Tehdit

1K 132 45
                                    

Taehyung yapmıştı,Taehyung yoongi'yi vurmuştu.
___________________________________________

Güven kazanılması yılları alan ancak sarsılması dakikalar sürmeyen bir şey idi. Eğer bir insana güvenmek istiyorsanız ilk önce onun dış görünüşüne değil içinde yatan şeytana bakmalıydınız. Ben nasist bir insandım,kendini hiçe sayan insanın tekiydim. Zaten bu yüzden bu durumda değil miydim? Sırf diğer insanların duyguları yüzünden kendi duygularımı öldürmemiş miydim? Tanrıya iyi biri kul,çevreme saygılı biri,kim bilir belki de gurur duyulacak bir evlat olamamıştım ben aileme. Ancak çok çabalamıştım, ben iyi bir olmak için çok uğraşmıştım. Zordu,çok zordu. Düşünmeden yapamıyordum. İnsanlar neden bu kadar çok düşünüyorsun diyordu ancak düşünmemi sağlayan şeyleri bilmiyordular. Hiç kimse beni anlamadı,anlamak istemedi. Çığlıklar atıyordum,dakikalardır çığlık atarak Yoongi'yi sarsıyordum ancak uyanmıyordu, gözünü açmıyordu "Yoongi!" Dedim acı feryatlarımın arasından. Her ne kadar kötü biri olursa olsun o ölmeyi hak etmiyordu, arkasında bir enkaz bırakıp gidemezdi.

Ben en yakın arkadaşıma sevgilisinin öldüğünü nasıl söyleyebilirdim ki? Benim yüzümden olmuştu,Yoongi benim yüzümden bu haldeydi. Bir anda kolumdan sertçe çekiştirilmem ile ayağa kalkmış, bedenim Taehyung'un bedenine çarpmıştı. Siktir! Nefesim kesilmişti adeta "Sen" dedi Taehyung sıcak nefesini aheste aheste suratıma vurarak. Sonum gelmişti hissedebiliyordum. Birazdan bende Yoongi'nin yanında yatacaktım. Burnuma ilişen kan kokusu ile bakışlarım hızla üzerinde gezinmişti. Beyaz gömleği kanla kaplıydı. Tanrı aşkına bu iğrençti,bu koku bana babamı hatırlatıyordu "Benden kaçmaya mı çalıştın?" dedi Taehyung kulağıma fısıldarken tüylerimin kabarmasına sebep olarak. Nefes alamıyordum,nefes aldığım her an boğulduğumu hissediyordum. Bir tek ondan değil ben kendimden de kaçmak istemiştim,zihnimde ki seslerden kurtulmak istemiştim ama isteklerim hiçbir zaman gerçekleşmedi.

Taehyung bedenimi endişeyle süzerek yumruklarımı korkuyla sıkmamı sağlamıştı. Ne olmuştu? Yoksa üzerimde bir şey mi vardı? Bakışlarımı hızla üzerime çevirerek giysilerime bakmıştım ancak gördüğüm tek şey Yoongi'nin kanı olmuştu. Neden bana öyle bakmıştı? Çok mu kötü görünüyordum? Taehyung derin bir nefes alırken gözlerini yummuş,belimi sıkıca tutarak kafasını boynuma gömmüştü. Sanki içinde ki öfkeyi tutmak için içten içe harp ediyordu,bana zarar vermemek için çabalıyordu "Güzelim" dedi Taehyung kokumu derince içine çekerken. Kalbim sızlıyordu,en yakın arkadaşımın sevgilisi yerde kanlar içinde yatarken benim hiçbir şey yapmamam canımı yakıyordu "Sana bir şey oldu diye o kadar çok korktum ki" dudakları usulca boynuma çarpıyor,sıcak nefesi bedenimi yalayıp geçiyordu. Yoongi ne olacaktı? Neden ona yardım etmiyordu? "Yoongi gözünü açmıyor Taehyung" dedim titreyen sesime nazaran korkuyla mırıldanarak.

