32

189 5 0
                                        


"Annem yıllarca topuklu ayakkabısı ile gece bile ses yaparak dolaşırdı. Gerçi halâ öyle. İnsanlara rahatsızlık vermekten hoşlanır. Düşünsene gece sessizlikte topuklu ayakkabı ile parkelerin üzerinde yürüyen birisi!"

" Neden böyle bir şey yapıyordu ki!"

" Babamı bekliyordu. "

" Neyse, bu konuları kapatalım sen nasıl barıştın söyle bakalım?"

" İki gün Geart'ın yanına gitmedim. Yemek yemedim ve ağladım. O geleceği zaman, gözüme rimel fırçası soktum ve gözlerimi kızarttım."

" Delisin sen. Nereden aklına geldi böyle bir şey!"

İkisi de gülüyordu. " Bir gece uyuduğumu sandı ve  yüzümü sevmeye başladı. Hiç aldırmadım.

Arkamı döndüm ama, kıçımı sikine dayadım. Laren taş gibi olmuştu."

" Tamam gerisini anlatma." 

" Havuzda yüzelim mi?"

" Elda, ben yüzme bilmiyorum. Sen yüz, ben ofiste biraz çalışayım. Canın sıkılınca yanıma gel."

                                                          ****        ****

" Laren, düğün için kıyafet aldın mı?"

" Dom, iki evde de bir çok kıyafet var. Onlardan birisini giyerim. Giymediğin  bir çok kıyafet var. Bana bir şey alma lütfen. O kadar çok kıyafeti ayakkabıyı çantayı nasıl eskitirim. "

" Sen bir Soto sun, şık ve pahalı kıyafetler giymeli mücevherler takmalısın."

" Peki seni anlıyorum, ama bundan sonra kıyafetlerimi ben seçebilir miyim?"

" Birlikte seçelim" Dom karısının poposuna bir şaplak attı. Laren çığlık attı. 

" Şimdi, gitmeden bir parti yapalım."

Laren kıkırdadı. Dom un ofisindeydiler.  Karısını kucağına alıp, çalışma masasına oturttu bacaklarını ayırıp önüne eğildi.

 " Tadını çok seviyorum biliyorsun değil mi?"

Laren,  inliyor kalçasını ağzına itiyordu. Dom, düzeldi ve Laran'ın itirazlarına karşın dudaklarına uzanıp dilini ağzına soktu. 

Elleri, yakasını aşağı indirdiği, Crop un dışına taşan memelerindeki halkaları çekiştiriyordu.

" Oynama be adam, doğru dürüst becer."

Dom güldü ve Laren'a istediğini onu inlete inlete verdi. Ardından kendisi de kendinden geçerek tüm dölünü karısının içine boşalttı.

Bir süre Dom içinden çıkmadı ve karısına sarılarak içinde kaldı.

" Russel, seni bana getirdiğinde işlerin bu kadar harika gideceğine pek inanmamıştım. 

Tamam, seni görür görmez farklı olduğunu ve masumiyetini anlamıştım. Ama, neyse, haydi gidip seni yıkayalım."

O neyse Laren'ın kafasında soru işareti olarak asılı kaldı.

" Dom, bu giysiyi sipariş vereyim mi?"

" Üzerinde nasıl duracağını merakla bekliyorum."

" Yarın gelir, akşam görürsün."

" Yarın hava alanına gidip jetime bakım yaptıracağım. Öğlenden sonra seni almaya gelirim.

" Senin jetin  de mi var?"

KİMSESİZ + 18  (Bu hikâye bitti ya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin