10

68 11 17
                                    

Bana bir şeyler oldu valla hayra alamet değil

Paintball alanından çıkarken gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Salak abim Kota, önce Reika'yı zorbaliyor sonra aşık oluyor.

Ryuuji'nin durumu daha iyi. En azından kıza kötü bir şey yapmadı. Hatta yeri geldi iltifatta bile bulundu.

Ama Aoto neden üstüme atladı?

Kalçamdaki dalları çıkartırken canım çok acıyordu.Son dalı da çıkartiktan sonra sonunda rahatlamıştım.

Üstümüzdeki kıyafetleri görevlilere teslim edip o alandan ayrıldık.

Evet, Aoto, Shou ve ben yeniden bagaja atilmistik.

"Gerçekten iğrenç bir hayat."diye yakindim ama kimsenin umurunda olmadı.

Aoto ile karşı karşıyaydık. Neyse ki altimda şort var da ayaklarımı uzatıp daha çok alan işgal etmiyordum. Bunun yerine bağdaş kurmayı tercih etmiştim.

Reika'nın annesi bize bir teklifte bulundu. "Saat henüz erken. İsterseniz sizi çarşıya bırakalım. Akşam sizi alırız."

Hepimiz kabuk etmiştik.

Uzun bir yolumuz vardı ve bu demek oluyordu ki Aoto ile Shou'nun komik hallerini izleyecektim.

Yol boyunca birbirlerini ittiler. Kafalarını cama ve koltuğa vurdular. Hatta bir ara Shou, Aoto'nun üstüne çıkmıştı fakat kafasını tavana çarpması bir olmuştu.

Bir de benim onların bu hallerine güldüğüm kahkahalarim var tabii ki.

Sonunda arabadan inmiştik. Ayaklarımı açmak için olduğum yerde zıplıyordum.

Saat on buçuga kadar iznimiz vardı ve saat daha dört buçuktu. Altı saat eğlenecektik.

Yakınlarda bir lunapark olduğu için Erika ve Reika ile oraya gitmeye karar verdik. Reika'nın ailesi ise biz gitmeden bizi durdurdu.

"Reika kuzenin Momoka akşam gelecek." Reika çok mutlu olmuştu.

Sonunda kızlarla yalnız kalmıştık. Abilerim Kota ve Ryuuji bana biz de gelelim dercesine bakıyorlardı.

"Hiç boşuna bakmayın. Umrumda değilsiniz." Onlara sırtımı dönmüştüm. Tam benim arkamdan geleceklerken Ouozu onlari durdurdu. "Hadi gelin. Çarşıda dolaşalım."diyip onları kendine çekti.

Kota'nın beni öldürecekmiş gibi bakmasını saymazsak iyiyim.

Lunaparka girmek için bilet alacaktık. Sıra beklerken arkamıza üçlü arkadaş grubu gelmişti.

"Şu kız nasil?"

"Küçük ya."

"İyi işte boşver."

İMDAT!

O çocuklara bakmadan bombastic side eye atmıştım. O sırada biletleri alıp içeri girmiştik.

Önceliğimiz gondoldu. Keşke sıraya girmeden önce yoğurt ve salatalık yesek midemizde cacık olurdu. Tüh be.

O çocuklar bizi takip ediyordu. Açıkçası Erika ve Reika'yi kenara çekip söylemem gerekiyordu. "Önce dondurma alalım." Gondol sırasından çıkıp onları dondurmacıya götürdüm.

Erika bir terslik olduğunu anlamıştı ki konuştu. "May iyi misin?"

"Sırada birileri bizim hakkımızda konuştu ve bizi takip edip gondola geldiler."

"Ya bir şey olmaz değil mi?"

O sırada arkamda bir şey hissettim. "Bir şey yapamayız kızlar." Çocuklara arkamı döndüm.

"Gidin buradan yoksa çok kötü şeyler olur!"dedi Erika.

"Merak etme, işim senle değil." Yüzde elli şansım var.

"Şu kırmızı gözlü güzelmiş. O gelsin." Ya sapşik gerçekten güzel miyim?

"Ne diyorsun be?"dedim çocuğa. "Gel konuşup tanışalım diyorum." Kolunu omzuma atmıştı.

Hayda delireceğim.

Diğeri kızları rahatsız ediyordu. "Ama biz tanışamayiz."

"Nedenmiş o?" Sinirlenmişti.

"E bizim sevgililerimiz var çünkü." Erika ve Reika bana sen ne diyorsun dercesine bakıyorlardi.

"Şimdi onların yanına gidiyorduk baylar. İzninizle." Yanlarından ayrılıp Erika ile Reika'nın kolundan tutup koşmaya başladım.

