Kantinden çıkıp hastalarımızın başına gittik. Bı hemşire bana kızın eşyalarını verdi bende onları incelemek için geri dinlenme odasına gittim.
Kızın telefonu kırılmıştı ama açılıyordu. Telefon şifresi 4 haneli idi ve benim ailesinden birine haber vermem için bu şifreyi bulmam gerekiyordu. Önce basit şeyleri denedim. 1234...
Tabiki olmadı olmasını beklemiştim ama denemekten zarar gelmez diyerek denemiştim.
Bı kaç bişey daha denedim fakat olmadı sonra kızın cüzdanına baktım ve bı fotoğraf buldum. Seval ve yanında ondan bir kaç yaş büyük bı adam. Gülümsüyor lardı ve mutlu görünüyorlardı.Fotoğrafın arkasına baktım ve bı telefon numarası gördüm. Altında da tarih vardı.
04.04.2021
Numarayı kendi telefonumdan aradım ve bir kaç çalışta açıldı.
"Alo?"
Kalın ve uykulu bı erkek sesi duyduğumda fotoğraftaki kişi olabileceği aklıma geldi ve gülümsedim.
"Alo, ben Eylül Sakar. İstanbul Özel Nilüfer Hastanesinden arıyorum sizi. Sanırım sevgiliniz uçak kazası geçirdi ve şu an hastanemizde, durumu gayet iyi fakat ailesinden birine ulaşmak istedik ama telefonu açamadık. Cüzdanda sizin numaranızı bulunca-"
"0404"
"Anlamadım"
"Şifre hanım efendi 0404 ayrıca sevgilim değil eski kız kardeşim telefondan annesine ulaşabilirsiniz benim artık öyle bı kız kardeşim yok iyi geceler"
"Ama beyefendi-"
Telefon yüzüme kapandığında şoka girdim. Ne demek böyle bir kız kardeşim yok? Fotoğrafa geri baktığımda tarih ile karşılaştım.
0404..
Bunu sonra düşünmek üzere bı kenara kaldırdım ve telefonu açtım. Kızın annesine ve babasına ulaştım ve yarın öğlene doğru orada olacaklarını söylediler. Nerden mi? Trabzon'dan.
Kız Trabzonlu olmalıydı ayrıca telefonuna bakarak zengin olduğunu söyleye bilirim. Kesinlikle zengin
Odaya Koray girdiğinde onun da elinde Buğra'nın eşyalarının olduğunu gördüm.
" Eylül Buğra'nın ailesi yok"
"Ne? Ne demek yok"
"Yok işte bulduğum tek numara bı arkadaşının o da artık ilgilenmediğini söyledi."
Koray'la birbirimize bakakalmıştık. Buğra'nın kimsesi yoktu, Buğra'yı 19 yaşında tek bırakmışlardı. Tek ve kimsesiz..
"HOCAM HASTALAR"
Bı hemşire odaya koşarak geldiğinde hiç bir şey söylemeden hastalarımızın olduğu odalara koştuk. Seval kriz geçiriyordu sakinleştirici verdik serumuna bir kaç ilaç enjekte ettikten sonra kalp hızı normale dönmüştü. Galiba komada rüya görüyordu ve eğer böyle devam ederse işimiz zor gibiydi.
_____________________
Dinlenme odasında düşünmekten ve meraktan kafayı yiyeceğim saatlerden birindeydik. Merak ettiğim ve düşündüğüm şey ise Seval in ailevi meseleleri idi ama merak ediyorum işte.
Abisi onu neden istemiyordu? Ya da aralarında ne yaşanmıştı? Abisinin anne ve babası ile ne alıp veremediği vardı? Onalrla da mı kavga etmişti? Yoksa sadece Seval'e mi kızgındı? En ama en önemlisi bana 6 da neden iyi geceler dedi? Çok lazım çünkü bu. Evet gayet lazım bı kere.
"Kızım tırnaklarını sal bari sonra beni çağırıyorsun 'Kanka beni bekliversenee' diye"
" Çağırırım tabi çağıramaz mıyım Koray?"
" Çağır çağır da daha bir hafta oldu gene gitmek istemiyorum"
" Mübarek gittiğinde de teyzelerle dedikodu yapıyorsun, görende silah zoru ile götürüyorum sanacak valla benden meraklısın dedikoduya"
"Deme öyle kız bak nolmuş biliyor musun şu vardı ya Seher teyzenin kızı Binnur heh işte zaten ailecek sevinsizler geçen bunu parkta bı çocuk ile konuşurken görmüş-"
" Ay banane Koray bide oturdum seni dinliyorum mal gibi olaya odaklanmam lazım kendi hastanı düşünür müsün acaba?"
" Offf tamam be sana da bişey anlatılmıyor he"
" Seher ablanın kızı olan Binnur' un parkta buluştuğu sevgilisinden banane Koray?"
" Tamam mantıklı konuşmayı kes ben Buğra'ya bakıp geliyorum"
"Tamam git bak gel hadi"
Koray odadan çıkınca düşüncelerime tekrar daldım. En son verdiğim karar ise abisine yazmaktı. Ama sadece kardeşi ile alakalı mesajlar atacaktım.
Başka nasıl mesaj atabilirsin Eylül?Mal mısın? Doğru lan hiç aklıma gelmemişti. Gerizekalı.Fotoğrafı elime aldım ve arkasındaki numaraya tekrar baktım. Sonra aklıma kaydettiğim geldi ve fotoğrafı köşeye koyup WhatsApp dan abisine tıkladım.
Eylül: Merhabalar, ben Seval'in doktoru Eylül Sakar. Kardeşinizin durumu için yazdım. Seval gayet iyi şu an komada fakat bir kaç gün sonra çıkaracağız. Belki bilmek istersiniz diye yazmıştım iyi günler.
*Görüldü*
Görüldü mü? Odun, insan bı bişey yazar dimi hayvan erif. Sakin kızım sakin. Sakinim ben çok sakinim.
"EYLÜL BUĞRA, BUĞRA UYANDI"
Koray'ın ani girişi ile refleks olarak ayağa kalktım.
"NE!"
" Buğra uyandı. Yardım et bana birşeyler söylüyor ama anlamıyorum."
Koray'ın peşinden Buğra'nın odasına giderken hemşireler koşarak yanıma geldi.
"HOCAM SEVAL HANIM, SEVAL HANIMIN KALBİ DURDU"
_______________________
HELLOOOO
Aklıma bı bok gelmiyor halis mi???
Neyse yazdık bişeylerrr
Öptüm bayyyyyy😻