¹²

302 39 90
                                    

siirsare: vakit geldi ha

keremakturkoglu: geldi..

Hiç gidesim yok

siirsare: gitme ya

Neyse parası biz topar veririz

keremakturkoglu: neden hayatıma daha erken girmedin ki

siirsare: ben senin hayatına girmedim

Sen benim hayatıma girdin

Hatırlatırım

keremakturkoglu: iyikide girmemiş miyim ama

siirsare: iyiki girmissin 🙃

Cikma teklifini geri getirsinler//

Bu ne boyle//

Reis biz simdi neyiz//

keremakturkoglu: gelmeyecek misin beni geçirmeye

siirsare: çok istiyorum ama

Ailen olacak

Nasıl olur ki

keremakturkoglu: ne olacak ki

Seni görmek için can atıyorlar//

Flört nasıl ediliyor aq//

Biz direkt sevgili olsak olmuyor mu//

siirsare: bilmem

Yani

Ailen sonucta

Son kez kendi kendinize vedalaşmak isteyebilirsiniz

keremakturkoglu: Sare

Sende benim için çok değerlisin

Aynı onlar gibi

Gel lütfen

Gelmezsen çok üzülürüm

siirsare: geleceğim

-

keremakturkoglu: sen bana ne zamandır hikâye anlatmıyorsun

Hadi anlatda bi havamız değişsin

Kafayı yemek üzereyimde

siirsare: sarılsak gecer mi?//

Şiir değilde

Beğenebileceğin bir hikâye anlayacağım ben sana

Kardelen ve Hercai'nin hikâyesi

Kardelen ve Hercainin  hikâyesi ;
Çok uzun zaman önceymiş. İki kır çiçeği birbirlerine âşık olmuşlar. Bahar
gelince, diğer tüm çiçekler gibi açmışlar, güneşe merhaba demişler. Sonra
çiçeklerden biri diğerine, biz sıradan çiçekler gibi olmayalım demiş. Kışın
ortasında, herkesin soğuktan korktuğu bir günde açalım ki, bütün doğa bize
hayran olsun. Biri açmak için, kışın gelmesini beklerken diğeri o yaz açmış. O
gün bugündür, sevgilisine bekleyip karda açan çiçeğe kardelen, sevgilisini
yarı yolda bırakan çiçeğe de hercai denir..

keremakturkoglu: ben simdi hercai miyim

Başka bir takıma gidiyorum..

siirsare: of Kereem

Gecende kendin dedin

Sen Galatasaray'ı bırakmıyorsun

Şuanda bir taraftarsın

Sen Galatasaray'ın oyucnusu değilsin ama bu Galatasaraylı olmana engel değil

keremakturkoglu: dimi

Ben hep Galatasaraylıyım

Onları gururlandırmaya gidiyorum ben

siirsare: basaracagin konusunda hicbir suphem yok 💓

/

Üstüme ilk buluştuğumuz gün girdiğim kıyafetleri giydim,başka ilkleri çağırsın diye.

Annemler giderken şoförde onlarla birlikte gitmişti ama benim için gelen geçici bir şoför vardı. Gelip beni aldı, havaalanına doğru giderken karşımda GS Store tabelası olan bir yer gördüm.

"İki dakika bekler misin"

Arabadan inip koşa koşa oraya girdim. Kerem'in t-shirt'ünü bulup satın aldım. Bunu ona imzalatacaktım.

"Gidebiliriz"

-

Karşımda bavullarla duran Kerem'i görünce gözlerim doldu,sanki hep tanışıyormuşuz gibi koymuştu bu ayrılık. Yani 'bedensel' ayrılık.

Ona doğru yavaşça gittim, onunda gözleri doluydu. Elimdeki T-shirt'ü uzatıp
"İmzalar mısın?" Dedim.

Ceketinin cebinden bir kalem çıkarak imzaladı,bir gözü bendeydi,ve her an ağlayabilecek şekildeydi.

Sarılmak istiyordum,ama tüm ailesi şuan tam yanımızda bize bakıyordu.

"Bakın bu Sare" bana bakarak cümlesine devam etti "Size hep bahsettiğim"

Hepsi ile tek tek tanıştım ama onlar benim en sevdiğim şairi bile biliyorlardı..

Kekten hepsi yemiş, çok beğenmişler. Hatta Reyyan'a sözüm var, onun için tekrar kek yapacağım.

Herşey gayet iyi güzeldi ama şuan tek isteğim Kerem'e satılmaktadı, ve asla yapamıyordum.

Kerem benden hızlı davranıp beni kendine çekip sarıldı. Bir eli belimde, diğeri saçlarımdaydi. Boynuma birkaç damla göz yaşı düştüğünü hissettiğimde daha sıkı sarıldım.

Vedaları sevmem, Keremle vedalaşmayıda hiç sevmedim. İsterdim ki o hep burda kalsın,ama kariyeri için bunu yapması lazımdı. Onun istediğinin üstünde şeyleri başaracağından adım gibi emindim.





-




Evet maalesef malûm bölüm geldi...

kerem gibi | kerem akturkogluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin