PRENSES MALFOY

16.Bölüm

Marcus: pansy büyü ile mi bu hâlde sence?!

Mattheo: yaptın mı yapmadın mı?!

Marcus: sen soruma ceva-

Mattheo: yaptın mı diyorum?!

Marcus: tamam! Olmamış!

Mattheo: kabul ediyorsun yani!

Marcus: sende gidip alice'e yalan yanlış şeyler anlatmasaydın!

Mattheo: alice kendisi bana soyledi bende yaptığını düşündüm!

Marcus: yapmadı deseydin lan! Kızla 2 yıldır ayrıyız biz!

Mattheo: sen öyle bir şerefsizlik yapacak birisin!

Marcus: enayi miyim lan ben alice'i aldatayim!

Mattheo: enayilerin başısın sen!

Marcus: sende oro-

Mattheo: ağzını burnunu kırdırtma bana kızın yanında!

Marcus: ben onu bunu anlamam lan! Alice'i yapacaksin bana!

Mattheo: sen git önce pansy'ye söyle!

Marcus: bak kızın yanında ağzımı açtırma!

Mattheo: açsana lan!

Emma: lütfen açın agzınızı! Sabahtandır bu ânı bekliyorum ben!

Mattheo: bak o da aç diyo-
Bir dakika.
Ne?

Emma: yok bir şey siz devam edin

Mattheo: tamam

Marcus: bak şimdi anlatıyor-

Tom: sesinizi kesecek misiniz?

Aniden gelen ses ile o tarafa baktığımızda tom'u görünce gülümseyerek kalktım.

Kollarımı boynuna dolayıp öpünce elini belime sarmış karşılık vermişti

Marcus: olamayan da var yanlız burda!

Tom: bu bizim sorunumuz değil. Sevgilimi istediğim zaman öpebilirim

Emma: evet. Beni istedigi zaman öpebilir. Ve bende onu istediğim zaman öpebilirim.

Mattheo: konu kaynadi yanlız

Tom: konunuzu konuşun siz. Emma'yı alıyorum ben

Emma: nereye?!

Diye sordun heyecanla. Sevgili olduğumuzdan yani dün akşamdan beridir bu ânı bekliyordum

Nasıl bir cıkma teklifi edecek acaba?!

Çok heyecanlanmıştım. Bana ilk sevgili olduğumuz zaman bir çıkma teklifi etmemişti

Ama bunda edeceğine adim kadar emindim

Tom: gidince görürsün

Emma: o zaman önce eve gidelim. Üzerimi değiştireyim. Sonra gideriz

Tom: üzerini değiştirmene gerek yok. Her hâlinle güzelsin sen

Emma: yaa biricik sevgilim.

Dedim sıkıca sarılarak. Çok sarılmadı ama bir kolunu belime sardı.

Mattheo: hop hop. Aile var burda.

Emma: kesin sesinizi. Pis bekarlar

Marcus: ayıp oluyor ama!

Tom: o sesini bir daha ona karşı yükseltirse-

Marcus: yemin ederim bir daha yapmayacagım acı bana lütfen!

Tom: lafımı bölme!

Süt dökmüş kediye dönerek mattheo'nun yanına geçti

Bu hâline ister istemez gülerken tom elimi sıkıca tuttu ve

Tom: gidelim

Diyerek bizi cisimledi

Umarım güzeldi💚💚💚💚💚