14

39 3 2
                                    

bu bölümü yazarken şarkı dinliyordum bence en uyumluları

aldattın mı beni -dktt

yapma nolursun-dktt

iyi okumalarr

------------------

İki gün olmuştu.Ben fotoğrafı ona attıktan sonra pablo ve pedri bir çok kez aramış ve sayısız mesaj atmışlardı.Hiçbirine cevap vermemiştim.Normalde iki gün sonra tatil haftası bitiyordu.Fakat ben şuanda gitmek istemediğim için izin kullanmıştım.Ekstra dört gün daha Türkiye'de kalacaktım.İki gün boyunca Sürekli ağlamıştım. 2 Gün boyunca Elif benim mutlu olmam için çabalıyordu.Onu daha fazla yormamak için kendimi toparlamaya çalışıyordum. Tek ailem her zaman ki gibi Elif'ti.

Çoktan uyanmıştım. Hatta doğru düzgün uyumamıştım bile. Uyku düzenim bozulmuştu. Bazen düşünmekten uykuya dalmakta zorluk çekiyordum.Bu yüzden erken kalkıyordum.Şuan ise Elif'le kahvaltı yapıyordum.

-Lal bugün daha iyi misin?

-Toparlanmaya çalışıyorum.

-Geri dönünce ne yapacaksın?Keşke bende gelsem. Yanında destek olurdum sana.

-Bilmiyorum. Yaptığı affedilir bir şey değil ki Elif.Kaldıkları Otelin partisinde bir kızla öpüşüyor.Neden yaptı Elif. Ben hep senin yanındayım diyordu bana. Yalan mıydı?

-Haklısın. Ne diyebilirim ki..

-Gidince de otelde kalıırm.Kendime ev bulana kadar.

Yemeğimi yemiş salonda oturuyordum.

-Lal.

-Efendim?

-Biliyorum pek modunda ddeğilsin ama üniversiteden Kerem vardıya onun doğum günü partisi varmış bizi de ısrarla davet ediyor. Eğer istemezsen gitmeyiz tabii.

Biraz düşündüm aslında hava değişikliği iyi olabiliirdi.Pek canım eğlenmek istemesede.

-Olur gidelim.

-Gerçekten mi?

-Evet. Hem bana da değişiklik olur.

-Pekiiii.Ayy hadi hazırlanalım.

Elif'in bu heyecanı yüzümde bir tebessüm oluşturmuştu. O hep böyleydi.Enerjik ,hareketli. Ben ise daha sakin takılan birisiydim.Sosyal medyada antrenman videolarına baktığımda Pablo'nun gayet normal her zaman ki halinde olduğunu görmüştüm. Belkide öyle görmek istedim o an bilemiyorum.Madem öyle bende kendimi toparlamak için elimden geleni yapacaktım.Beyaz uzun bir elbise giymiştim.Ve siyah kemer takmıştım. Çok hafif bir  Makyaj yapmıştım.Elif'in yanına gittim. O da benim elbisemin siyahını giymiş ve beyaz kemer takmıştı. Zaten bu elbiseleri önceden beraber almıştık.

-Hadi gidelim.

Yola çıktığımızda aslında hiç gidesim gelmemişti. Fakat çoktan kabul etmiştim.Yol boyu pablo'yu düşündüm. Yol çok uzun değildi zaten.Bir villanın bahçesinde yapılacaktı parti.

...

Parti başlayalı yaklaşık 2 saat olmuştu ve ben sadece oturmuş limonata içimiş etrafı izlemiştim.Bu parti fikri kesinlikle berbattı.Aklıma sürekli o fotoğraf geliyordu.Telefonum çalmaya başladı.Son bir kaç gündür hiç susumuyordu.Bende açmama konusunda ısrarcıydım tabii ki.Arayanın de jong olduğunu gördüm.Belki onunla dertleşebilirdim. Eif'e haber verip partinin yapıldığı bahçeden çıktım arabanın oraya geldim. Burada ses yok denecek kadar azdı. Görüntülü konuşmaydı.telefonu açtım.

-Leal nasılsın?hey o arkadaki seste ne?

Kulaklarının Maşallahı var.Nasıl duydunyaa yuh

-Bir arkadaşımın doğum günü partisi vardı da. Ayıp olmasın diye geldim.

De jongun etrafında birileri var gibiydi.haiften sesler geliyordu.

-Anladımm.Ben aslında seninle gavi hakkında konuşacaktım.

-Konuşacak bir şey yok de jong. Aldattı beni.Daha neyini konuşacağız.

-Ama Lal olay seninn bildiğin gibi değil.

-Aması falan yok de jong herşey ortad-

Sözüm keremin yanıma gelmesiyle yarıda kalmıştı. Telefonu arabaya yaslamıştım konuşurken.Çok farkedilecek bir yerde değildi fakat de jong kesinlikle bizi görüyordu.

-Lal.Pasta keseceğiz. Hadi sende gel. Senin gibi bir hanımefendinin yanımda olması beni çok mutlu eder.

Bu sözlerinden sonra elimi tutup öpmüştü.Yanlış anlaşılma olmaması için elimi direk çektim ve sert bir şekilde konuştum.

-Bir daha sakın böyle bir şey yapma Kerem.Benim bir sevgilim var.Ve bu hoş değil.

Cümlemi ingilizce söylemiştim. Hem de jong hemde kerem anlasın diye.

-Şey pardon bilmiyordum.

-Artık biliyorsun.

Kerem bu lafımdan sonra çekip gitmişti.Hemen geri de jong'a döndüm.

-Sakın bir anlam çıkarma de jong. sadece ihanet olarak algılamayın diye sevgilim dedim.Çünkü ben sevdiğime ihanet etmem.başkalarının aksine.Gavi ve benim aramda hiç bir şey kalmadı.

-Ama Leal-

-Özür dilerim Mi belleza...

De jong'un sözünü yarıda kesmiş ve Telefonu yüzüne kapatmıştım .fakat fısıltıyla söylemiş olsada arkadan pablonun özür dileyişini duymuştum. Dışarıdan gavi diyordum fakat o her zaman pablo'ydu benim için.

Gözyaşlarım tek tek akmaya başlamıştı.Elif'in hevesli bir şekilde yanıma geldiğini gördüm.

-Kerem bana bir şeyler dedi de merak ettim.

Tam Yanıma gelip ağladığımı gördüğünde bütün hevesi kaçmıştı.

-Lal'ım noldu sana?İyi misin?Anlat bana.

-Dayanamıyorum Elif.ben hala çok seviyorum onu.Ama bir yandan da affedemiyorum.

-Şşşş tamam geçicek bu günlerde.Gel buraya.

Hemen Elif'e sarıldım.Elif sırtımı okşuyordu. Bu Az da olsa rahatlatıyordu beni.Şuan bile bu haldeysem İspanya'da kim bilir nasıl olacaktım.Herşeyin bir kabus olmasını istedim.Tek sorun herşeyin gerçek olmasıydı...

---------------------------

üzücü sahneler yazmak pek bana göre değil sanırım.Nasıl olmuş sizce?Elimden geldiğince güzel yazmaya çalıştım.Sanırım yazarken  en zorlandığım bölümdü. Umarım beğenmişsinizdir.

 Pablo Martín Páez GaviraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin