Tw: !nt!har düşüncesi, sigara
Yazardan
Sakura titrek bir ses ile "H-herneyse sigara paketimi geri ver!" dedi. Uyandığını belli etmemeye çalışıyordu fakat bunu çok belli ediyordu.
Suo hafifçe gülümsedi ve paketten birkaç sigarayı çıkarıp cebine attı, ardından pakette 4 sigara bırakıp sakuraya uzattı. "Bence bu kadar sigara sana şimdilik yeter. Değil mi?" dedi.
Sakura gozlerini devirerek paketi elinden aldı. Ardından suo nireiye de bir sigara uzattı ve "Sen de sakın fazla içme!" diye uyardı. Nirei sigarayı alırken kafasını evet anlamında salladı.
Bir süre daha üçü beraber parkta oturduktan sonra suo annesi aradığı için gitti. Suo gittikten sonra sakura ve nirei de gitmeye karar verdiler. Sakura ve nirei de yolda yürürken gördükleri nehirin kenarina oturdular.
Hava hafiften karamaya başlamıştı ve kasaba sessizlesmeye başlamıştı. İkisi de tek bir kelime etmemişti ve bu sessiz ortam nirei için çok rahatlatıcıydi. Fakat aynısı sakura için de söylenemezdi.
Sakuradan
Suo gittiğinden beri ikimizde hiç konuşmadık. İkisi de çok yakın arkadaş gibi gözüküyor. Ben onların aralarına mi giriyorum. Hayır, olamaz değil mi? Ben onlara yaklaşmadım, onlar bana yaklaştı. Ama yine de kendimi fazlalık gibi hissediyorum.
Hayır, ben zaten fazlalığım. Bu dünyada yaşamayı haketmiyorum. Benden hoslanmadiklarina yemin edebilirim.
Yazardan
Sakura böyle düşünmeye devam ederken nirei kafasını sakuranin omzuna yasladı. Sakura bunu görünce şaşırdı ve yüzü kıpkırmızı oldu. Fakat hiç onu ittirmedi. Öyle kalmaya devam ettiler bir süre daha.
Ardından hava tamamen kararınca eve gitmeye karar verdiler. Bir süre sonra nirei ile sakuranin yollari ayrıldı ve tek başlarına gitmeye başladılar. Sakura eve girdi ve her zaman ki gibi yatağına uzandı.
Sakuradan
Sigara paketini cebimden çıkardım ve içmeye başladım. Bir süre sonra yeni bir tane daha almaya çalışırken paketin tamamen boşaldığıni farkettim ve aklıma suonun yaptigi geldi.
Neden beni bu kadar çok onemsiyorlardi ki? Ne de olsa asla çok da değerli bir insan değildim.
Yazardan
Bir süre sonra sakura uyuyakaldı. Ertesi sabah telefonuna kurduğu alarm ile uyandı ve kahvaltısını yapıp evden çıktı. Dün nirei konuştukları yerde onu bekliyordu.
Sakurayi gorunce nirei koşarak ona sarıldı ve sakura yibe kızardı. Ardından okula doğru yürümeye başladılar. Shistoren bölgesine gitmeden önce hepsi okulda buluşacak ve oradan gideceklerdi. Sakura yol boyunca çok konusmamisti, nireinin ona anlattıklarını dinleyip arada evet anlamında başını sallamisti.
Yolda yürürken tekrardan suo ile karşılaştılar. Suo onlara el sallayarak "Gunaydinnn" dedi. Nirei de neşeli bir sesle "günaydın" dedi. Sakura ise kafasını salladı.
Suo da yanlarına gelip tam ikisinin ortasında durdu. Bunu özellikle yapmıştı.
Sakuradan
Cidden ben onların arasına giriyorum galiba. Onlardan uzak dursam daha mı iyi olur? Suonun beni istemediği çok belli ama o zaman neden benimle arkadaş olmaya çalışıyor?
Anlamıyorum...
Yazardan
Bir süre daha aralarında shishistoren hakkında sohbet ederek yürümeye devam ettiler. Sakuranin sohbete pek takılmaması nireinin ve supnun dikkatini çekmişti fakat ikisi de bu konu ile ilgili bir şey demediler.
Okula vardıklarında hiragi ve sugishita bekliyordu fakat umemiya hala ortalıkta yoktu. Hiragi sessizce söyleniyordu. 10 dakika sonra umemiya elinde 6 tane dorayaki ile geldi.
Sakuradan
Umemiya elinde bir sürü dorayaki ile "BEN GELDİMMM" diye bağırarak bize doğru koşuyordu. Bundaki hayat enerjisi çok fazla, bir kısmını ben alabilirim aslında.
Herneyse, elindeki dorayakileri bize verdi. Diğerlerine baktım, herkes paketi açıp yemeye başlamıştı. Suo dorayakinin bir kısmını bana bir kısmını da nireiye vermişti. Herkesin yemeye başladığından emin olunca dorayakiden bir ısırık aldım.
Tadı gerçekten çok güzeldi. Umemiyaya dorayaki için teşekkür ettim. Ardından o da "Sorun değil tatlımm!" diyerek kafamı okşadı. Bunu gören sugishita da beni öldürecek gibi bakıyordu, çok korkunç.
Bir süre daha yürüdükten sonra shishistoren bölgesinin önüne geldik. Togame, choji, sako ve adını bilmediğim iki kişi daha bizi bekliyordu. Choji hemen yanımıza doğru koştu ve "Hoşgeldiniz" dedi sevinçli bir ses ile.
Ardından onu takip etmemizi söyledi ve zıplayarak yürümeye başladı. Neden herkes çok enerjik anlayamiyorum. Yürürken birden nirei koluma girdi. Yüzüm kızardı ve bunu gören suo da diğer koluma girdi. Bunu görünce daha çok kızardım.
Yol boyunca böyle yürümeye devam ettik çünkü ikisini de ittirmek istemiyordum. Ayrıca sugishita da yol boyunca bana sevgi(!) dolu bakışlarla bakıyordu. Onun dışında hiragi umemiyaya kızıyor sonra da ağzına bir parol atıp kızmaya devam ediyordu.
Adını bilmediğim iki çocuk kendi aralarında konuşuyordu. Sako ise hiç konuşmuyordu. Togame ise chojiyi sakilestirmeye çalışıyordu çünkü sürekli zıplayıp duruyordu.
Bir süre sonra nirei ve suo koluma daha çok sarılmaya başladi fakat ikisine de birşey diyemiyorum çünkü... Çünkusunu bilmiyorum ama onlar bun yaptıkça daha çok utanıyordum. Biraz daha yürüdükten sonra terkedilmiş bir sinema salonunun önünde durduk ve bize sinema salonuna götürdüler.
Salonun duvarlarında sadece köpek balıkları ile ilgili filmlerin posterleri vardı. Bu da bu salonunun neden terk edildiği ile ilgili fikir veriyordu. Salonun içinde shishistoren ceketli bir sürü kişi vardı. Hepsi bağırıp duruyordu.
Nirei bu insanlar korktuğu için koluma daha da sıkı sarıldı. Ardından choji bize doğru döndü ve "Hadi Umemiya, başlayalım artıkkkk!!" dedi.