"Mayako ciddi misin? Sevgililerimiz de kim?" Ah Reika sizin dışınızda sanırım herkes biliyor.

"Evet ciddiyim ve onu bizimkilerin yanına gittiğimizde konuşuruz."dedim.

Ama Erika çok haklı bir şey söylemişti. "May neden hiçbir kavgada abilerin Furuya kardeşler olduğunu söylemiyorsun? Senin yerinde başkası olsa milyon kere söylemişti." Neden söylemediğimi ben de bilmiyorum.

Bir anda olduğum yerde durup geri dönerek çocukların yanına koşmaya başladım. Erika ve Reika da bok yoluna giden kankilerini desteklemek için yanıma gelmişlerdi.

"Bana bakın! Benim abilerim Furuya kardeşler. Sizi çok kötü yaparlar ona göre."

Çocuklardan diğerisi alaycı bir tavırla güldü. "Furuya kardeşler de kim?" Furuya kardeşler kim mi? Furuya kardeşler kim mi?

"Öncelikle kendileri abilerim olur. Gören üç kızdan ikisinin aşık olup birinin takıntılı olduğu insanlar. Üçüzler ayrıca. Kendileri dünyanın yedi harikasından üçü, kalan dördünün üçü ise onlarin küçüklüğü sonuncuyu ben de bilmiyorum, o yüzden sallayıp İstanbul diyeceğim."diyip devam ettim. "Ay valla İstanbul çok güzel yani. Gitmediyseniz gidin ben arkanizdayim."

"May!"diyip beni kendine çekti Reika. Karşı standdaki Aoto'yu gördüm. "Ben sevgilimin yanına gidiyorum. Adios beyler!" Aoto'nun yanına koşmaya başladım.

Yanına gelir gelmez dediğim tek şey şu oldu. "Acil sevgilimmişsin gibi davranman gerek." Aoto bana bakıyordu. "Ne!"dedi hayretle. "Dediğimi yap."

Çocuklar gelirken Aoto onlara bakıyordu. "Sarı! Yanındakine söyle yanıma gelsin."

"Sevgilim neden senin yanına geliyor?" Çocuklar gülüştü. "Sen misin lan sevgilisi? Cüceye bak!" Sanki benim 190 boyum var da Aoto'ya cüce diyor. Gerizekalı

Çocukları bir yerden gözüm ısırıyordu ve sonunda tanımıştım.

"Siz Heavenly takımına katılmak istemiyor muydunuz?" Başlarını salladılar. "Karşınızda Heavenly'nin gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu duruyor. Aoto Gonzales Takuma." Şaşırmışlardi.

"Sen o musun?"

"Evet ve sen kimsin?" Arkaya hemen bir phonk alalım piyanist.

Canım abilerim olay yerine giriş yapmışlardı. Hemen bir phonk daha alalım piyanist ama bu sefer üçüzlere bak.

"İşte karşınızda Furuya kardeşler."diyip devam ettim. "Ah yoksa Korkunç Üçlü mü demeliydim? Ahahaha!" İyice delirdim.

Kota olayı fırsat bilip Reika'nın yanına gitti. "İyi misin güzelim? Seni rahatsız mı ettiler?" Reika ilk anlamamıştım da kaş göz yaparak ona anlatmıştım ve o da anlamıştı. "Ah hayır sevgilim, sadece yanlış bir anlaşılma olmuş." Bana teşekkür etmeliler.

"Erika iyi misin?"dedi Ryuuji. "İyiyim." Ryuuji, Erika'nın rüzgardan önüne gelen saçlarını kulağının arkasına attı. Ay yemek istiyorum ben bunları çok tatlılar.

Çocuklar hâlen buradalardi. Ouzou bir anda kükremişti. "Ne duruyorsunuz lan? Gitsenize!" Çocuklar sonunda yanımızdan ayrılmışlardı.

Bir yere oturacaktik. Fakat üçüzler beni rahat bırakmıyorlardi. "Bak ciddi söylüyorum, kardeşim olduğundan falan değil. Gerçekten bela makinesinin. Yanından iki dakika ayrılıyoruz. Bir bakıyorum yine bir belaya bulaşmışsın." Ouzou'ya göz devirdim. "Ouzou haklı May." Ryuuji'ye de göz devirdim.

Bu bölüm burada biter. Valla internet hâlâ yok. Kendi internetimi kullanarak bölüm atıyorum ve eylülün sonuna kadar yetmedi gerek💀

Neyse umarim bu bölümü seversiniz. Mucklandıniz💋💋

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 02 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Victory Kickoff : Üçüzlerin Meleği 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin