(Doğandan).
Özlediğimi fark etdim bir kez daha, yine kokusu yoktu, her zerresini özlemiştim ama yoktu....
Eve girdim üzerimi değiştim, Ormanda olduğum için üzerim toz olmuştu, duş aldım çıktım sağolsun sevdiğim kadın bu gün beni iyice hırpalamıştı bir tek kolumda kuçuk bir morluk vardı, şimdi söyliyeyim, Kadınımın eli baya ağırmış yani. Hırsını çıkmıştı ama bana hala sinirliydi biliyorum, tesadüfen karşılaşmıştık aslında ben Sinemin işini bitirmek için ordaydım ama bi baktım Leyla hanım da uslu durmamıştı ateş sesi geldiğinde herkes dağılmaya başlamıştı tabii. Bir çok kişi Leylaya silah tutuyordu uzaktan bazılarını ben indiriyordum ama Leyla bunu fark etmemişdi bu işime gelirdi zaten. Sinem hala ortalıkta yoktu, Leyla bir çok kişiyi indirmişti, nasıl oluyordu bilmiyorum ama bu kadına her geçen gün daha da aşık oluyordum. Birden ormanın diğer tarafına baktığımda Leylanın peşinde 10 dan fazla kişi vardı Leylayı görmemişlerdi ama tam görüceklerdi ki aldım Leylayı kendi tarafıma çektmiştim işte ne olduysa orda olmuştu. Çok az bir zaman da olsa kokusu hissetmiştim, gözlerinde tekrar habs olmuştum. Durmadan vuruyordu bana, hiç sesimi çıkarmadım, beni tanımasını istemedim, en son bir şey olmuştu sanki bi an beni tanıdı sandım ama bir süre bu halde dursaydık tanırdı beni. Bize doğru başka bir adamlar geldiğinde Leyla ayağa kalktı Tabii ben de ayağa kalktım Leyla o tarafa doğru baktığında cebimde bir yağıt bide kalem çıkardım bir şeyler yazdım oraya bırakıp oradan uzaklaştım İlerideki ağacın arkasında durdum Leyla'yı izledim Sadece şimdilik sadece onunla notlarla iletişim sağlayabilirdim O yüzden yanımda her zaman bir kağıt bir de kalem bulunurdu.
Özlem hissini size anlatamam ama çok özlüyordum.
Üzerime spor kıyafetlerimi giydim gözüm aynanın önündeki kol saatine kaydı. Saati elime aldım bu saat neydi biliyor musunuz normal bir saat değildi aslında bu saat ben de, Leyla'da, Yavuz'da, Bir de Ayaz'da vardı. Saatin sol kısmında bir kuçük düğme vardı işte O düğmeye bastığında birinin tehlikede olduğu sinyali veriyordu diğer saatlere. Aslında bunu yapmak fikri Ayaz'dan çıkmıştı bir gün birimiz tehlikede olursak anlayalım diye. Ben tehlikedeysen diğer saatlere sinyal gidiyordu ve 2 rakamı beliriyordu, Yavuz teklikedeyse 3 rakamı, eğer Ayaz teklikedeyse 4 rakamı, Leyla tehlikedeyse 1 rakamı oluyordu.
Ayaz hayatta olmadığı için şu an Ayaz'ın saatinin nerede olduğunu bilmiyordum mutlaka Leyla saklıyordu onu da.Spor yapmak için aşağı kata indim spor salonuna tüm sinirimi çıkmak istedim boks torbasıyla bir saat geçirdim. Ardından spor salonunun kapısı çaldı. "Gir!" Dediğimde içeri Emir girdi "abi yenge eve vardı onu haber edicektim" dedi " güzel takipte kalın evin önünden kuş dahi uçarsa haberim olacak!" dedim "Tamam abi merak etme" dedi Emir ardındam odadan çıktı. Biraz daha spor yaptıktan sonra kendi odama gidip soğuk bir duş aldım. Artık gece yarısını geçmişini bile uyuyamıyordum geceleri Leyla'nın kokusu olmadan uyuyamıyordum ona sarılmadan uyuyamıyordum, dolabı açıp içinden uyku ilacı aldım ve bir bardak su ile ilacı yutdum 10 dakika sonra uykuya dalmıştım...