Gözünü kırpmadan vurmuştu,yıllarca birlikte çalıştığı adamı hiç düşünmeden vurmuştu. Hiç mi şüphe etmemişti? Taehyung çok kindar biri idi. Kendi canından başka kimseyi önemseyen biriydi o "Hiçbir şey olmayacak" dedi Taehyung boğuk sesi ile fısıldarken. Nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun? Demek istedim,ona vurarak göğsümde ki acıyı dindirmek istedim ancak kendimde o gücü bulamadım. Taehyung yavaşça benden ayrılarak kalbimin teklenmesine sebep olmuştu. Korkuyordum,birazdan olacak şeylerden ölesiye korkuyordum. Taehyung bana ceza verecekti biliyordum,beni cezalandıracaktı. Arkamda hareketsizce duran bedene duygusuz bir şekilde bakarak sessizce bir kaç küfür savurmuştu dudaklarının arasından "Sana zarar verdi mi?" Dedi koyu irislerini irislerimle hızla buluştururken. Yoongi bana zarar vermekten daha da kötü şeyler yapmıştı. Kafamı iki yana sallayarak yumruklarımı sıkmıştım sinirle "Güzel" dedi Taehyung son kez bedenimi süzerken. Tanrım boğuluyordum.

Gerçekler suratıma çarptıkça nefesim kesiliyordu,göğsüm daralıyordu. Gözlerim den ılık yaşların akmasına müsade etmiştim sessizce "Jaehyun!" Dedi Taehyung sesinin etrafta yankılanmasını sağlarken. Jimin şu an neredeydi? Yalnız mıydı? Evde tek başına mıydı? Benim yüzümden olmuştu,her şey benim yüzümden olmuştu. Bakışlarım kanla kaplanmış ellerimde gezinmişti. Yoongi ölürse ne yapacaktım ben? Çığlık atmak istedim,haykırarak içimde ki acıyı dindirmek istedim ama boğazım düğümlendi,kendim de o gücü bulamadım. Kulağıma ilişen adım sesleri ile gözlerimi kapatarak derin bir nefes aldım "Ölürse yanına kendi mezarınızı kazarsınız!" Dedi Taehyung hıçkırıklara boğulmamı sağlarken. Bunlar çok ağırdı,ben bunları kaldıramazdım. Bir anda bileğimde hissettiğim soğuk el ile gözlerimi yavaşça açarak gökyüzüne dikmiştim İrislerimi. Nefes almak zor gelir miydi insana? "Hasta olacaksın" dedi Taehyung siyah paltosunu omuzlarıma bırakırken. Hasta olmak umarımda bile değildi şu anda tek isteğim Jimin ile konuşmaktı. Ancak bu imkansızdı.

Taehyung elini belime sararak beni geceden daha da kara olan Range rover'a doğru yöneltmişti. Bir yanım Yoongi'nin bunu hak ettiğini söylüyordu diğer yanım ise bunun yanlış olduğunu. Kararsızdım. Taehyung adımlarını hızlandırırken bedenimi sürüklemeye başlamıştı adeta. Biliyordum bana ceza verecekti,evden kaçtığım için beni cezalandıracaktı "Taehyung" dedim endişeyle fısıldayarak. Taehyung benim ona seslenişime kulak asmadan arabanın kapısını açarak binmemi işaret etmişti. İşte her şey yeni başlıyordu. Bakışlarımı ondan ayırarak tereddütle arabaya binmiş, Taehyung arabanın kapısını sertçe kapatarak korkuyla yerimde sıçramama sebep olmuştu. Kendi çukurumu kendim kazmıştım,ben kendi ellerimle kendimi ateşe vermiştim. Çok geçmeden Taehyung sürücü koltuğunun kapısını açmış ve koltuğa yerleşerek aynı şiddetle kapıyı kapatmıştı. Nefesim boğazımda takılı kalmıştı adeta "Nereye gidiyoruz?" Dedim sanki cevabı bilmiyormuş gibi.

