"Bölüm 33"

1.2K 158 28
                                    

Yazardan...

"Onlarla gitmesine izin veremem!"dedi fatih sinirle. Çağan ve güneş odada oturuyorlardı onlar ise dışarıda muratla konuşuyorlardı.

"Şuan gerçekleri söylemenin zamanı değil fatih!"dedi murat, fatih sinirle ellerini saçlarından geçirirken murat konuşmaya devam etti,"Çağana yarın nakil yapacağız sonrası vücudun iyileşme süreci, hemen söylersen psikolojik sarsıntı yaşatabilir. Bu ikisi içinde kolay bir şey değil beklemen gerekiyor!"dedi.

"Lan ben on altı yıl kaçırmışım zaten!"dedi fatih. İçindeki öfke hiç bir yere sığmıyordu.

"Sadece bir kaç gün..."dedi murat, karşında bir baba vardı. Nasıl sakinleştireceğini bilmiyordu.

"Abi murat haklı..."dedi Fırat. O da güneşi nergislere göndermek istemiyordu.

"Lan siz şimdi gelecekler kızını birazdan alacaklar ama sen hiç bir şey yapamayacaksın mı diyorsun!"dedi fatih.

"Hayatım yapma... Bak hepimizin içi yanıyor ama onlar için sadece bir kaç gün..."dedi pınar. Güneşi nergise tabiki vermek istemiyordu. İyi şeyler hissetmiyordu ama yapacak başka şeyleri yoktu.

"Bizde kalsın..."dedi fatih küçük bir çocuk gibi.

"Yasal olarak velayetleri onda,geleceklek birazdan eğer sorun çıkarırsak polis çağıracaklar. Hukuken güneşi alman gerekiyor yoksa olay çıkacak ve bu güneşi de çağanıda sarsar..."dedi Fırat.

"Bu nasıl bir şey ya!"dedi emir öfkeyle,"ikisininde sağlığını düşünmek için başkanı çaremiz yok mu yani!"dedi.

"Maalesef"dedi Dicle.

"Git kardeşini onlara ver diyorsunuz yani!"dedi emir. Kerem yanına gelip elini omzuna koydu ve sakinleştirmeye çalıştı.

"Nasıl vereyim kızımı ben şimdi onlara..."dedi fatih,sandalyeye otururken,"çağan kurtuldu diye sevindik, bu kadar çabuk mu kursağımızda kalacaktı bu?"dedi.

"Yapma fatih, bir kaç gün sadece dayanırız..."dedi pınar Fatih'in yanına otururken.

"Güneş nerde?"diyen nergise kaydı bakışları, yanında fikretle fatihlere doğru yürüyordu.

"Sakin ol ne olur..."dedi pınar Fatihe.

"Güneş nerde?"dedi nergis daha yüksek bir sesle. Güneş annesinin sesini duyduğunda odadan çıktı.

"Burdayım anne..."dedi. Fikrete değdi bakışları. Fikretin yüzünü gördüğünde ister istemez gerildi. Eve gidecekti ve yaşanılacak şeyler belliydi.

Fatih oturduğu yerden kalkıp güneşin yanına geldi,"güneş..."dedi.

"Abimin durumunu bana haber verin olur mu?"dedi güneş titreyen sesiyle. Bir daha hastaneye gelemeyeceğini biliyordu.

"Kendine dikkat et,sadece bir kaç gün dayan sonra her şey çözülecek..."dedi fatih çaresizce. Güneş ne demek istediğini anlamasada gülümsedi.

"Allah'a emanet..."dedi güneş,hepsine tek tek bakarken. Önce Emire sarıldı. Emir kardeşine sıkıca sarılıp öpüp koklamıştı.

"Güneş'im, eve varınca ara olur mu?"dedi emir.

"Ararım"dedi güneş. Hemen ardından pınara döndü.

"Güzelim benim..."dedi pınar güneşe sıkı sıkı sarılırken,"dikkat et kendine, en yakın zamanda görüşeceğiz. Ara tamam mı? Merakta bırakma bizi..."dedi.

"Ararım..."dedi güneş gözleri dolarken. Pınarın ona gösterdiği sevgi canını yakıyordu. En son Fatihe döndü güneş.

"Gel buraya..."dedi fatih, güneşi kendine çekti. Öyle sıkı doladı ki kollarını güneşin gözünden bir damla yaş süzüldü aşağı.

𝓞𝓶𝔃𝓾𝓶𝓭𝓪𝓴𝓲 𝓨𝓾𝓴Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin