilirsin. Annenin ve senin giysini verebilirim."
Söylediği şeye dudaklarımı büzerek, "Maalesef okuldan sonra çalışıyorum." Dediğimde elini alnına vurdu. "Ne kadar düşüncesizim..." Diye mırıldandı.
"İşinden sonra onu ben alacağım. Bana verirsen, bende Erika'ya verebilirim."
"Harika fikir, Ouzou!" Dedi Reika sevinçle ellerini çırparak. "Okuldan sonra bana uğramayı unutma!"
"Asıl sen evine misafir davet ettiğini unutup gezmeye çıkma." Diye kızı tersledi oğlan. Reika saçlarını arkaya savurdu ardından kollarını göğsünde bağlayarak oğlana, "Sus başımı şişirdin yine." Diye çıkıştı.
...
Ouzou/Erika
Erika: ozur dilerim
cidden
oyle bir sey yapacagını
tahmin edemedimOuzou: erika
bana sevgilin oldugunu
soylemeliydinlanet olsun
Erika: hayır
o benim erkek arkadaşım
falan değil
ŞİMDİ OKUDUĞUN
honey bun, erizou
FanfictionOuzou, Erika'nın babasından dayak yediğini biliyordu. ©verasiev 19.08.24