Hermione ellerini Ron'un başının iki yanına kaldırmıştı. Hareketsizdi ve bir anda sevgilisinin gözlerinin üstüne ellerini koyarak gözlerini kapatmayı düşünüyordu. Bundan korkmayacağını biliyordu ama yine de bir anlığına da olsa tırsacaktı.
Harry onları masanın diğer ucunda izlerken Neville'in kızı fark ettiğini biliyordu. Bunu bir saniye de olsa Ron'un arkasına kayan gözlerinden anlamıştı. Ama çocuk Ron'a fire vermemek ister gibi gözlerini hemen arkadaşına çevirdi ve onu dinlemeye devam etti.
Hermione tam ellerini hareket ettireceği sırada -bunu sezmiş gibi- Ron bedenini sola döndürerek hafifçe geriye yaslandı ve kızı karşısına alacak konuma geldi. Onun elleri hareket ederken sağ eli ile iki bileğini yakaladı ve sol eli ile belinin arkasını kavradı.
Tüm bunlar saniyeler içinde olurken Neville kendisini geriye çekti ve karşısındaki çocuğa alan sağladı. Ne olacağını biliyor gibi şaşırmamıştı. Harry ise olduğu yerde kıpırdamadan onları izliyordu.
Sevgilisinin ellerini tuttuğu kolunu ileri uzatıp onu döndürerek belindeki eli ile kucağına çekti ve onun sırtını karnına yasladı. Harry şaşırmayı bırakamamıştı ama ona göre oldukça tatlı görünüyorlardı şu an.
Hermione üzerindeki şaşkınlığı atamamıştı ve Ron'un elleri belini sararken ve çenesini boyun girintisine yaslamışken atamayacak gibiydi. Hatta gittikçe kızaran yüzü de bunu fazlasıyla kanıtlıyordu.
Ron sırıttı ve onların dışında çevrene olanları duyamayacağı şekilde konuştu.
"Benim sevgilim oyun mu oynamak istiyormuş?"
Çenesi sevgilisinin omzundayken çevrede tek tük olan kişilerin gözlerinin yavaş yavaş onlara dönmesi ve Ron'un bunu umursamamasına rağmen Hermione'nin gittikçe kızarıyor oluşu Harry'nin hafifçe kıkırdamasına sebep oldu. Arkadaşlarının ilişkisini seviyordu ve onları böyle görmek onu da mutlu ediyordu. Ama binasının kırmızı rengine bürünen arkadaşı birazdan nefes almayı bırakacak gibiydi ve ona müdahale etmesi gerektiğini düşünerek konuştu.
"Ron, biraz daha böyle kalırsanız müdire gelip müdahale edecek!"
O da etraftakilerin duyamayacağı şekilde konuşmuştu. Söylediklerinin ardından Ron kızın belinden ellerini gevşetti.
Sırıtarak kızın kulağına eğildi ve bir şeyler fısıldadı. Neville ve Harry yüzüne bakarken yavaş yavaş kızardığını gördüler. Bundan sonra hemen kollarınu çözdü ve onun çözmesiyle birlikte Hermione bir anda ayaklandı.
"Bence artık şu salondan çıkalım."
Kızarmış yanakları ve dağılmış saçı ile çok tatlı gözüktüğünü düşündü Ron. Hala utancından çok konuşamayan kız hemen korunma amaçlı iki arkadaşının arasına geçti ve o şekilde yürümeye başladı.
Ron iki eli cebinde onun arkasından sırıtarak bakıyordu. Başını öne eğdi ve hafifçe güldü. Kızın omzunun üzerinden ona baktığını biliyordu. Başını kaldırınca sağ elini cebinden çıkarttı ve alnına düşen saçlarını hafifçe eliyle geri itti. Hızlı adımlarla arkadaşlarınla yetişti ve aralarına girip kolunu sevgilisinin omzuna attı.
bu bölümün bu kadar kısa olması da, bu bölümü paylaşmak da planlarım arasında değildi. ayrıca düzenlemedim. umarım hatam yoktur. pek içime sinen bir bölüm değildi açıkçası. sadece burada olduğumu bilmeniz için paylaşacağım.
kitap askıda kalmaya devam edecek. ama uygulamada biraz aktifim ve yorumlarınızı okuyorum.
maalesef ben de vpn ile giriyorum. umarım en kısa zamanda tekrar normal bir şekilde devam edebiliriz.
okulların açılmasına da bir hafta kalmışken okulu bekleyen herkese başarılar ❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
By Mistake | Drarry (ASKIDA)
Fanfiction"Bana bak Potter. Bunu aramızda anlaşmazlık olmasını istediğim için veya art niyetle söylemiyorum. Sen beni bozdun ben de seni? Sadece iyileşene kadar..."