Tw: !nt!har düşüncesi, s!gara
Sakuradan
Aşağıya indiğimde 1.55 boylarında bir veled-i zina görmeyi beklemiyordum. Umemiya bize dönüp "Hicbiriniz kipirdamasin." dedi. Herkes de sözünü dinledi. Ardından umemiya yavaşça veled-i zinaya yaklaştı ve "Sorun nedir Tomiyama?" dedi.
Tomiyama ise "Sizin ekibinizden birisi bize saldırdı, bu yüzden kavga etmeliyiz, değil mi ume-chan!" dedi neşeli bir ses ile. Onun bu kadar enerji dolu olması ve kavga etmeyi çok sevmesi garibime gitti.
Neyse, umemiya ise ona karşılık olarak "Olmaz tomiya-" derken birden Togame ve arkasında onunla aynı ceketi giyen adamlar geldi. Togame tomiyamaya dönerek "Sana birşey anlatırken sonuna kadar dinlesen keşke. Olayı anlatmaya başlar başlamaz koşarak buraya geldin." dedi.
Ardından beni gördü ve bana bakıp "aaa bizim Van kedisi de buradaymis" dedi. Ona geri cevap vermek istiyordum ama yapmadım, yani yapamadım. Her neyse, togame umemiyaya dönüp "Tomiyama ile teke tek dövüşmeye ne dersin? Ben de Van kedisiyle yaparım." dedi.
Ardından o ortaokullu çocuğu kovalayanlardan birisi suo ile, diğeri ise sugishita ile yapmak istedi. Sonra arkalardan bu havada hayatsiz bir orospu çocuğu gibi kazak giymiş bir insanazor geldi ve o da Hiragi ile teke tek yapmak istedi.
Böylece sanki yarışma gibi birşey yaptılar. Ertesi güne de saat ayarladilar. Ben de o togame denilen yaratık ile teke tek yapacaktım. Bu olaylar yasandiktan sonra sınıfa çıktık ve derslere girdik. Ders esnasında canım sıkıldıgindan uyudum.
Yazardan
Sakura uyurken okulun çıkış zili çaldı. Fakat zil sakurayi uyandırmak için yeterli olmadı. Suo tam onu uyandiracakken nirei "Suo-san, onu ben uyandırırim." dedi. Suo ise kafasını sallayıp disari çıktı.
Herkes dışarı çıktıktan sonra nirei sakuranin yüzüne baktı. Ardından hafifçe sakuranin yüzündeki kasiyarak yaptığı yarayı okşadı. Hafifçe yüzünü sakuraya doğru götürdü ve sakuranin dudaklarına minik bir öpücük kondurdu.
Sonrasında sakurayi hafifçe dürterek "Sakura-san." dedi. Sakura ise yavaşça uyandı ve "hğ." dedi. Nirei ise karşılık olarak "sakura-san okul bitti, hadi uyan." dedi.
Sakura kafasini masadan kaldırdı ve nireiye "Beni uyandırdığın için teşekkürler." dedi. Ardından ikisi de eşyalarını toplamaya başladılar. Sonrasında Nirei sakuraya beraber eve gitmeyi önerdi ve sakura kabul etti.
Sakuradan
Nirei ile beraber yürüyorduk. Evlerimizin arasında 1 sokak olduğunu öğrendim ve yarın sabah ta beraber okula gideceğiz. Bu beni biraz daha mutlu etmişti. Yürürken birden nirei durdu ve arkasına dönüp yerdeki sigara paketini aldı.
"Sakura-san bu senden düştü." dedi. Ben de "ah, şey teşekkür ederim." diyip sigarayı aldım. Nirei titrek bir ses ile "S-sakura-san s-sen sigara mi içiyordun?" diye sordu. Kafamı sallayarak onu onayladım.
Ardından kısık bir ses ile "B-bir tane b-bana verir m-misin?" dedi. "Olur, sen de içiyor muydun?" dedim. O ise "Hayır, sadece denemek istiyorum." dedi. "Anladım." dedim. Ardından yakınımızda ki bir parkta yan yana salincaklara oturduk.
Sonra ona bir sigara uzattım ve kendim için de bir sigara aldım. Ardından ona çakmağı verdim ve sigarasını yaktı. Ben de kendi sigaramı yaktım ve içmeye başladım. O ise bir nefes çektiği gibi öksürmeye başladı. "İyi misin nirei?" diye sordum.
Hafifçe kafasını salladı ve "iyiyim, sadece biraz acı geldi tadı." dedi. Ardından sigarasini içmeye devam etti. Bir süre sobra da öksürüğü kesildi. Ben de sigaramı içmeye devam ettim. Hava hafiften kararmaya başlıyordu. O sırada arkamızdan bir ayak sesi geldi.
Nirei ve ben arkamizi döndük ve suoyu gördük. Suo 3. salincaga oturdu ve bize bakarak "ne yapıyorsunuz?" dedi azarlayan bir ses tonuyla. Nireiye ve bana cevap vermemize izin vermeden konuşmaya devam etti. "Sigara ikiniz için de zararlı ve daha liseye gidiyorsunuz. Kendi kendinizi zehirliyorsunuz." diye devam etti.
Nirei pişman gözüküyordu. Sonra nirei "özür dilerim suo-san." dedi. Suo sinirle ofladi ve "sorun değil, sadece çok içmeyin ikiniz de." dedi. Ardından nirei sigarasini bitirdi ve yere atıp izmariti ayağıyla ezdi. Ben de sigaramı bitirince yeni bir sigara alicakken suo elmden sigara paketini aldı ve cebine attı.
"Bir tanesi yetmez mi?" dedi. Ayağa kalktım ve ona cevap vermeden paketi elinden almaya çalıştım, fakat boyu benden uzun olduğu için alamadım.
Tam almaya yaklaşmışken suo dengesini kaybetti ve yere düştü, ben de onun üzerine... Nirei hızlıca salincaktan kalkıp yanımıza geldi ve telaşlı bir ses tonuyla "İyi misiniz?" diye sordu. İkimiz de toparlandık ve yerden kalkarken kafamızı sallayarak onayladik. Fakat yüzüm onun üzerine düştüğüm için kızarmıştı.
