Kimse inanmadı, belki sadece Seda Köroğlu.
Aşk öngörülemez, habersizdir ama aynı zamanda maceralarla doludur. Ama hayatın da maceraları var, değil mi?
_________________________________________________"Anne, annem, bana yadım et..."
Seda: KIZIM!
Mükerrem: Anne, ne oldu?
Seda: Rüyamda Melek'i gördüm, beni arıyordu, yardıma ihtiyacı vardı.
Mükerrem: Anne, abartıyorsun, o hiç kimseden yardım istemedi, bunu biliyorsun.
Seda: Biliyorum, ama korkuyorum.
Mükerrem: Anne, abartmayı seviyorsun, bunu hepimiz biliyoruz.
Seda: Off, kızım, anne olduğunda anlayacaksın.
Mükerrem: Hadi yatalım, yarın sabah onun yanına gideriz, tamam mı?
Seda: Tamam, iyi geceler!
Mükerrem: İyi geceler!
_________________________________________________Sabah
Seda: Mükerrem, acele et, Fatma arabada bizi bekliyor.
Mükerrem: Ben hazırım, hadi.
Seda: Sen git, ben kapıyı kilitlerim, ben de gelirim.
_________________________________________________Arabada
Mükerrem: Fatma abla, nasılsın?
Fatma: Ne yapayım, çalışıyorum, yürüyorum, sen mi?
Mükkerem: Melek olmadan sıkıldım, bir şeyler öğrendin mi, ne zaman bırakacak?
Fatma: Bilmiyorum, ama...
Seda: Onu asla hapisten çıkarmayacak. Hadi söyle!
Fatma: Belki ama onu kurtarmak için elimden gelen her şeyi yapacağım, söz veriyorum Seda Teyze.
Mükerrem: Ben de senin gibi bir kız arkadaş istiyorum, artık gidebilir miyiz?
Fatma: Umarım bulursun, şimdi gidiyoruz.
_________________________________________________Hapishanede
Seda: Melek, iyi misin?
Melek: Anne, beni uyandırdın, elbette iyiyim ama ne oldu? Sen iyi misin?
Seda: Ben iyiyim kızım.
Mükerrem: Evet çok, dün gece sen ona seslenirken rüyasında seni gördü.
Seda: Mükerrem!
Melek: Off, anne.
Mükerrem: Ne?
Fatma: Bitirdiyseniz, şunu da belirtmek isterim ki Metin Bey tüm tutukluları cezaevi bahçesine bırakıyor.
Melek: Sanmıyorum, ne zaman?
Fatma: Bugün!
Metin: Duyduğumu biliyorsun, değil mi?
Seda: Bu doğru mu?
Fatma: Biliyorum.
Metin: Evet, bu doğru.
Melek: Neden? Ne sebebin var?
Metin: Kardeşim bunu istedi.
Mükerrem: Peki kardeşin kim?
Metin: Söyleyemem.
Mükerrem: Söyle ya da söyleme, onu bulacağım.
Polis memuru: Zaman bitti, hadi gidelim Melek Köroğlu.
Seda: Kendine dikkat et.
Mükerrem: Dinle çünkü yine rüya görecek.
Fatma: Görüşürüz, Melek'cim.
_________________________________________________Koridorda
Sevda: Oooo, kim geri döndü?
Deniz: Naif bir.
Melek: Aptallık etme, pişman olacaksın.
Deniz: Beni pişman edecek misin?
Sevda: Bunu asla başaramayacak!
Melek: Bu kadar emin olma!
Melek kaçmaya başlar. Sevda ve Deniz onun peşinden koşuyorlardı. Polis ekipleri onları durdurmaya çalışıyor. Melek avluya geldi ve bir adama çarptı.
Melek: Oh, pardon, ben...
Çetin: Bir şey değil, iyi misin?
Melek: İyiyim. Sen iyi misin?
Sevda: Seni bulamayacağımızı mı sandın?
Çetin: Ben de iyiyim.
Melek: Metin Bey kardeşi yüzünden dışarı çıkmamıza izin vereceği için koştum.
Metin: Herkese söylemeyi bırakabilirsin. Burada neler oluyor?
Deniz, hapishaneden çıkmak için anahtarları aramak üzere Metin Bey'in ofisine gizlice giriyordu.
Melek: Hiçbir şey olmuyor.
Çetin: Bana çarptı, hepsi bu.
Metin: Çetin, benimle gel, sana bir şey söylemem gerekiyor.
Çetin: Tamam Metin.
Çetin ve Metin, Metin'in ofisine giderken Melek onları takip etti çünkü Çetin'da bir şeyler tuhaf görünüyordu.
_________________________________________________Ofiste
Metin: Ne oldu Çetin?
Çetin: Hiç bir şey!
Metin: Bana bak, doğru söyle, yoksa sen...
Çetin: Shhhh, evet.
Metin: O zaman iyi şanslar.
Çetin: Bir bakıș yeterli. Teşekkürler kardeşim.
Böylece Melek ikisinin kardeş olduğunu öğrendi ama yine de ne hakkında konuştuklarını bilmesi gerekiyordu.
Melek ikilinin konuştuğu sırrı öğrenebilecek mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Zamanlar Bir Așk
RomanceBu benim ilk hikayem, umarım beğenirsiniz! #GüvNes #DolTay