⏳
(Leyladan)
Arkamı döndüğümde yerde bir not bulmuştum notu elma aldım tam okuyacağım sırada Arkadan bir ses duydum "Kızım nerdesin sen ne işin var burda napıyosun iyimisin?" Diye Beni sor yağmuruna tutan bir Yavuz'la karşılaştım gözüm arkasına gittiğinde elleri bağlı olan Sinem'i gördüm Anlaşılan abim hepsini atlatmış Sinem'i de almıştı İşte bu benim için çok iyi bir haberdi hemen notu arka cebime sıkıştırdım abime Bir Şey Demeden arkasına geçip Sinem'in kolundan sert bir şekilde tutup yürümesini sağladım "YÜRÜ!" Dedim sert ve net şekilde yanımdaki Yavuza bir bakış atarak şimdi değil dedim Ormandan hızlıca uzaklaştık arabaların önüne geldik Sinem'i arabanın bagajını açarak ellerini Ve kolunu ve ağzını bantlayarak kendi arabamın bagajına attım Yavuz ne kadar da benim arabamda kalsın diye ısrar etse de benim bir planım vardı O yüzden Kendi arabamı bagajına Koydum. Bagajı kapatarak arabayı kilitleyip Yavuz'un yanına döndüm ve konuştum" Yavuz abim, canım abicim ben hallederim hadi geri dönelim burada daha fazla kalırsak bizi yakalarlar Hem ne farkı var ha Benim arabamda kaldı Ha senin bir şey yapmayacağım ki zaten" Yavuz sabır dilercesine gökyüzüne baktı ardından başıyla onaylayıp yine benim her zamanki gibi Dikkat etmem için uyardı en sonunda İkimiz de arabalarımıza binip yola koyulduk Yavuz'un şeritte önüme geçmesini sağladım o önden ilerlerken dümdüz yolda ileride sağa döngü vardı Yavuz düz giderken ben de hemen sağa döndüm aradan bir iki saniye geçtiğinde telefonum çalmaya başladı şaşırmamıştım Yavuz arıyordu İlkinde kapattım sonra tekrar aradı ve açtım konuşmasına izin vermeden " abi Sinem'i eve götüremem yakınlarda bir depo var eski bir depo Sinem'i Oraya götürüyorum merak etme sen eve git ve Sena bunun yanında kal kendimi iyi bakacağım dikkat edeceğim hepsini biliyorum bir daha söylemene gerek yok merak etme Akşama evdeyim" diyip Telefonu kapattım. Biraz gaza basarak İlerideki depoyua ilerledim Tabii ki Sinem'i oraya koyup geri dönmeyecektim abime yaptıkları cezasız kalmıycaktı evet belki onu öldüremeyecektim ama ölmekten beter edecektim bana ölmek için yalvaracaktı. Arabayı deponun önünde durdurup bagajı açtım, Sinem orada ağzı kapalıyken bir şeyler söyleyip duruyordu ağzı bantlı olduğu için doğru düzgün de konuşamıyordu kolundan sert bir şekilde tutup depoyu açtım içeri fırlattım ayağa kalkması için emir verdim tabii beni ikiletmeyip ayağa kalktı zorla, ayakları da bağlı olduğu için zorla ayağa kalktı. Biraz ilerleyip Deponun ortasında Durdurdum bir masaya oturtdum. Bu depoya önceden bıraktığım bir kutu vardı hala orada bekliyordu kutuyu açtım içeride bazı işkence aletleri vardı Ben de oradan bir bıçak seçtim kollarına ayaklarına acımadan çizikler attım hepsi de derindi ardından o çiziklere Tuzla baskı uyguladım Deponun içindeki çığlıklar etrafa yayılıyordu bu his bana çok zevkli geliyordu Onun çığlıkları beni gülümsememe sebep oluyordu istemsizce depoda kahkahalarım doldu ardından bir Kaynar suyla başından aşağı döktüm artık dayanamayıp yere yığıldı yere eğilip boğazını sıkarak konuştum " bir daha sen ve sizin gibiler aileme bulaşacak olursanız hepinizin sonu ölümden beter olur sakın bizimle uğraşmayın. İstesen seni şuracıkta öldürürüm kimse seni bulamaz biliyorsun değildi" Dediğimde zorla evet anlamında kafa salladı "iyi! Şimdi bana herşey anlat büyük bey kim! Ona mı çalışıyorsun?!! KONUŞ"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savcı ve Mafyası
Actionİlk hikayem Doğan:Şu an bir örgüt lederiyle evleneceğinin farkında mısın güzelim Leyla:Sen o örgütün lideriysen bende Savcısıyım pardon Hakimi ayağını denk al derim Doğan Öztürk. ;)