Sadece ortamda ki gerginliği biraz bile olsun azaltmak istemiştim ancak pekte işe yaramış gibi görünmüyordu "Evimize" dedi Taehyung anahtarı kontağa takarken. O ev benim için bir mezardan farksız idi. Derin bir nefes alarak ciğerlerimin yanmasına sebep olmuştum. Gözümün önüne karşılaştığımız ilk gün,ismini öğrendiğim o an gelmişti istemsizce. Aynı o günkü gibi korkuyordum. Değişen tek şey zaman idi. Arkama uzanarak emniyet kemerini titreyen ellerimin arasına almış,yavaşça soluma doğru uzanarak kemeri yuvasına yerleştirirken araba da ki sessizliği bozmuştum. Bana ne yapacağı hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu ve bu beni çok geriyordu. Öldürür müydü beni? Yoksa cesedimi köpeklere mi yedirirdi? Taehyung benim sonum idi. Taehyung'un sinirle direksiyona vurması ile korkuyla yerimde sıçramıştım. O evden cesedimin çıkması bile muammaydı "Taehyung" dedim sessizce mırıldanarak. Korkuyordum,ondan o kadar çok korkuyordum ki düşünme yetimi kaybediyordum. Araba gittikçe hızlanıyor, korkuyla yumruklarımı sıkmamı sağlıyordu.

Nabzım gittikçe artıyordu,kalbim deli gibi çarpıyordu "Taehyung!" Dedim hıçkırıklarımın arasından korkuyla haykırarak. Ölecektik, öldürecekti bizi. Taehyung bakışlarını yoldan bir milim bile ayırmadan şiddetle gaza basarken asfaltın yüksek sesle çığlık atmasını sağlıyordu. Elimle yüzümü kapatarak dudaklarımın arasından kaçan hıçkırıkları bastırmak istemiştim ancak bu hareketim ile hıçkırıklarım yavaşça feryatlara dönüşmüştü. Kulaklarım uğulduyordu. Ne yaşıyordum ben? Benim sonum ne olacaktı? "Ben sana iyi davranmaya çalıştıkça sen içimde ki şeytanı uyandırıyorsun!" Dedi Taehyung kaburgalarımdan aşağı ürpertilerin inmesini sağlarken. Ben mi yapıyordum? Onu bu duruma ben mi getiriyordum? Elimi yüzümden çekerek bakışlarımı kanla kirlenmiş ellerime indirmiştim. Üstüm,yüzüm, her yerim Yoongi'nin kanı ile kaplıydı. Midem bulanıyordu ancak bunu dile getiremedim, dudaklarımı aralamakta güçlük çektim. Taehyung mümkünmüş gibi gaza daha fazla üstleniyordu,onlarca insanın korna çalmasına sebep oluyordu.

Lanet etmekle yetiniyordum,içimden kendime küfür etmekle meşguldüm. Eğer Taehyung'u dinleseydim belki Jimin ile konuşmama izin verebilirdi kim bilir belki de bana güvenebilirdi. Her şeyi berbat etmiştim "Yalvarırım yavaşla çok korkuyorum" dedim hıçkırıklarımın arasından. Gözyaşlarım yüzümde ki kanları temizliyor,bedenimi yıkıyordu. Taehyung dediğim şey ile dudaklarından sessizce bir kaç küfür savurarak ayağını gazdan yavaşça kaldırmıştı. Ölüyordum,nefes aldığım her saniye ölüyordum. Hıçkırıklarım bedenimin sarsılmasına yol açıyordu. Ben nasıl bir duruma düşmüştüm böyle? "Lanet olsun!" Dedi Taehyung direksiyona sertçe vurarak. Neden bende diğer insanlar gibi mutlu olamıyordum? Benim diğer insanlardan farkım neydi? Taehyung arabayı yavaşça sağa doğru çekerek bakışlarımın karanlık yolla buluşmasını sağlamıştı. Ne yapıyordu? Neden burada durmuştuk? "Neden burada durduk Taehyung?" Dedim titreyen sesimin arasından fısıldayarak. Ormanlık bir alanda ne yapabilirdik ki? Çok gecikmeden Taehyung bedenimin şokla sarsılmasını sağlayan o şeyleri söylemişti dudaklarının arasından.

"Arabadan in!"

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gamer|taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin