Medya; Birkan.Güzel uykum, kuş cıvıltıları eşliğinde, huzurlu bir şekilde devam ederken, oğuzun horlaması yüzünden son bulmuştu. gözlerimi tavana dikerek sinirimin geçmesini bekliyordum. Ama yok, adam uyuyunca kış uykusuna yatıyordu sanki.
oflayarak yataktan doğruldum, oğuz sanki bayılmış gibi uyuyordu. bir kolu diğer tarafta, diğeri aşağıda. Bir bacağı katlanmış, dıgeri yataktan aşağı sarkıyordu. vücudunu bırakıp yüzünü incelediğimde,
Gerçekten çok yakışıklı olduğunu tekrar farkettim. gelecekteki kız arkadaşı çok şanslıydı. yönelimini bilmiyordum fakat eninde sonunda bir kadınla evleneceği gerçekti. beni kardeşi gibi görüyordu, bundan emindim.
Bazen bana acıdığı içinde sürekli yanımda olmak istediğini hissediyordum. onu hiç bir türlü anlamıyordum. anlamaya çok çalışıyordum, ama olmuyordu.
Bana karşı duygularının olabileceğinin düşüncesi geliyordu fakat hemen kafamdan geçiştiriyordum. çünkü eğer böyle hissedersem benden nefret edebilirdi. bir gun karşına çıkıp yönelimin ne senin diye sorasım geliyordu ama çekiniyordum.
Ondan hoşlandığımı düşünür diye ödüm kopuyordu. başımı çevirip ona baktığımda güneş yüzüne düşmüştü. o kadar yakışıklı duruyordu ki, içim gidiyordu.
Teni esmerdi, çok çekiciydi. Şu an neden bir sevgilisi yoktu şaşırıyordum fakat daha sonra hayatında birisini istemediği aklıma geliyordu. çevresinde arkasından çok koşan vardı fakat hiç birine yüz vermiyordu.
Kariyerine daha çok önem veren birisiydi. gözüm odadaki saate kaydığında 9 olduğunu gördüm. ki normaldi. çünkü cok erken yatmıştık. Zaten koskoca yatağı oğuz kaplıyordu. Ama buna rağmen çok rahat uyumuştum, onun kolları arasında.
hafifçe hareket ederek kalkmaya yöneldiğim sırada oğuz "nereye?" Demişti kap kalın çıkan sesiyle. uykudan yeni uyandığı içinde sesi kalındı. "Kahvaltı?"
"Siktir et , uyuyalım." aldığım cevapla kendisine doğru çekilmem bir oldu. belimden tutup kendine doğru çekmişti. anında sarılmıştı.
Ulan oğuz, başkası görse gerçekten bizi sevgili sanardı. ama bizim için sadece abi, kardeş ilişkisiydi.
Şaşırmıyor değildim. ama artık alışmışımda. biz öpüşsek o benim abim gibi ya diyerek geçiştirirdim. Tuhaf olan şey, bu duruma karşı ikimizin de bir adımda bulunmamasıydı. sadece akışına bırakmak istiyordum, ama iyice karışıyordu herşey.
"Uykum yok" dedim. ama oğuzdan bir cevap anlamamıştım. Tekrar yavaşça kalkacağım sırada yine durdurmuştu. "Olsun, yat." dedi ve saçlarımı kokladı. "Seni yanımdan ayırmak istemiyorum."
Gözlerimi büyük bir şekilde açarak duyduğum şeyi idrak etmeye çalışıyordum. seni yanımdan ayırmak istemiyorum mu demişti o? gerçekten, biz neyiz oğuz?
Oğuz hala uymaya devam ederken, aklım hala onun sözlerindeydi. belkide uyku semesi söylüyordur diye düşünmekten başka bir şey düşünemiyordum. yüzünü incelemeye başladığımda hayran kalıyordum.
Oğuz gibi olmak çok isterdim, çünkü kim uzun boylu, yakışıklı, kaslı ve arkasında bir sürü kızın koşmasını istemezdi ki? öyle olamasamda, öyle birine sahiptim.
yavaşça tekrar hareket ettiğimde şükür ki oğuzda tık yoktu. yavaş hareketlerime devam ederek yataktan kalktım. annemin gelmesine neredeyse çok az kalmıştı. Bugün beratı almak içinde teyzemlerede gitmem gerekiyordu.
mutfağa girdiğimde dolaptan suyu çıkararak direkt kafama diktim. baya susamıştım. kahvaltı hazırlamak amaçlı çayın altına suyu koyup kaynamaya bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Viraha | {bxb}
Teen FictionKick boks şampiyonu ve mahalle abisi olan Oğuzun dikkati sadece kendisine emanet edilen birkandaydı. bxb!